'Kadına yönelik şiddet bir insan hakkı ihlali'  

2018-11-20 16:02:50


	 

	MARDİN - Mardin Kadın Platformu,  25 Kasım etkinlikleri kapsamında katledilen Gül Karataş'ın ailesinin evinin önünde yaptığı açıklamada faillerin bir an önce cezalandırılmasını istedi. Platform, kadına yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu söyledi. 

	 

	Diyarbakır'ın Çınar ilçesine bağlı Düzova köyünde yaşayan Gül Karataş'ın (35) 10 Kasım da şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Yakınları Gül'ün evli olduğu erkek tarafından katledildiğini ileri sürerken Gül'ün cenazesi Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bırakılmıştı. Mardin Kadın Platformu ise 25 Kasım etkinlikleri çerçevesinde hem Gül'ü anmak hem de artan kadın katliamlarına dikkat çekmek için Artuklu ilçesine bağlı Aran(Zone) köyünde Gül'ün ailesinin evinin önünde açıklama yaptı. 

	 

	'Şiddet bir insan hakkı ihlali'

	 

	Açıklamada kadına yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi: "Kadına yönelik şiddet, ister kamusal alanda ister özel yaşamda meydana gelsin, kadının fiziksel, ruhsal, sosyal, cinsel ve ekonomik açıdan zarar görmesine, acı çekmesine, onurunun zedelenmesine, kadının özgüvenini yitirmesine ve kadınlara karşı ayrımcılığın sürmesine yol açan bir eylemdir. Kadına yönelik şiddet olaylarına işyerinde, sokakta, okulda, gözaltında, savaşlarda rastlanmaktadır. Ancak, kadınlar en korunduğu yer diye düşünülen 'aile içinde' kendi evinde sevgi, saygı beklediği insan(lar) tarafından daha yaygın bir şekilde şiddete uğramaktadır. Kadına karşı şiddet ve aile içi şiddet sorunu çözümlenmedikçe, kadın erkek eşitliğinin sağlanması, kadınlar açısından süregelen özel ve kamusal alanlar arasındaki uçurumun kapatılması mümkün olamayacaktır. Kadınların karar verici konumlarda yeterli sayıda temsil edilememeleri, mağdurun korunması ve şiddetin önlenmesi için kalıcı çözümlerin getirilmesini engellemektedir." 

	 

	'Geriye ne kalıyor?'

	 

	Kadın katliamlarının hiçbir mazereti ya da gerekçesi olamayacağının altı çizilen açıklamada, "Türkiye, vicdan sahibi bir toplum olarak, kadına yönelik şiddeti ve katliamları meşru gösteren değer yargılarıyla yüzleşmek zorunda. Kadın cinayetlerinin nedeni ne olursa olsun, dinen bir meşruiyeti yoktur. Hukuken zaten asla ve kat'a meşruiyeti olamaz. Geriye ne kalıyor? Geleneklerin şekillendirdiği ilkel, içi boş ve zalim kültürel değer yargıları. Toplum olarak, kültürümüzün içinde yer alan bu barbar, aşağılayıcı ve o oranda utanç verici, sözüm ona değer yargılarıyla hesaplaşmak zorundayız" ifadeleri kullanıldı. 

	 

	'Şiddet meşrulaştırılamaz'

	 

	"Namus" adı altında kadınların katleden erkeklerin cezalandırılmamak için bunun arkasına sığındığına işaret edilen açıklamada, "Adli süreçleri tamamlanan ya da süren yüzlerce kadın cinayetinde erkeklerin ileri sürdüğü gerekçe 'namusumu temizledim' ifadesi kadının insan haklarına aykırı olduğu gibi yargılama sonucunda birçok mahkeme kararı da gösteriyor ki aile içi anlaşmazlıklardan kaynaklanan sorunlar şiddeti meşrulaştıramaz. Erkeğin toplumda egemen olması bu cinayetlerin sosyolojik birincil nedenidir. Çünkü erkek egemen toplumda erkeğin her kusuru ve hatalı davranışı genellikle hoşgörü ile karşılanıyor ve son tahlilde tolere ediliyor" denildi. 

	 

	'Peşini bırakmayacağız'

	 

	Açıklamanın ardından kısa bir konuşma yapan Mardin Tabipler Odası Eşbaşkanı Derya Etem, Gül'ün katledilmesine dikkat çekerek bunun bir intihar değil katliam olduğunu söyledi. Derya, "Bütün kadınların yine bir araya gerek mücadele etmeye çağırıyoruz. Gül katledilmeden önce kafasına silah dayadıklarını ve onu tehdit ettiklerini söylemişti. Ama Gül 10 Kasım da katledildi. Biz şuan bu davanın takipçisi olacağız ve peşini bırakmayacağız" sözlerine yer verdi.

	 

	'Adalet sağlansın'

	 

	Gülün annesi Hamdiye Kılıç ise, faillerin bir an önce cezalandırılmasını istedi. Hamdiye, "Benim ciğerim yandı ve başka annelerin de ciğeri yanmasın. Bugün bir Gül öldü, başka Güllerinde ölmesini istemiyoruz" diyerek adaletin sağlanmasını istedi. 

	 

	Konuşmaların ardından Gül'ün mezarı ziyaret edilerek dualar edildi.

	 

	Mezarlık ziyaretinden sonra etkinlik sona erdi.