'Kürt dili statü kazanmalıdır' 2018-11-10 13:50:05   DİYARBAKIR - Kürt Dili Platformu tarafından düzenlenen 'Dil Çalıştayı'nda, Kürt dilinin statü kazanmasının elzem olduğu vurgulandı.    Halkların Demokrasi Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP), Kürdistan Demokrat Partisi-Bakur (PDK), Kürdistan Demokrat Partisi-Türkiye (PDK-T), Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK), Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK), İnsan ve Özgürlük Partisi ile Azadî Hareketi temsilcileri, Kürt dilinin geliştirilmesi, resmi dil olması ve okullarda öğretilmesi amacıyla "Kürt Dili Platformu"nu kurmuştu.     Halkı evde, sokakta, dolmuşta, otobüste, hastanede ve yaşamın her alanında Kürtçe (Kurmancî, Kırmançkî)  konuşmaya çağıran platform, "Bugün anadilimiz, yarın milletimiz" sloganıyla başlatılan kampanya kapsamında Plaza Otel'de "Dil Çalıştayı" düzenledi. Çok sayıda milletvekili, parti başkanı, yazar, şair, dil bilimci, aktivistin katıldığı çalıştayda parti temsilcileri birer konuşma yaptı. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan PDK-T Sözcüsü Şerefhan Ciziri yaptı. Şerefhan, Kürtçe üzerinde devam eden asimilasyon politikalarının ciddi bir tehlike haline gelmesi ile bir araya geldiklerini söyleyerek, "Dilimizi kaybetsek ulusumuzu da kaybedeceğiz" dedi.    'Kürdün temel hakları inkar ediliyor'   Açılış konuşması ardından divan oluşturuldu. Divan Başkanı Dil Bilimci Mülkiye Birtane, yapılan çalıştayın önemini anlattı. Mülkiye, daha önceleri Kürt halkının darlığının inkar edildiğini ifade ederek, "Şimdi ise Kürdün varlığı kabul ediliyor ancak temel hakları inkar ediliyor. Bu hakların en başında gelen anadilde eğitim üzerinde asimilasyon politikalarının katlanarak devam ettiği ve farklı evrelere taşındığına görüyoruz" diye konuştu.   'Kampanyaya omuz verilmelidir'   Kürsüye gelen Azadi Hareketi Sözcüsü Ayatullah Aşiti, Kuran'ı Kerim'den alıntılar yaparak anadilini öğrenmenin üzerlerinde farz olduğunu belirtti.    DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı İbrahim Çiçek de dilin tarih ve kültür olduğunu, varlıklarını oluşturan kültür ve tarihlerinin bugün saldırı altında olduğuna dikkat çekti. İbrahim, "Bugün dilimize sahip çıkmazsak çocuklarımız ve torunlarımız bizde hesap sorar. Dilimizi koruyup ve geliştirmek bizim insani ve ahlaki sorumluluğumuzdur. Kürt kazanımları dört parçada da saldırı ve tehdit altında. Bu saldırılara en büyük ve kutlu cevabın ulusal birlik olacaktır" diye belirtti.    'Kürdün varlığı diline saldırılarak yok edilmek isteniyor'   Ardından konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca, Kürdün varlığını diline saldırarak yok etmek isteyenlerin bugün sistematik asimilasyon politikalarını kayyımlar üzerinden sürdürdüğünü kaydetti. Feleknas, Kürt partilerinin bu saldırılara karşı tarihi bir adım attığını belirtti. Tüm Kürtlere seslenen Feleknas, başlatılan kampanyaya omuz verilmesi gerektiği çağrısında bulundu.    'Kürtçe artık bir statü kazanmalıdır'   ÖSP Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, kamusal alanda Kürtçenin her geçen gün daha az konuşulduğuna dikkat çekti. Dokuz parti ile bir seviyeye ulaştıklarını dile getiren Sinan, "Bunu koruyup ve sağlam adımlarlar geliştirilip süreklileşmesi gerekiyor. Parti elbiselerini çıkarıp dil elbisesini giyip sokakta ortak bir fotoğraf verelim diye konuştu.    Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK) Başkan Yardımcısı Vahid Aba ise çalışmalarının sonuç vermesi için güçlü bir siyasete gereksinim olacağını kaydetti. PDK Bakur Genel Başkanı Sertaç Bucak ise, toplantıyı Kürtlerin geleceği için çok önemli gördüğünü söyleyerek, "Kürtçe tüm Kürtlerin dilidir. Bundan dolayı Kürtleri temsil edecek her grup ve partinin temsilcileri bu platformda yer almalı" dedi.    KDP- T Başkanı Mehmet Emin Kardaş'da şunları söyledi: "Dil toprağa bağlı. Toprağa bağlı olmayan dil hiçbir zaman resmiyete kavuşmaz ve bir statü elde edemez. Bugün dilimiz üzerinde devam eden yasaklardan dolayı bizi bir millet olarak görmüyorlar. Kürt dili çok zengin bir dildir ve bugünlere ulaştı. Ancak şuan varlık ve yokluk savaşı veriyor. Dil mücadelesi tüm Kürtlerin ortak mücadelesidir."    Çalıştay sonucu Salı günü açıklanacak    Konuşmaların ardından çalıştaya ara verildi. Ardından atölye çalışması için üç grup oluşturuldu. Birinci grup Kürt siyasi partilerinin belirlenen talepleri gündemlerine alıp, bu konuda oluşturacakları kamuoyu ile Kürtçenin resmi dil kabul edilmesi ve eğitim dili olmasını bir toplumsal talebe dönüştürmesini oluşturuyor. İkinci grup, hükümet ve bürokrasi nezdinde girişimlerde bulunarak bu taleplerin iletilmesinde yer alıyor. Siyasetçi ve avukatların yoğun olduğu üçüncü grupta ise Türkiye'nin taraf olduğu anlaşma ve sözleşmeler dikkate alınarak, konunun Birleşmiş Milletler (BM) gündemine taşınmasını oluşturacak.   Kürt dil uzmanlarının atölye çalışmalarında yürüteceği tartışmalar sonucu Kürtçe için yol haritası belirlenecek. Çalıştayın sonuç bildirgesi ise Salı günü Güneydoğu Gazeteciler Cemiyetinde yapılacak basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaşılacak.