Almanya'da bir haftada 3 Kürt kadın katledildi 2018-11-07 18:35:22   HABER MERKEZİ - Almanya'da son bir haftada 3 Kürt kadın katledilirken, kadın kurumları "Artan erkek şiddeti her defasında aklanarak, kadınlar sessizliğe mahkum edilmek isteniliyor. Kadın katliamlarına karşı öz savunmamızı daha da artırarak örgütlülüğümüzü büyüteceğiz ve kapitalist sistemin korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz" açıklamasında bulundu.    Almanya'da son bir haftada 3 Kürt kadın evli oldukları erkekler tarafından katledildi. Zozan Ilyas 31 Ekim'de Köln Pullheim'de, Tschiman Fattah ise 30 Ekim günü evli olduğu Nibras Hussein Jindi isimli erkek tarafından katledildi. Polise teslim olan ve kullandığı suç aletine el konulan Tschiman'ın faili olan erkek, aynı gün tutuklanırken, çocukları ise Düsseldorf Jugendamtı tarafından alındı. Tschiman, dün gece kadınların zılgıtları eşliğinde Köln'de defnedildi.    Cenaze törenine kadınlar yoğun katılım gösterdi. Törene katılanlar Tschiman'ın resmini yakalarında taşırken, tabut mezarlığa getirildiğinde kadınlar içerisinde fenalaşanlar oldu. Kadınların bir kısmı ağıt yakarak yapılan katliama tepkisini gösterdi. Tschiman'ın tabutunun üzeri çiçeklerle süslenirken, aile yakınları tek tek tabutunun üzerine toprak attı.  Kadın kurumları temsilcilerinin de katıldığı törende "Jin, jiyan, Azadî" sloganları yükseldi.    Kadınlardan ortak açıklama   Tschiman'ın cenaze törenine katılan kadın örgütleri Köln Demokratik Toplum Merkezi'nde ortak basın açıklaması düzenledi. Açıklama, Almanya Kürt Kadınlar Birliği, (YJK-E), Avrupa Êzîdî Kadın Hareketi (TAJE), Demokratik Aleviler Federasyonu (FEDA), CENİ, Sosyalist Kadınlar Birliği (SKB), Yaşanacak Dünya, Avrupa Demokratik Kadın Hareketi (ADKH), Yeni Kadın ve Utamara Kadın Buluşma Merkezi tarafından yapıldı.    Bir haftada 3 kadın katledildi   Almanya'da son 1 haftada 3 kadının katledildiğine dikkat çeken kadın kurumları şu bilgileri paylaştı: "Tschiman Fattah, 31 yaşında, Dortmund'da eski eşi tarafından defalarca bıçaklanarak katledildi. Zozan İlyas ise 24 yaşında, ayrıldığı eski eşi tarafından katledildi. Bir kadının bilgilerine hala ulaşmış değiliz."   Geçtiğimiz ay Freiburg'da bir kadının 7 erkek tarafından tecavüze maruz kaldığını kaydeden kadın kurumları, "Bu da gösteriyor ki kadına karşı egemen sistemin saldırıları son hız devam ediyor. Bu ve bunun gibi birçok taciz, tecavüz ve katliamda ne yazık ki basına yansımamakta, kadınlar sokakta, evde, ulaşım araçlarında, okullarda taviz, tecavüz ve katliamlara maruz kalmaktadırlar" açıklamasında bulundu.   Almanya'da şiddet artıyor   "Almanya'da son yıllarda kadınların elde ettikleri sosyal hakların geri alınması, kadın sığınma evlerinin kapatılması, ücret eşitsizliği ve uluslararası kadın ticaretinin geldiği boyut biz kadınları kaygılandırmakla kalmıyor, katliamlarına kadar uzanıyor" uyarısında bulunan kadın kurumları, Almanya'da kadına yönelik şiddetin de arttığına dikkat çekti. "Kadın cinayetleri artık bu ülke de sistematik hal alırken, vahşilikte de sınır tanınmıyor" diyen kadın kurumları şu istatistikleri paylaştı: "Federal Asayiş Dairesi'nin(BKA) verileri göre Almanya'da 2015'te aile içi şiddetin yüzde 82'si kadına yönelik olurken, Almanya'da 2016'da 357 kadın erkekler tarafında katledilmek istendi, bunların 149 kadın hayatını kaybetti."   Katliama teşvik etmeyin   Kadın katliamlarına karşı yargıyı da eleştiren kadın kurumları, "Erkek egemen sistem ceza indirimleriyle erkeklere cesaret veriyor, onları cinayetlere teşvik etmektedir. Artan erkek şiddeti her defasında aklanarak, kadınlar sessizliğe mahkum edilmek isteniliyor" diyerek, kadına yönelik şiddet ve katliamların takipçisi olacaklarını vurguladı.    Kadın kurumları şu mesajı verdi: "Bizler sonuna kadar kadına yönelik şiddetin ve kadın katliamların takipçisi olacağız. Kimden, nereden gelirse gelsin kendimizi ve haklarımızı savunacağımızın altını çizmek istiyoruz. Biz kadınlar diyoruz ki kadın cinayetleri politiktir ve çözümü de kadının örgütlülüğünde geçmektedir. Almanya'daki kadınlar olarak, kadın katliamlarına karşı öz savunmamızı daha da artırarak örgütlülüğümüzü büyüteceğiz ve kapitalist sistemin korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz."