Vanlı kadınlardan seçim çağrısı: Bu hepimizin son şansı olabilir 2018-04-27 09:04:00   VAN - Vanlı kadınlar, ülkedeki gidişata kadınların “dur” diyeceğini belirterek, “Bu hepimizin son şansı olabilir. Bundan dolayı barışa, özgürlüğe ve demokrasiye olan inancımızı kaybetmemeli ve oyumuzu demokrasiden yana kullanmalıyız” çağrısında bulundu.    Başta ekonomi ve eğitim sistemi olmak üzere siyasal ve sosyal açıdan her geçen gün derinleşen kaos nedeniyle AKP-MHP ittifakının aldığı erken seçim kararını Van’daki kadınlar değerlendirdi. Seçime hazır olduklarını belirten kadınlar, ülkede yaşanan ekonomik krize ve kaosa dikkat çekti.   AKP'nin çareyi Olağanüstü Hâl’i (OHAL)  7’nci kez uzatmakta bulduğunu belirten Süreyya Zengin, buna rağmen baskı ve korku politikalarına aldırış etmeden herkesin sandık başına giderek demokrasiden yana oy kullanmasını istedi. Süreyya, "Bizim hiçbir dönem olmadığı kadar barışa, demokrasiye, hukuka ihtiyacımız var. Özellikle kadınlar bu amaçla oylarını kullanmalı. İktidara gereken cevap sandıkta verilmelidir. Aslında Türkiye'nin içinde bulunduğu enkazı düşünürsek, AKP bu enkazı nasıl yaratmışsa aynı şekilde bu enkazdan çıkarmanın yolunu da bulmalı. Maalesef hiçbirimiz o kadar sabırlı değiliz. AKP bir gün daha iktidarda kalmamalıdır" dedi.    'Kadınlar bu gidişata dur diyecek'   OHAL ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ülkenin yönetildiğini kaydeden Handan Karakoyun, bu süre zarfında yaşananları şöyle özetledi: "Binlerce belediyeye kayyım atandı. Binlerce eğitim görevlisinin işine son verildi. Belediyelere atanan kayyımlar tarafından kadın kazanımları gasp edildi. Yine binlerce işçi işinden oldu. Gelinen son aşamada AKP iktidarı da bir ülkenin artık bu baskı, korku politikalarla yürütülemeyeceğini anlamıştır. Kadınların artık bu son yıllarda artan kadın katliamları çocuk istismarlarına karşı dur demesi gerekir. Ne olursa olsun artık böyle bir yönetim şeklini kabul etmemeli ve 7 Haziran ruhuyla sandık başına gitmelidir. Bu hepimizin son şansı olabilir. Bundan dolayı barışa, özgürlüğe ve demokrasiye olan inancımızı kaybetmemeli ve oyumuzu demokrasiden yana kullanmalıyız."   'Herkes sandık başına'   Eğitim sisteminde yaşanan sorunlara işaret eden öğrenci Hevi Aslan da, seçim nedeniyle ertelenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) işaret ederek tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Dünyada hiçbir ülkede Türkiye'deki gibi iktidarlar sınav sistemini seçimlerden dolayı ertelememiştir. Maalesef iktidar için ülkenin geleceği o kadar önemli olmadı. Binlerce öğrenci 7 yaşlarından itibaren büyük bir yarışa başlayarak, iki saatlik sınava hazırlanıyor. Son erken seçim kararlarından dolayı da öyle görünüyor ki bizim geleceğimiz siyasetçilerin iki dudağı arasında çıkan söze bağlı. İstedikleri zaman sınav yaparlar, istedikleri zaman sınavı iptal ederler. Kendi yaşıtlarıma tek çağrım şudur; sınav sisteminin değiştirilmesi, sınavın kaldırılması için herkes sandık başına gitmelidir."    'Daha özgür bir eğitim sistemi için oy kullanalım'   Bir diğer öğrenci Rojbin Ülfer ise, mevcut eğitim sistemini eleştirerek, söz konusu sistemde bir ötekileştirme durumunun yaşandığını söyledi. Rojbin, bu sistemi "Eğitim sisteminde benim gördüğüm durum şudur; matematik sorusu çözebilen öğrenci zekidir, çalışkandır. Çözemeyen ise tembeldir. Çocukların başka yeteneklerinin olduğuna kimseyi ikna edemiyoruz. Örneğin benim sesim güzel ve ben konservatuar okumak istiyorum. Ama ülkede sanat ve sanatçıya verilen önem ortada. Atama sorunu var. Atansam bile yayınladıkları KHK ile benim görevime son verebiliyorlar” diyerek anlattı.     'Sistem değişmeli'   Geleceğinden endişe duyduğunu söyleyen Rojbin,  "Çocukluğumu, gençliğimi yaşamadan sürekli bir at yarışındaymışım gibi koşuşturuyorum. Sonuç, hiçbir şey olamıyorum. Dolayısıyla bu ülkede eğitim sisteminin değişmesi için ülkenin başındakilerin değişmesi ve demokrasiyle yürütülmesi kaçınılmaz bir gerçekliktir" diye belirtti. Rojbin son olarak, "Oylarımızı demokrasiden yana kullanalım. Daha özgür bir eğitim sistemi için mücadele edelim" çağrısında bulundu.