Sultangazi'de çocuk istismarı söyleşisinde ebeveynler bilgilendirildi 2018-04-07 18:33:45   İSTANBUL - Sultangazi'de düzenlenen “Çocuklarımızın hayatının karartılmasına izin vermeyelim” başlıklı söyleşide, çocuk istismarı hakkında ebeveynler bilgilendirildi.    İstanbul Sultangazi'de düzenlenen “Çocuklarımızın hayatının karartılmasına izin vermeyelim” başlıklı söyleşi, velilerin yoğun katılımı ile gerçekleşti. Gazi İlkokulu Okul Aile Birliği, Eğitim Sen 4 No’lu Şube ve Sultangazi Ekmek ve Gül Grubu’nun ortaklaşa düzenlediği söyleşiye İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Avukat Ayşenur Demirkale katıldı. Söyleşide söz alan Gazi İlköğretim Okulu rehber öğretmeni, yaptığı konuşmada ailelerin çocuklarına yönelik bilgilendirme yapmaları ve bunu yapmadan önce ebeveynlerin kendilerinin de bir eğitimden geçmeleri gerektiğini söyledi.   Toplumda gelişen algıdan dolayı öğretmen olarak kendilerinin de çok rahatsız olduklarını, öğrencileri ile iletişim kurarken daha tedirgin ve kısıtlayıcı davrandıklarını söyleyen rehber öğretmen, sosyal medyanın kullanımının bilgi kirliliği oluşturduğunu bunun önüne geçmek için doğru ve güvenli bir aydınlatma ve bilgi paylaşımının olması gerektiğini vurguladı.   'İstismar dediğimiz şey çok kapsamlıdır’   Avukat Ayşenur Demirkale ise, çocuk istismarı konusunun çok kapsamlı olduğunu, bunların ekonomik istismar, duygusal istismar, fiziksel istismar, cinsel istismar olarak ayrı ayrı ele alınabileceğini ifade etti. Ayşenur şöyle devam etti: “Ülkemizde 18 yaşından küçük her birey çocuktur. Çocuklara yönelik suçlar bu kapsamda değerlendirilmelidir. Çocuklara yönelik suçların emniyet ve adli sürecinde gizlilik esas olmalıdır, çocuğun yüksek menfaati gözetilmelidir. Çocuğun çocuğa karşı işlemiş olduğu suçlar ile yetişkinin çocuğa karşı işlemiş olduğu suçlarda yargılama biçimleri de cezai işlem de farklıdır. Ancak gizlilik esas olmalıdır.”   'Çocuğun beyanı dikkate alınmalı’   Cinsel istismarın bir şiddet biçimi olduğunu ve bunun sonuçlarının da çocuk üzerinde uzun yıllara yayılan bir travmaya yol açtığını ifade eden Ayşenur, istismarla mücadele için toplumda psikolojik, sosyolojik bir eğitim ve bilgilenmeye ihtiyaç olduğunu belirtti. Çocuklara cinsel istismarda bulunan kişi veya kişilerin 'hasta' diye nitelendirilmemesi gerektiğini dile getiren Ayşenur, bu düşüncenin onların suçlarını hem toplum önünde hem de yasalar önünde hafiflettiğini kaydetti.    Veliler panele oldukça yoğun ilgi gösterirken sorular sorarak bilgilenmeye çalıştı. Aydınlatma, bilgilendirme çalışmalarının okullarda sıkça yapılmasını, hem pedagog/psikolog ile hem de hukukçularla bir araya gelerek şiddetin farklı yönlerden ele alınmasını, eğitimler yapılması veliler tarafından talep edildi. Bir veli ailenin önemli bir etken olduğunu ve çocuğu istismardan korumanın ailede bittiğini söylerken başka bir veli de devletin ceza konusunda çok esnek davranıp, istismarı önlemek için çaba sarf etmediğini belirtti.