İzmir Newrozu’nda binler ‘HDP halktır’ diye haykırdı 2021-03-20 16:51:24     İZMİR - İzmir’de binler, Newroz’u PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılmasına, cezaevlerindeki açlık grevlerine ve İstanbul Sözleşmesi’nin feshine yönelik sloganlarla kutladı.   İzmir’de, “Bizler Newroz ateşiyle direneceğiz, başaracağız” sloganıyla yağmura rağmen Newroz Bayramı’nı kutladı. Gündoğdu Meydanı’na iki  arama noktasından alana akın edilirken, “Dehaklara Karşı Gençlik Kawaların izinde” pankartının yer aldığı alanda, “Biji serok Apo”, “Jin jiyan azadi”, “Biji berxwedana zindana” ve “HDP halktır halk burada” sloganı atıldı.    Kutlamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, HDP PM ve MYK üyeleri, HDP bileşenlerinden parti temsilcileri, Kadınlar Birlikte Güçlü İzmir adına Ebru Dinçer, KESK Yürütme Kurulu’ndan Elif Çuhadar, İzmir Barış Anneleri İnisiyatifi’nden Nufusa Ataç, HDK İl Eşsözcüsü Mehmet Sabri Gün, HDP İl Eşbaşkanları Besriye Tekgür ve Kadir Baydur söz aldı.   İlk olarak söz alan HDP İzmir İl Eşbaşkanı Besriye Tekgür, “Newroz kötü ile mücadelesinde iyinin zaferidir, çünkü Newroz kadınların özgürlük isyanıdır. Dehaklar her zaman vardır, onların olduğu yerde Kawalar da vardır” diye belirtti.   ‘Başkanımıza özgürlük istiyoruz’   Barış Anneleri adına konuşan Nüfusa Ataş ise Kürtçe yaptığı konuşmasında, “Özgürlük istiyoruz, adalet istiyoruz. Başkanımıza özgürlük istiyoruz. Biz barış istiyoruz, savaş istiyoruz. 6 milyon Kürdü yok sayamazsınız. Biz mücadele etmeye devam ediyoruz. Barış uzak değil özgürlük yakındır” dedi.   ‘Kadın partisi olan HDP’   Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu adına konuşan Ebru Dinçer ise “8 Mart’ta yaktığınız isyan direniş ve özgürlük ateşini Newroz ateşiyle harlamaya geldik” diyerek başladığı konuşmasında halkların eşitliğine inanan savaşa karşı duran onurlu barış için patriarkal kapitalizme faşizme karşı duran kadınlar LGBTİ+’lar olarak bulunduklarını dile getirdi. Ebru devamında, “Newroz ateşinin sıcaklığında gök kuşağının altında halaya durmak, barış halayları kurmak için buradayız. Biz kadınlar LGBTİ+ olarak yaşamın her alanında var olmaya devam edeceğiz. Kendinden olmayan tüm kesimlere baskı uygulayan iktidar kadın partisi olan HDP’ye kapatma davası açtı. 300’e yakın kadın arkadaşımızı siyasetten uzaklaştırmaya çalışıyor İzmir’den sesleniyoruz yaşamın hiçbir alanında olduğu gibi siyaset sahnesinden de bizi çekemeyeceksiniz. Milyonlarca kadın LGBTİ+ karşınızda özgürlük mücadelesini vermeye devam edecek” diye konuştu.   ‘Darbeler sizin ise alanlar bizimdir’   Dün gece saatlerinde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nin, hukuka aykırı şekilde feshedildiğini dile getiren Ebru  şu ifadeleri kullandı: “Bunlar insan hakları, hukuk, demokrasi tanımıyor. İstanbul Sözleşmesi’ni ilk olarak Türkiye Cumhuriyeti tarafından imzalandığı için bu adı aldı. O zamanın muktedirleri ‘gururluyuz’ derken, bugün kadınların tırnakları ile elde ettiği sözleşmeden el çektiler. Çünkü onlar kadınları köle pazarında satan zihniyete selam çaktılar. Bu ne demek? Biz artık yakılarak kesilerek üzerine beton dökülerek boğularak öldürülen kadınları korumayacağız, çocukları korumayacağız, kadınlara ve LGBTİ+’lara saldıranlara ses çıkarmayacağız, tecavüzcülere çocuk istismarcılarına arka çıkacağız demek. Biz de darbeler sizin ise dağlar, ovalar, denizler sokaklar alanlar bizimdir diyoruz.”   ‘Haklarımızdan da hayatlarımızdan da vazgeçmeyeceğiz’   Asla sözünü esirgemeyeceklerini ifade eden Ebru son olarak, “Evlerimize kapanmayacağız. Haklarımızdan da hayatlarımızdan da vazgeçmeyeceğiz. Gök kuşağının renkleri altında buluşmaya devam edeceğiz. Faşizme karşı yaşasın hayat diyeceğiz. Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” diye belirtti.   ‘Örgütlü bir halkın karşısında diktatörlükler kalmaz’   KESK İzmir  Yürütme Kurulu’ndan Elif Çuhadar da, “Örgütlü bir gücü hiçbir şey yıkamaz. Binalar kapatılabilir ama örgütlü bir halkı işçi sınıfının arkasında olduğumuz sürece önümüzde ne burjuva ne sermaye ne diktatörlük kalır. Yaşasın sınıf mücadelesi dediğimiz emekçilerle yan yana demokrasi özgürlük mücadelesinde yan yanayız” dedi.   ‘HDP’ye açtığınız kapatma davası sizin yok oluşunuzun davası olacak’   Türkiye halklarının mücadele dağarcığı ile bugünlere geldiklerini ifade eden Serpil, kadınların feminist mücadelenin işçilerin emekçilerin mücadelesi ile buralara geldik. HDP’ye açtığınız kapatma davası sizin yok oluşunuzun davası olacak. Sizi tarihin çöplüğüne göndermek için süreci hızlandırıyorsunuz. Bu halkı her gün sömürüyorsunuz. Kadınların emekçilerin sırtına başa basa her gün bir avuç sermayeyi ihya ediyorsunuz. Açtığınız savaşlarla, işgal girişiminizle patronların sömürüsü altında bırakıyorsunuz. Barış annelerinin çığlıklarını taleplerin yok sayıyorsunuz” diye konuştu.   ‘İktidar kadın düşmanı olduğunu gösterdi’   Kadınların mücadele taleplerini bir gece yarısı KHK ile kaldırdıklarını ifade eden Serpil, “İstanbul Sözleşmesi kadınların anayasasıydı, çiğnediniz. Tıpkı bu ülkenin yasalarını ayaklar altına aldığınız gibi. Bir kez daha kadın, Kürt, halk, işçi düşmanı olduğunuzu gösterdiniz. Fakat bizler bugün Newroz’da bahar çiçekleri gibi bütün coğrafyada açıyoruz. Dayanışma ve özgürlük barış mücadelesi veriyoruz. Geri adın atmıyoruz. Türkiye halklarının umudu bu savaştan çatışmadan barışa adalete kavuşmak için umudu HDP’dir. HDP kadınların, işçilerin, bütün halkların partisidir. Siz bu odağı kapatamazsınız” şeklinde konuştu.    Tutsaklara ve cezaevlerindeki direnişe selam gönderildi   Cezaevlerinde Türkiye halklarının barışa kavuşması, tecridin son bulması, adaletin sağlanması için açlık grevi eyleminin devam ettiğini dile getiren Serpil, “Her birimiz bu çağrıya ses olmak zorundayız. Birkaç gün önce Selahattin Demirtaş’ı gördük. Mahkemesi vardı. Onun dediği gibi and olsun ki bizler bu haramilerin saltanatını yıkacağız, bizler bu acıları yaşatanlara hukuk önünde hesap soracağız. Selçuk Mızraklı mesaj göndermiş, ona mesaj gönderelim. Sen onları yendin, onlar seni tutsak ediyorlar, ama teslim alamıyorlar. Özgürlük barış mücadelesini zindanlardan yükseltiyorsun. Kimse umudunu kaybetmesin. Bu ülkede Kürtler, sosyalistler, devrimciler, feminist kadınlar, LGBTİ+’ler var,  emekçilerin direnişi var” dedi.    Serpil son olarak cezaevindeki tutsaklara selam gönderdi.   Konuşmaların ardından kutlama, Ayfer Düzdaş ve Arhat’ın sahne alması ile devam etti.    Müzik dinletisiyle beraber Newroz, halaylarla sona erdi.