Pervin Buldan AYM önünden seslendi: Herkesi yanımızda görmek istiyoruz 2021-02-12 14:54:48     ANKARA - HDP ayrımcı infaz düzenlemesinin iptali için AYM’ye başvuruda bulundu. AYM önünden seslenen HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Biz Türkiye’de bu ayrımcılığın son bulması için başlattığımız ‘Herkesi İçin Adalet’ kampanyasında Türkiye’de haksızlığa uğrayan ayrımcılığa uğrayan herkesi bu yürüyüşte yanımızda görmek istiyoruz” dedi.   Halkların Demokratik Partisi (HDP) 8 Şubat’ta startını verdiği “Herkes için Adalet" kampanyasının ilk eylem ve etkinliğini Anayasa Mahkemesi (AYM) önünde gerçekleştirdi. HDP, infaz yasasında yapılan düzenlemelerin iptali için milletvekilleri ile birlikte Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuruda bulundu. Üzerlerinde “Herkes İçin Adalet” yazılı yelekler olan HDP'liler, AYM önüne gelmeden önce yüzlerce polis AYM'nin karşısında bulunan Ahlatlıbel Atatürk Parkı içinde konumlandırıldı. AYM'nin önünde bulunan cadde üzerinde polis yoğunluğu dikkat çekti. Polis parkın çıkışına barikat kurdu ve kimsenin dışarı çıkmasına izin vermedi.   ‘Hukuka aykırı olduğunu dile getirdik’   HDP dilekçeleri AYM’ye sunmadan önce Ahlatlıbel Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan HDP Hukuk Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, cezaevlerinin hak ihlallerinin en yoğun yaşandığı mekanlar haline geldiğini ifade etti. AYM’nin 8 aydır bu başvuruyu gündeme almadığına dikkat çeken Ümit, “Bu hukuka aykırı düzenlemeyi iptal etmedi. Türkiye cezaevleri tarih boyunca hak ihlallerinin sürekli yaşandığı merkezler oldu. Uygulamalara biz avukatlar ne yazık ki tanıklık etmekteyiz. Genel olarak yaşanan hak ihlallerine ek olarak pandemi sebebiyle getirilen kısıtlamalar ve pandemi döneminde sözüm ona mahpusların yaşam koşullarını düzenlemek adına bir düzenleme yaptığını söyleyen AKP-MHP iktidarı bu düzenleme ile ne yazık ki cezaevindeki mahpusların yaşamlarını çekilmez hale getirdi. O günlerde de biz bu infaz yasasının hukuka aykırı olduğunu dile getirdik” dedi.   ‘AYM üzerinde ameliyat işlemleri devam ediyor’   Ardından söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Herkes İçin Adalet” kampanyasının ilk eylemini AYM önünden başlattıklarını kaydetti. Meral, “8 Şubat'ta ‘Herkes İçin Adalet’ kampanyamızın startını Ankara’da verdik. 4 ay boyunca Türkiye’nin her yerinde adalet çığlığını halkımızla beraber kadınlarla, gençlerle, adalet arayanlarla beraber yükselteceğiz. Bugün adalet ekmek kadar, su kadar acil bir ihtiyaç olarak önümüzde duruyor. Bu adalet talebinin karşılanmaması ve adalet talebinin görülmemesinde yargının içinde bulunduğu konumu hiç kimse inkar edemez. AYM, Anayasa’ya uygunluk denetimi yapan bireysel başvurularla hak ihlalleri konusunda kararlar veren yasama organının Anayasa’ya uygun çalışıp çalışmadığını denetleyen ve tabi ki iktidarın eylemlerini etkinliklerini ve kanunlarını denetleyen en üst organdır. Hak ve özgürlüklerin Anayasaya uygun bir yasama ve yürütme faaliyetinin, hak ve özgürlüklerinin garantörü olmak zorundadır ama bugün AYM üzerinde ameliyat işlemleri devam ediyor” şeklinde konuştu.   Açıklamaların ardından HDP Hukuk Komisyonu, ÖHD ve ÇHD’li çok sayıda avukat ayrımcı infaz yasasının iptaline ilişkin yazdıkları dilekçeleri AYM’ye sundu. HDP’li vekiller ise parkın içerisinde “Herkes İçin Adalet” önlükleriyle birlikte temsili “Adalet” nöbeti için oturma eylemi yaptı. HDP’li vekiller, Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın gelmesinin ardından nöbetlerini sonlandırdı.   ‘Adaletsizliğin olduğu yerde adalet yoktur’   Nöbette HDP’li siyasetçileri ziyaret eden HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, açıklamalarda bulundu. İlk olarak konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, adaletsizliğin en büyük örneğinin ayrımcılık olduğuna vurgu yapan Mithat, adaletsizliğin olduğu yerde adaletin adının anılamayacağını kaydetti. Mithat, “Bu ülkede adaletsizliğin en büyüğünü Kürt halkı yaşıyor. Biz adalet yürüyüşümüze kararlılıkla devam edeceğiz” dedi.   ‘Bu binada en büyük hukuksuzluklar yaşanıyor’   Ardından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da “Şu anda arkamızda bulunan koca bina, Türkiye’de en büyük hukuksuzlukların ve ayrımcılığın yapıldığı bir bina haline geldi ne yazık ki. Bu ülkede hiç kimsenin AYM’den çıkan kararlara güveni ve umudu kalmadı. Çünkü AYM artık toplumun tamamını ve toplumda hukuksuzluğa maruz kalan, adaletsizliğe ve ayrımcılığa uğrayan kesimleri görmeyen, duymayan bir anlayışa sahip görevliler var içeride” ifadelerinde bulundu.   ‘Leyla Güven ve Musa Farisoğulları hala cezaevinde’   AYM’de görev yapanların hukuksuzluklarının ve adaletsizliklerin altına imzalar attığına tanıklık ettiklerini ifade eden Pervin şunları söyledi: “Biraz önce eş genel başkanımız ifade etti, Enis Berberoğlu kararı hepimiz açısından önemli bir karardır. Ancak aynı zamanda milletvekillikleri sona erdirilen Leyla Güven ve Musa Farisoğulları, her iki arkadaşımız cezaevlerinde. Bugün burada hukukçu arkadaşlarımız başvuru yapıyor.  Pandemi döneminde bir infaz paketi çıkarıldı. Bu infaz paketi cezaevindekilerin tamamına aynı şekilde uygulanmadı. Ayrımcılık yapıldı. Bu yüzden arkadaşlarımız bir başvuru yapıyor. Pandemi döneminde çıkarılan bu yasada cezaevlerindeki bütün insanları kapsamadı. Türkiye’de suç işleyenlerin, eline silah alanların, kadınlara tecavüz edenlerin, çocuk istismarında bulunanların tahliyesine yardımcı oldu. Ancak binlerce insanın tahliyesine neden olmadı. Bugün cezaevlerinde barışı savunan, demokrasi isteyen insanlar var. Halkın iradesiyle seçilen insanlar, belediye eş başkanları var. Aydınlar var, yazarlar var.   Herkesi yanımıza davet ediyoruz   Evet Selahattin Demirtaş'tan, Figen Yüksekdağ’dan, Osman Kavala’dan bahsediyoruz, Gülten Kışanak’tan, İdris Baluken’den, Sebahat Tuncel’den bahsediyoruz. Onlar bu ülkede insanların oy verdiği, irade olarak seçtiği insanlar. Onlar bugün cezaevlerinde haksız ve hukuksuz bir şekilde tutulmaya devam ediyorlar. Biz Türkiye’de bu ayrımcılığın son bulması için başlattığımız ‘Herkesi İçin Adalet’ kampanyasında Türkiye’de haksızlığa uğrayan ayrımcılığa uğrayan herkesi bu yürüyüşte yanımızda görmek istiyoruz. Bir kez daha davetimizi çağrımızı yapıyoruz.   AYM’ye çağrı   Adalet bu ülkede herkese lazım olacak bir kavram. Bugün bu ülkede eğer adalet yoksa bu ülkeyi yönetenlerin vicdanı çürümüş demektir. O yüzden bu ülkede adaleti, barışı, özgürlükleri savunmaya devam edeceğiz. Türkiye toplumunu da bu yürüyüşte yanımızda görmek istiyoruz. AYM'ye de bir kez daha çağrı yapıyoruz. Bu ayrımcı tutumunuzdan bir an önce vazgeçin. Herkes İçin Adalet, sizin için de bir gün mutlaka lazım olacaktır.”    Açıklama ardından adalet nöbeti “Herkes için Adalet” sloganları ile alkışlar eşliğinde sonlandırıldı.