Feminist Bellek kavramlara yeni soluk olmak için yola çıktı 2021-01-26 09:08:04   Nişmiye Güler   İSTANBUL- Feminist hareketin mücadele ve deneyimleri sonucu açığa çıkan kavramlar için dijital bir kaynak oluşturmak adına yola çıkan Feminist Bellek ekibi,  bugünden yarına köprü olmayı amaçlıyor.   21’inci yüzyılın kadın yüzyılı olacağı tezi her geçen gün amacına bir adım daha yaklaşırken, kadınlar birikimlerini birbiriyle paylaşarak mücadelelerine ivme kazandırmayı hedefliyor. Arjantin’den Meksika’ya, Yeni Zelanda’dan, Sudan’a, Lübnan’a, Kuzey ve Doğu Suriye’ye kadar kadın özgürlük mücadelesi ve feminist hareket yeni deneyimlerle dünya sahnesindeki yerini alıyor. Kadınlar özgürlük ve feminist mücadelesinin birikimi sonucu açığa çıkan kavramları yeniden tartışmaya açarak, yeni bir bellek için yola çıkıyor. 2021’in başında kuruluşlarını ilan eden Feminist Bellek ekibinin amacı da Türkiye’de feminist hareketin mücadele ve deneyimleri sonucu açığa çıkan kavramlar için dijital bir kaynak oluşturarak bu mücadeleye katkı sunmak.   Kavramlar yeniden ele alınıyor   Feminizm, Jineoloji, Queer Feminizm, Feminist Grev, Namus, Erkek Şiddeti, Evlilik, Orgazm, İfşa ve daha birçok kavramın yeniden ele alınarak üzerinde yoğunlaşıldığı ve farklı kimlik ile görüşten yazar ekibinin bir araya getirildiği Feminist Bellek, güçlü bir kaynak olma yolunda ilerliyor. İnternet sitesinde her bir kavram farklı bir yazar tarafından ele alınıyor ve çeşitli kaynaklardan faydalanılarak sade anlaşılır bir dil ile kavramın anlamı ve içeriği okuyucuya sunuluyor. Büyük ilgi ile karşılanan ve merak uyandıran Feminist Bellek ekibinden Bermal Küçük ve Yasemin Özgün, amaçları, fikrin ortaya çıkışı, sitenin içeriği ve hedeflerine ilişkin ajansımızın sorularını yanıtladı.   * Feminist Bellek fikri nasıl ortaya çıktı? Hangi ihtiyaç sizi böylesi bir siteye yönlendirdi?   Bermal Küçük: Feminist Bellek’i oluşturma fikri ilk 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce oluşturduğumuz, kadınlara yönelik bir kampanya hazırlamak üzere bir araya gelen “YüzdeÇoğuz” adlı feminist bir grupta tartışıldı. ‘YüzdeÇoğuz’, bir kısmı geçmişte aynı feminist örgüt içerisinde bulunmuş diğerleri ise yine farklı feminist mecralarda politika yapmış kadınlardan oluşan bir topluluk. Türkiye’de geçmişten bugüne kadar biriken feminist hafızayı bir araya getirmek üzere YüzdeÇoğuz’un içinden Feminist Bellek sitesini oluşturmak için küçük bir ekip olarak bir araya geldik. Aslında halihazırda yapılmış olan hem basılı hem de online çok kıymetli feminist sözlük vb. çalışmalar vardı. Bizim yapmak istediğimiz ise feministleri, kadın hareketi alanında mücadele verenleri ve LGBTİ+ hareketi hem güçlendirecek hem de bu hareketler içinde farklı kuşaktan olanların birbirleriyle ilişkilenmelerini, temas etmelerini sağlayacak bir zemin oluşturmaktı. Bunun için de feminizme ait kavramların, tartışmaların, ortak belleğimizi oluşturan kimi olayları bir arada sunabileceğimiz daha çok bu topraklardaki feminist mücadelenin belleğini oluşturacak ve bugünden yarına köprüler kuracak ve yeni başlıklara çengel atarak bir devamlılık içeren online bir site oluşturmak istedik.   * Hedef kitleniz kimler?   Yasemin Özgün: Siteyi kurarken yolu feminizm ile kesişen herkesin kullanabileceği bir kaynak olması umuduyla yola çıktık. “Yolu feminizm ile kesişenler” ifadesini daha da somutlaştırmamız gerekirse; feminizm ve toplumsal cinsiyet alanında çalışan, faaliyette bulunan kadınlar ve LGBTİ+’lar,  araştırmacılar, aktivistler, öğretmenler, politikacılar, gazeteciler, hukukçular, öğrenciler… kısacası, bulundukları alanlarda kendilerine rehber ve referans kaynağı olabileceğini düşünen herkesi kapsıyor.   * Feminist Bellek ismine nasıl karar verdiniz?   Bermal Küçük: İsim konusunda kendi aramızda epeyce tartıştık. İlk başlarda bu çalışmadan bir tür sözlük çalışması gibi bahsediyorduk, ancak yaptığımız işin iki bakımdan bir sözlük oluşturmanın ötesinde olduğuna karar verdik. Öncelikle Feminist Bellek’te yer alan metinler sadece belirli kavramları açıklayıp tanımlamıyor aynı zamanda bu kavramların ve tartışmaların Türkiye’de nasıl yankılandığını da göz önünde tutan bir kayıt da sunuyor. Diğer yandan Feminist Bellek Türkiye Feminist tarihi boyunca önemli gördüğümüz sloganları, kampanyaları, kurumları, yürüyüşleri de kapsayan bir site. Yani doğrudan Türkiye’deki feminist mücadele tarihinin belleğini de tutmayı dert ediyor. Bu nedenlerle Feminist Bellek ifadesinin daha kapsayıcı ve uygun olduğuna karar verdik.   * Feminist Bellek için ortaklaştığınız isimler, kurumlar, örgütler oldu mu? Hangi tartışmaları yürüttünüz?   Yasemin Özgün: Aslında Feminist Bellek görece küçük bir çalışma grubunun koordinasyonu ve oldukça geniş, hala da genişleyen yazarlar ekibinin katkılarıyla ortaya çıkan bir iş. Elbette bu geniş grubun içinde farklı örgütlenmeler veya kurumlarla ilişkili arkadaşlarımız var. Ancak bunun ötesinde Feminist Bellek çalışmasında herhangi bir kurum veya örgüt ile doğrudan bir iletişime geçmedik. Bu süreçte, Feminist Bellek yazarları ile yazdıkları metinler üzerinden uzun yazışmalarımız ve fikir alışverişlerimiz oldu. Bu tartışmalar hem gözden kaçırdığımız kavramları hatırlatma noktasında hem de birlikte düşünme ve yazma pratiğimizi büyütmek açısından oldukça besleyiciydi.   * Feminist Bellek ekibinden de söz eder misiniz?   Yasemin Özgün: Feminist Bellek ekibinden bazı kadınlar Sosyalist Feminist Kolektif deneyiminden geliyor. Yine daha önce YüzdeÇoğuz grubunda birlikte çalıştık. Ancak ilk defa Feminist Bellek çalışmasında bir araya gelen kadınlar da var aramızda. Yine de diyebiliriz ki hepsi farklı mecralarda feminist mücadele içinde yer almış, öğrenci ve Barış Bildirisi nedeniyle ihraç edilmiş akademisyenlerden oluşan bir grubuz. Ancak doğrudan Feminist Bellek ekibinde olmasalar da bize yakından destek veren, fikir alışverişinde bulunduğumuz  feminist dostlarımız da oldu.   * Feminist Bellek kimleri, nereleri kaynak olarak kullanacak? Sitede ne kadar geniş bir yelpaze bizleri bekliyor?   Yasemin Özgün: Feminist Bellek’teki kavram dizini aslında halihazırda kadın hareketinin, feminist teori ve politikanın ürettiği kavram ve tartışmalardan oluşuyor. Biz bu birikimi olabildiğince kapsayıcı, çeşitliliğine sahip çıkan bir biçimde bir araya getirmeye çalışıyoruz. Bu birikim elbette emekten bedene, farklı feminist yaklaşımlardan feminist örgütlenme deneyimlerine veya kategorilere sığmayan, kategoriler arası güncel, dinamik tartışmalara uzanan çok geniş bir birikim. Bu dinamizmi ve geniş yelpazeyi karşılayabilmek için Bellek’in dizinine yeni başlıklar eklemeye, onu nasıl zenginleştireceğimizi tartışmaya devam ediyoruz.   *Sitede yazıları hangi zaman aralıkları ile yayınlamayı düşünüyorsunuz? Belirlemiş olduğunuz bir periyot var mı?   Bermal Küçük: Feminist Bellek’i 20 metin ile açtık ancak siteye her hafta yeni metinler ekleyeceğiz. Önümüzdeki birkaç ay içerisinde 100’ü aşkın metni yüklemeyi planlıyoruz. Ayrıca, yukarıda da belirttiğimiz gibi, yeni metinlerin yazılması, kategorilerin çoğaltılması için de hala çalışıyoruz. Nitekim online bir platform kurmak istememizin sebebi tam da feminizmin dinamizmi ve derin belleğini görünür hale getirmek.   * Yazar olarak uzun bir liste de var sanıyoruz. Bu listede kaç isim bulunuyor. Yazarları bu platformda buluşturan ortak nokta nedir?   Yasemin Özgün: Elimizde şimdilik 80 yazar tarafından yazılan, 100 farklı kavram var. Ancak yazar ve kavram sayısı bu kadarıyla sınırlı kalmayacak. Zamanla yeni başlıklar eklendikçe yazar sayısı da buna bağlı olarak artacak. Türkiye Feminist hareketin ve kadın hareketinin kolektif belleğinin köşe taşlarını oluşturan kavramları yazarlarımızla buluştururken feminizm alanında akademik ve/ya politik üretimler yapmış, bu alanda deneyimler biriktirmiş kadınlara ulaşmaya çaba gösterdik. Yine feminizm alanında çalışmalar yapan ihraç edilmiş Barış Akademisyenlerinin metinlerine yer vermeye özen göstererek üniversitelerden dışlanmaya çalışılan feminist teori ve politikanın başka bir mecrada kendisini göstermesine katkı sunmaya çalıştık. Şu anda bir yandan yayınlamaya hazır hale getirdiğimiz metinleri okuyucularımızla buluştururken diğer yandan yeni metinlerin yazımı için çağrıda bulunma yöntemleri üzerine konuşuyoruz. Önerdiğimiz yöntemi Feminist Bellek’e katkı sunmak isteyen dostlarımıza yakın zamanda duyuracağız.   *İlk aldığınız tepkiler ne oldu?   Yasemin Özgün: Beklediğimizden çok daha olumlu tepkiler aldık. Sitenin bir heyecan yarattığını görmek bizi hem çok mutlu etti, hem de Feminist Bellek’ten beklentileri görünce daha işin başında olduğumuzu ve büyük bir sorumluluğumuz olduğunu bize hatırlattı.   *Önümüzdeki süreç için önünüze koyduğunuz bir yol haritası var mı? Neler yapacaksınız?   Bermal Küçük: Şu andaki en temel çabamız feminist teori ve politikanın dinamizmini sitemize yansıtabilmek ve Feminist Bellek’in kendini sürekli yenileyen bir kanal olmasını sağlamak. Bunun için bir dizi çalışma yürütüyoruz. Öncelikle halihazırda yazılmış olan şemsiye kavramları detaylandıracak, daha doyurucu ve analitik bir çerçeve sunacak yeni kavram setleri oluşturmaya çalışıyoruz. Öte yandan aklımızda teori ve politika tarihimizde yer tutan feministlerin biyografilerini kapsayacak bir kategori oluşturma fikri var. Yine feminist sanat ve edebiyat ürünlerini veya feminist kitapları tanıtan metinlere yer vermek de bir başka planımız. Son olarak yazarlarımızla ele aldıkları kavramlar etrafında tartışma yürütebileceğimiz bir zemin oluşturmanın yollarını da tartışıyoruz. Böylece Feminist Bellek okurlarının da kendi düşüncelerini yansıtabildikleri ve yazarlarla buluştukları bir imkan yaratmak istiyoruz. Bunun önemli olduğunu düşünüyoruz, zira farklı feminist bakış açıları ile karşılaşma alanları yaratmanın hem feminist yöntemin parçası olduğunu düşünüyoruz hem de buna ihtiyaç duyuyoruz.   Feminist Bellek sitesine aşağıdaki linkten erişebilir yazıları okuyabilirsiniz:    https://feministbellek.org