Öğrenciler: Çıplak arama işkencedir 2021-01-06 13:29:02   İSTANBUL - Üniversite öğrencileri, AKP’li Melih Bulu’yu protesto ettikleri için gözaltına alınıp, çıplak aramaya maruz bırakılan arkadaşlarının yalnız olmadığını söyleyerek eylemlemlerinin süreceğini yineledi.   Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan AKP’li Melih Bulu’ya karşı eylem yaptıkları için gözaltına alınıp, çıplak aramadan geçirilen öğrenciler için arkadaşları, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Üniversite öğrencilerinin katıldığı toplantıda, “Çıplak arama işkencesine son gözaltılar serbest bırakılsın” pankartı asıldı.   'Kayyım rektör istemiyoruz'   Toplantıda konuşan öğrenci Mısra Sapan, AKP’nin üniversitelerde kendi sistemini hayata geçirmeye çalıştığını belirterek, baskı ve şiddet siyasetinin ürünü olan kayyım rektörlerin buna örnek olduğuna işaret etti. Mısra, Boğaziçi Üniversitesi'ne Melih Bulu'nun rektör olarak atanmasının çok yönlü tepkiye neden olduğuna vurgu yaparak "kayyım rektör" istemediklerini söyledi.   'Arkadaşlarımızın yanındayız'   Melih Bulu’nun AKP içerisinde aktif siyaset yaptığına dikkat çeken Mısra, eylem yapan öğrencilerin polis saldırısıyla karşılaştığını ve gözaltına alındığını hatırlattı. Gözaltında öğrencilerin emniyet binasında çıplak aramaya maruz bırakıldığını ifade eden Mısra, “Çıplak aramaya direnen arkadaşlarımız polisler tarafından yere yatırılarak kıyafetleri zorla çıkarılmıştır. LGBTİ+ arkadaşlarımız tecavüz ve ölümle tehdit edilmiş, cinsiyetçi ve fobik polis şiddetine maruz kalmışlardır. Kampüslerden hayatın her alanına demokratik üniversite mücadelesini yükselten, homofobiye, transfobiye ve her türden nefret söylemine karşı duran arkadaşlarımız yalnız değildir” dedi.   'Çıplak arama işkencedir'   AKP iktidarının ve ona bağlı polislerin bir rutini haline gelen çıplak aramanın, işkence olduğunu belirten Mısra, “Çıplak arama ve zorla soyma fiilleri kişinin mahremiyetini ihlal eden, moral değerlerini, sosyal kimliğini hedef alan, ruhsal bütünlüğüne zarar veren ve cinsel şiddet boyutlarına ulaşan işkence ve diğer kötü muamele niteliğindedir”  diye kaydetti.    'Üniversitelerimizi özgürleştireceğiz'   AKP’nin kendi sistemini üniversitelerde hayata geçirmesine izin vermeyeceklerini vurgulayan Mısra, “Kayyım rektörlerinizi kabul etmiyoruz. Baskılarınıza, gözaltılarınıza ve her türlü şiddet siyasetinize karşı koymaya devam edecek ve üniversitelerimizi özgürleştireceğiz” sözlerini kullandı.    'Polisler namlu gösterdi'   Ardından konuşan Avukat Gökhan Soysal, gözaltında hukuka aykırı uygulamaların söz konusu olduğunu, yasaların uygulanmadığını ifade ederek, müvekkilleriyle görüştürülmediklerini söyledi. Gökhan, dün görüştüğü bir müvekkilinin polislerin kendilerine namluları göstererek, “Devlete nasıl katil dersiniz? Size asıl devleti burada göstereceğiz” tehditlerinde bulunduklarını aktardı.   'Sistemi rahatsız etti'   Ardından söz alan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, devletin kendi suçlarını gizlemek için üniversileri ele geçirmek istediğini aktardı. Boğaziçi’nin özgür bir üniversite olduğunu söyleyen Eren, “Bu nedenle sistemi rahatsız etti. Siyasi kimliği belirgin olan bir rektöre herkes karşı çıktı. Daha ilk günden öğrencilerini örgütçü, örgüt üyesi olarak suçladı. Kendi coğrafyasındaki gençlerinden korkan bir rektörden ne beklersiniz” diye sordu.   'Hepimiz Boğaziçi'liyiz'   Gözaltındaki öğrencileri görmek için erken saatte emniyete gittiğini söyleyen Eren, “Görüşmem engellendi, 1990l’lı yıllarda bile müvekkillerimizle görüşebiliyorduk. Biat etmeyen damar bugün Boğaziçi’nde… O nedenle hepimiz Boğaçi’liyiz” dedi.