‘Baskıcı eğitim toplumsal barışı olumsuz etkiler’ 2020-11-30 09:03:23   İSTANBUL -  Alevilere dönük baskı ve asimilasyon politikalarının daha da derinleştiğini söyleyen DAD Eş Genel Başkanı Saime Topçu, “İktidar Alevi ve diğer inançlardan çocukları eğitimde de tekçi inanç anlayışı potasında eritme çabasında. Baskıcı eğitim toplumsal barışı olumsuz etkiler” diye belirtti.   Cumhuriyetin kuruluşuyla beraber Türkiye’de “Tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek din” anlayışı hakim oldu ve günümüze kadar da yürütülen politikalarla gelindi. Bu politikalar birçok soruna da kaynak oluşturuyor. Bu sorunlardan birisi de okullarda Alevilere zorla din dersinin verilmesi. Tekçi anlayışa karşı büyük tepki gösteren Aleviler, zorunlu din dersinin müfredattan çıkarılmasını istiyor. Bunun karşısında AKP iktidarı 2015 yılında Alevilere özel bir lisenin açılacağını duyurmuş ve İstanbul Küçükçekmece’de temeli atılan Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu Lisesi ismini taşıyan lisenin temel atma töreninde konuşan dönemin Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, okulda Alevi dedelerin ve Alevi inancına mensup akademisyenlerin olacağını ifade etmişti. Fakat 2019’da açılan lisede bakanın dediği gibi Alevi Lisesi değil de Milli Eğitim'e bağlı olan ve din dersinin verildiği bir lise olarak eğitime açıldı. Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eş Genel Başkanı Saime Topçu, Alevilere yönelik gerçekleştirilen asimilasyon politikaları ve okullardaki zorunlu din dersine ilişkin konuştu.   ‘AİHM zorunlu din dersinin kaldırılmasını onadı’   Bilimsel, demokratik, parasız ve anadilde eğitim gibi taleplerinin iktidar tarafından yok sayıldığını belirten Saime, “Tekçi inanç anlayışıyla özellikle Alevi çocukları bu potada eritilmekte. Diğer inanç grupları da bundan nasibini alıyor. Zorunlu din dersinin kaldırılması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurulmuş ve AİHM bunu onaylamıştı. Fakat AKP iktidarı bunu ihlal ediyor” dedi.    ‘Suni İslam anlayışı çocuklara dayatılıyor’   Baskıcı eğitim aracının toplumsal barışı olumsuz yönde etkilediğini kaydeden Saime, eşitlikçi ve özgürlükçü toplumu daha geniş kapsayan bir eğitim sisteminin olması gerektiğini vurguladı. İmam hatip liselerinin yaygınlaştırılmasıyla müfredatta değişikliğe gidildiğine dikkat çeken Saime, “Bazı kurallar konuldu ve müfredat yeniden değiştirildi. Alevi ve diğer inançlardan çocukları bu potada eritme çabasında. Aslında yapılmak istenen inanç kırımı. Suni İslam anlayışını getirip çocuğa ‘bununla yaşa’ deniyor” diye belirtti.    ‘Asimilasyon derinleşiyor’   Soykırım ve baskılardan dolayı Alevilerin inançlarını yıllarca dile getiremediklerini vurgulayan Saime, “Alevi olduğumuz için olmamız gereken yerlerde olamadık. Bu manada birçok eşitsizlik yaşadık. Ve bu hala devam ediyor. Devlet Alevi toplumu yok sayıyor. Vergimizi öderken, askere giderken, eşitiz ama ibadethanelerimiz ve bizler devlet tarafından tanınmıyoruz. Alevi yurttaşlar üzerinde devlet her geçen gün asimilasyonu ve baskıyı daha da derinleştiriyor” ifadelerini kullandı.   ‘Talebimizi dillendirmeye devam edeceğiz’   Laik, bilimsel, demokratik ve anadilde eğitimin hak olduğunun altını çizen Saime, “Biz bu hakkımızı ve talebimizi dillendirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.