‘İsyanı sokaklara taşıyan kadınlardan’ dayanışma ağı çağrısı 2020-11-01 17:44:34   İSTANBUL - Mor Dayanışma'nın kadın dayanışma ağlarının kurulması üzerine gerçekleştirdiği forumda, pandemi sürecinde kadına yönelik şiddetin artışına dikkat çekilerek, "Ev içi isyanımızı sokaklara taşıyacağız, bunun için dayanışma ağlarımızı kurmaya başlıyoruz” denildi.   Mor Dayanışma, İstanbul Şişli'de bulunan Teşvikiye Mahallesi'nde "Hayatımız, haklarımız, özgürlüğümüz saldırı altında. Güvende değiliz, birbirimizden güç alıyor kadın dayanışma ağlarını kuruyoruz" başlıklı forum gerçekleştirdi. Foruma çok sayıda kadın katılırken forumun yapıldığı alana “Güvende değiliz, birbirimizden güç alıyor kadın dayanışma ağını kuruyoruz “pankartı asıldı.   ‘Politik hamleler sonucu kadına şiddet artıyor’   Forumda ilk olarak konuşan Mor Dayanışma Sözcüsü Cemile Baklacı, “Dünyayı sarsan bir ekonomik krizin ve iki gün önce İzmir’de gerçekleşen deprem, aynı zamanda bütün bunlardan önce koronavirüsün kendisinin sadece doğal yöntemlerle olmadığını ve sermaye tarafından yapıldığını, sermaye odaklı bir kriz sürecinin içerisinde olduğumuzu görmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. Cemile, Türkiye’nin gün geçtikçe baskı aygıtlarını çoğalttığını ve bunun kadınlara “kadın katliamı” olarak ulaştığına dikkat çekti.   “Sadece söylemsel kadın cinayetlerinden bahsetmiyoruz, bunun çok somut olarak örnekleri var” diyen Cemile, “Politik hamleler sonucunda, kadın cinayetlerinin, şiddetin, çocuk istismarının, hayvan tecavüzlerinin, LGBT’ye karşı düşmanlığın inanılmaz arttığını biliyoruz. Bütün bunların sonuçlarını da hep beraber yaşıyoruz. Bunlara karşı bir araya geleceğiz” vurgusu yaptı.   ‘İktidar sözleşmeye karşı cephe oluşturuyor’   Ardından konuşan avukat Şükran Eroğlu, kadın hareketinin Türkiye’ye katkı sağlayacağı çok şey olduğunu belirterek, “Bir sürü uluslararası anlaşmalara imza atılıyor. Fakat bu ülkenin bir kadın politikasına ihtiyacı var. Kadınları nasıl örgütleyeceklerini, nasıl bilinçlendireceklerini açıklamaları lazım ve bu yolda adım atmaları lazım. Ama bunların yerine inanılmaz bir kadın düşmanlığı ve kadını susturmak, hapsetmek için büyük bir çaba var. Kadının şiddetten korunması ve şiddetsiz bir toplumun oluşması için yapılmış sözleşme var ortada. Fakat bu sözleşmeyi kabul etmemek için ‘Aile düşmanı söylemler var ortada’ diyerek sözleşmeye karşı bir cephe oluşturdular. Biz de o cepheye karşı kadın kimliğimiz ile ve örgütlülüğümüz ile bugün buradayız” dedi.   ‘Kız kardeşlerimizin özgürlüğe kanat çırpmasını istiyoruz ’   İkinci oturumda söz alan Şişli Mor Dayanışma üyesi Rojda Aksoy ise bugüne dek elde edilen kadın kazanımlarına karşı saldırılara dikkat çekerek bu durumun kadınları sindirmek üzerine gerçekleşen bir politika olduğunu söyledi. Rojda, “Fiilen bir hukuk devletinde yaşıyoruz ama devlet kendi iktidarını sürdürmek isteyen çıplak bir şiddet mekanizmasına döndü” ifadelerini kullandı. Sosyal medya ve sokaklarda dayanışma ağı nedeniyle birçok kadınla tanıştıklarını ifade eden Rojda, “Biz tanıştığımız kadınlarla ortak bir yaşam paylaşıyoruz. Kuruluş sürecimizden beri tüm kadınları kapsamaya çalışıyoruz. Daha fazla kız kardeşimizin özgürlüğe kanat çırpmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.   Kobanê direnişinde yaşamını yitiren kadınlar anıldı   Ardından Nurtepe Mor Dayanışma üyesi Ezgi Gürer, 1 Kasım Dünya Kobanê günü nedeniyle kadın kurtuluş mücadelesinde yaşamını yitiren kadınları anarak sözlerine başladı. Ezgi, “Gücümüzü bugünün tarihi sebebinden alıyoruz, kadınlarla yan yana geliyoruz, yaşamın her anında var olduğumuzu hatırlatıyoruz” sözlerine yer verdi. Covid-19’un kadınlar üzerinde yarattığı baskıya dikkat çeken Ezgi, “Ev içi isyanımızı sokaklara taşıyacağız, bunun için dayanışma ağlarımızı kurmaya başlıyoruz” dedi.   ‘Kadın düşmanlığına karşı çözümü burada buldum’   Dayanışma üyesi Baran Yıldız ise kadın etkinliğine ilk katılımı olduğunu belirterek, “Çevremde olan biten kadın düşmanlığına dayanamadım ve çözümü burada buldum. Elle tutulabilir bir şeyler yapmak istiyorum, kadın kıyımlarına karşı örgütlülüğümle var olacağım” diye konuştu.   ‘Kadınlara açık çağrımızdır…’   Şişli Mor Dayanışma üyesi Gamze Özkök de kadınlara çaresizliğin dayatıldığına işaret etti. Gamze, “Salgın döneminde kadın dayanışma ağının elzemliğinin farkına vardık. Artık karar mekanizmalarında kadınlar olarak kendimizi var etmeliyiz. Çaresizliğe karşı kolektif bir kadın dayanışma ağı kurmak üzere hukukçulara çağrıda bulunuyoruz. Kadınların çalınan tarihinin yeniden hatırlatmak amacıyla kültür sanat komisyonları kurmaya çalışıyoruz. Bunların yanı sıra öz savunma ve bilinç atölyeleri yapıyoruz, tüm kadınlara da açık çağrımızdır” dedi.   Forum, söz alan kadınların konuşmalarının ardından sloganlarla sona erdi.