S.P. de Kürtçe tercüman olmadığı için şiddeti anlatamamış! 2020-08-07 10:48:39     DİYARBAKIR - Diyarbakır'da evli olduğu Zülküf P. tarafından katledilmeye çalışılan S.P.’nin şikayette bulunmak için defalarca karakola gittiği ancak Kürtçe tercüman olmadığı için maruz kaldığı şiddeti anlatamadığı öğrenildi.   Diyarbakır Kayapınar İlçesi Dicle Kent Mahallesi'nde Zülküf P., evli olduğu S.P. (39) isimli kadını 2 Ağustos günü  kesici aletle  katletme  girişiminde bulunarak kaçırmıştı. Fail, kaçtığı sırada karşılaştığı S.P.’nin eniştesi Hüseyin Balta’yı da katletme girişiminde bulunmuştu. Ağır yaralanan S.P. ve Hüseyin Balta Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi yoğun bakım servisine kaldırıldı. 3 gün yoğun bakımda kalan S.P. hayati tehlikeyi atlatmasının ardından dün normal odaya alındı.   Doktorlar aileye Hüseyin'in belden aşağı felç kalacağı bilgisini verdi. Ancak önceki gün taburcu edilen Hüseyin Balta dün sabah evinde yaşamını yitirdi.   Zülküf P. tarafından sistematik şiddete maruz kalan S.P., defalarca Dicle Kent karakoluna giderek şikayette bulundu. Her defasında Zülküf P.'nin ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. S.P.nin kardeşi Hasan Tangan,fail Zülküf P.’nin birçok suç kaydı olduğunu fakat buna rağmen tutuklanmadığını söyledi.   ‘Korktuğu için anlatamamış’   Hasan, S.P.'nin gördüğü şiddet nedeniyle defalarca karakola gittiğini ancak, 14 Temmuz'da Muş'ta katledilen Fatma Altınmakas'ın yaşadığı gibi, Kürtçe tercüman bulundurulmaması sonucunda maruz kaldığı şiddeti anlatamadığını belirtti. S.P.'nin Zülküf'ün ailesinden şiddet gördüğünü söyleyen Hasan, "Benim kardeşimin başına gelenler kimsenin başına gelmemiştir. Her gün hem eşi tarafından, hem de eşinin ailesi tarafından şiddet görüyormuş. Zülküf'ün ailesi kardeşimin susması için sürekli silahla tehdit ediyordu. Zülküf'ün ağabeyi kardeşimin evine gelerek 'Eğer bir yere gider bir şey söylersen seni ve üç çocuğunu öldürürüm' diye tehdit etmiş. Kardeşim korktuğu bize bir şey anlatmadı. Yalnızca karakola gidip şikayetçi olmuş. Ancak Türkçe bilmediği için kendini yeterince ifade edememiş. Yaşadıklarını anlatamamış. Bir kez 17 yaşındaki yeğenim onunla karakola gidip yardımcı olmuş. Kardeşim karakolda yaşadıklarını anlatmış yeğenimde Türkçe anlatmış. Şikayet dilekçesinde yeğenimin adı çevirmen olarak kayıt edilmiş" dedi.    'Eğer tutuklansaydı kardeşim bu hale gelmezdi'    Karakolun ihmalkarlığı yüzünden kardeşinin yaralandığını eniştesinin yaşamını yitirdiğini dile getiren Hasan "Kardeşim defalarca karakola gidip şikayetçi olmuş ancak tutuklanmadı. İfadesini alıp serbest bırakılıyor. Serbest bırakıldıktan sonra kardeşime ve çocuklarına saldırarak şiddet uygulamaya devam ediyor. Çocuklarda birçok defa şiddetle karşı karşıya kalmışlar. Polis Zülküf'ü yakalamak bahanesiyle eve baskın düzenliyor ancak evde olduğu halde gözaltına almıyorlardı. Biz bir kez kendimiz onu tutup karakola götürdük ancak yine serbest bırakıldı" diye konuştu.   'Kardeşimin hayatı tehlike altında'   Kardeşi S.P.'nin ve çocuklarının can güvenliğinin olmadığını vurgulayan  Hasan şöyle devam etti: "Zülküf'ün birçok suçtan kaydı var. Hırsızlık, silah kaçaklığı, sahte kimlikten suç kaydı var. Ancak şuan sadece kadına şiddet uygulandığı için aranıyor. Nedense bu kayıtlara rağmen tutuklanmıyor. Kardeşime yönelik şiddette Zülküf'ün ailesi de işin içinde. Zülküf'ün ailesinden şuana kadar kimse gözaltına alınmadı. Polise derdinizi anlatın diyorlar. Ama polis bir şey yapmıyor. Biz nasıl yapalım? Adalete yönelik inancımız kalmadı. Herkes suç işliyor fakat tutuklanmıyor. Zülküf bu gün tutuklanırsa yarın, af kapsamında ya da yasa düzenlemesi kapsamında serbest kalır."