Kadın Mücadelesi Her Yerde: Yan yana oluşumuzu bitiremeyeceksiniz 2020-07-25 13:20:01   ANKARA – “Kadın Mücadelesi Her Yerde” kampanyasının finalinde seslenen HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, “Bu umudumuzu, bu zılgıtlarımızı, bu yan yana oluşumuzu bitiremeyeceksiniz. Yaşamlarımızı elimizden almanıza izin vermemek için el ele tutuşuyoruz, omuz omuza aynı yolda yürüyoruz. Bilin ki; kazanılmış haklarımızı sizin insafınıza terk etmeye niyetimiz yok” dedi.   Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi tarafından 8 Haziran’da başlatılan “Kadın Mücadelesi  Her Yerde” kampanyasının finali Ankara’nın Çankaya ilçesinde bulunan Kuğulu Park’ta yapıldı. HDP’li kadınların toplanması öncesi park polisler tarafından ablukaya alındı. Final etkinliğine birçok yerden gelen kadınların bir kısmı etkinlik alanına alınmadı. Etkinliğe HDP kadın Meclisi üyelerinin yanı sıra Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren ve Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Eş Genel Başkanı Canan Yüce katıldı.   Barış Anneleri ablukaya karşı ezgiler söyledi   Polis ablukasında başlayan etkinliğe Barış Anneleri ulusal kıyafetlerle katılırken, engelleme nedeniyle bekleyiş sırasında Kürtçe ezgiler seslendirildi.  “Têkoşîna Jinê Li Her Derê ye (Kadın Mücadelesi Her Yerde) “ pankartı arkasında bir araya gelen kadınlar “Hep Birlikte”, “Jin, jiyan azadi”,  “Eşbaşkanlık mor çizgimizdir” ve “Kadın cinayetlerini acil önle” dövizleri taşıdı. “Kadınla şimdi özgürlük zamanı”, “Eşbaşkanlık mor çizgimizdir” yazılarının olduğu yeleklerin giyilmesine izin verilmemesi üzerine kadınlar ellerinde taşıdı. Bu sırada görüntü almak isteyen basın çalışanları da “turkuaz kartı olmadığı” gerekçesiyle engellendi.    Engellemelere rağmen kadınlar Kuğulu Park’ta açıklama yaptı. Açıklamada konuşan HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, “Kadınlar Mücadelesi Her Yerde“ kampanyasını startını Ankara’da verdiklerini hatırlatarak, “’Kadın Mücadelesi Her Yerde’ diyerek koyulduk yola. Bizi yok sayanlara; irademizi tanımayanlara, şiddete, tacize, tecavüze, çocuk istismarına göz yumanlara, İnfaz Yasası ile hırsızları, tecavüzcüleri, çeteleri, uyuşturucu baronlarını salanlara; kentlerimizi erkekleştiren kayyımcı zihniyete, eşbaşkanlık sistemimize darbe yapanlara; yaşam alanlarımızı HES’lerle yok edenlere, bizlerin güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmak istenmesine karşı sesimizi yükseltmekti amacımız” dedi.   ‘Bizi katledenleri, aklayanlara sesimizi yükselttik’   İstanbul'dan Diyarbakır'a, Dersim'den Antalya'ya, Manisa'dan Van'a, Ağrı'dan Muğla'ya; ülkenin her yerinde kadınlarla bir araya gediklerini aktaran Dilan, “İstanbul'da Figen olduk, Dersim'de Gülistan, Diyarbakır'da Rojbin, Ağrı'da Ceylan, Muğla'da Pınar olduk. Bizi tanımayanlara, irademizi yok sayanlara karşı sokakları mora boyadık; bize işkence yapanlara buradayız dedik, bizi katledenleri aklayanlara sesimizi yükselttik, öfkemizi isyana dönüştürdük” ifadelerini kullandı.   Dilan şöyle devam etti:    “’Kadın Mücadelesi Her Yerde’ dedik, geçtik direksiyon başına sürdük Mor Konvoyu’muzu Kandıra’ya. Coşkumuzu, heyecanımızı Sebahat ile Figen ile Gültan ile Gülser ve diğer tüm tutsak kadın arkadaşlarımızla paylaştık.  Bize şiddet uygulayanları serbest bırakanlara karşı Mor Kurdele eylemleri yaparak isyanımızı haykırdık; kadına, çocuğa, doğaya, topluma düşman; hırsıza, çeteye, mafyaya dost infaz yasasına itiraz ettik. Aldık mor mikrofonumuzu elimize, katledilen kadınlar ile tutsak kadınların sesi olduk, mor ve beyaz balonlarımızı demokratik siyaset yürüttükleri için tutsak edilen ve erkek şiddeti sonucu katledilen kadınlar için uçurduk.   Her alana kadın rengini verdik   Kadınlara gözaltında işkence uygulayanları ve işkencecileri aklayanları sokaklarda, meydanlarda teşhir ettik, ‘Hakikate yürüyen kadınlar, sizin baskı ve işkence politikalarınıza boyun eğmeyecek’ diye haykırdık. Yılmadan, gece gündüz demeden mahallede, sokakta, Meclis’te, fabrikada, evde, işte yaşamın her alanına kadın rengini verdik, ‘direnişimiz mordur’ dedik. Kadınlarla okuma etkinlikleri düzenledik, bir araya gelerek dayanıştık. Mücadeleyle kazandığımız İstanbul Sözleşmesi’yle bir kez daha sözleştiğimizi, sahada ileriye götüreceğimizin sözünü haykırdık. Çünkü bunun özgürlüğe götüren bir mücadele ve direniş çizgisi olduğunu biliyorduk.”   Kampanya boyunca birçok kadın örgütü ve platformlarıyla bir araya geldiklerini, fikir alış verişinde bulunduklarını aktaran Dilan, bu buluşmalarda kadınların birlikte güçlü olduğunu hep birlikte gördüklerini söylediler.   Saldırılar bir araya gelmememizi engelleyemedi   Kadınlar olarak dayanışmanın, darbeci zihniyete ve kadın düşmanı politikalara karşı ortaklaşmanın önemine tanıklık ettiklerini söyleyen Dilan, şöyle devam etti: “Eve kapatılmak istenen, emeği sömürülen, ev içi şiddete maruz kalan kadınların itirazlarını dinledik. Biz kadınlar; yola çıkarken tüm saldırılara, müdahalelere, baskı ve gözaltı operasyonlarına rağmen özgürlük ısrarımızı, mücadele kararlılığımızı sürdürdük. Bu saldırılar, bir araya gelmemize engel olmadı, olmayacak. Bu yolda; AKP-MHP’nin erkek ittifakına karşı kadın dayanışmamızı daha da büyüttük, birbirimize ses, birbirimize nefes olduk.   Bu yolda bize rehber olan; gücümüzü, birlikteliğimizi, dayanışmamızı büyüten umudu heybemize koyduk. Çünkü biz biliyoruz ki tüm saldırgan, faşist, militarist, cinsiyetçi erkek anlayışlara rağmen bize çelik gibi irade veren, bizi yıldırmayan, bizi ayakta tutan karanlığın içinde göz kırpan umut ve mücadele azmimizdi.”   Kazanılmış haklarımızı insafınıza terk etmeyeceğiz   Mücadelelerinin devam edeceği mesajını veren Dilan, barış, adalet, özgürlük demeye,  kadına yönelik şiddet ve çocuğa yönelik tecavüze hayır demeye devam edeceklerini belirtti. Dilan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Biz biliyoruz ki korktukları; zılgıtlarımız, zeybeğimiz, halaylarımız, horonlarımız, dayanışmamız ve yüreğimizde taşıdığımız umudumuzdur. Bu umudumuzu, bu zılgıtlarımızı, bu yan yana oluşumuzu bitiremeyeceksiniz. Bilin ki; hayatlarımız rakamlardan, hayallerimiz gazete kupürlerinden ibaret değildir. Yaşamlarımızı elimizden almanıza izin vermemek için el ele tutuşuyoruz, omuz omuza aynı yolda yürüyoruz. Ve asla yalnız yürümüyoruz. Bilin ki; kazanılmış haklarımızı sizin insafınıza terk etmeye niyetimiz yok. Biz kadınlar birlikte güçlüyüz.”   Açıklama, kadınların “Berxwedana Jiyan” sloganlar eşliğinde alkış ve zılgıtlarıyla son buldu.