Cinsel istismar affına erkekler ne diyor? 2020-06-06 09:04:41   DİYARKABIR - Meclis'e getirilmesi planlanan “cinsel istismar affı”nı değerlendiren erkekler, “Bu devletin affedebileceği bir suç değildir. Taciz ve tecavüz suçu işleyenler ömür boyu cezaevinde kalmalıdır. Sokağa çıkmaları kaosa neden olur” dedi.   AKP ve MHP ittifakının Meclis’ten geçirmek istediği “cinsel İstismar affı” yasa tasarısının geri çekilmesi ve bir daha Meclis gündemine gelmemesi için kadınlar büyük mücadeleler yürütürken, toplumun birçok kesiminden bu tasarıya tepki gelmeye devam ediyor. Diyarbakır’da konuya ilişkin mikrofon uzattığımız erkekler de bu tasarının taciz ve tecavüzün önünü açabileceğini belirterek, Meclis’e getirilmemesi için çağrıda bulundu.   Ajansımıza konuşan erkeklerin görüşleri şu şekilde:   Bayram Bakışkan: Devlet bunu kendi çıkarları doğrultusunda yapıyor. Bunun farkındayız. Cezaevinden çıkanların da son süreçte neler yaptığını gördük. Çıktığı gibi eşini öldüren oldu, çocuğuna tecavüze yeltenen oldu. Buna çözüm bulamıyorlar. İnsan hakları sisteminden dem vurup hiçbir şekilde insan haklarından nasibini almamış insanlar hükümetteyse sonumuz böyle olur. Öyle bir sistemde yaşıyoruz ki, kim saldırırsa saldırılan suçlanır. Zulmeden, saldıran hiçbir zaman suçlu olmaz. Biz halk olarak buna sessiz kalmamalıyız. Zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır. Biz başa getiriyorsak indirmesini de bilmemiz lazım. Bunu da bireysel olarak değil, toplum olarak yapmamız lazım.   Şehabettin Uğur: Yapılan şey çok yanlış. Küçük çocuğun evlendirilmesi kabul edilemez bir şey. Her zaman mağdurun yanında olmak ve ona destek çıkmak gerekiyor.    ‘Tacizcilerin bırakılması kaosa yol açar’   Mesut Gever: Dine baktığımız zaman 14 yaşına gelen bir çocuğun evlendirilmesi gerekir. Cinsel istismar denildiğinde aklımıza direkt olarak kadın geliyor. Bu yanlış bir algıdır çünkü bu bir insanlık sorunudur. Kirli zihniyet burada başlıyor. Anayasaya bakıldığında ise, 18 yaşına gelmiş birinin evlenebileceği görülüyor. Bunların yasalarla değil ahlaki çerçeveyle belirtilmesi gerekiyor. Cezaevlerinden kadın ve çocuk tacizcilerinin ve katillerinin bırakılması bir kaosa yol açar. Çıkan kişinin aynı şeyi yeniden yapmayacağı nerden bilinebilir? Nitekim bunun örneğini de gördük. Cezaevinden tahliye edilen kişi eşini ve çocuğunu öldürdü. Taciz ve tecavüzcülerin bu suçları işlemesinin önü kapatılmalı. Bu doğrultuda yasalar çıkarılmalı. Dilini savunan insanların çıkmayıp taciz tecavüzcülerin çıkması büyük bir sorundur. Buna ilişkin tepki gösterilmesi gerekiyor. Bazı suçlar sadece mağdurun affetmesini bekler onun dışında kimsenin affetme yetkisi yoktur.    Ahmet Akçayır: Taciz ve tecavüzcülerin cezaevinden çıkmaması gerekiyor. Bu insanlar cemiyete zararlı insanlardır. Dinimizde de kabul edilmeyecek bir şeydir bu. Kadın ve çocuklara tecavüz etmek ağır suçlardır ve bu suçlular bırakılmamalıdırlar.   Yılmaz Şimşek: Devlet taciz ve tecavüz suçlarını affetse bile biz affetmeyiz. Biz taciz ve tecavüzcülerin bırakılmasını doğru bulmuyoruz ama maalesef bizim doğru bulup bulmamamız bir şeyi değiştirmiyor. Biz karşı çıkıyoruz ama devlet serbest bırakıyor.   ‘Bunlar dışarı çıkarsa aynı suçu tekrar işleyecekler’   Mevlüt Gençer: Taciz ve tecavüz suçlularının içerde olmak yerine dışarda olmaları toplum açısından sağlıklı değil. Bunların cezaevinden çıkmasına karşıyız. Bunlar dışarı çıkarsa aynı suçu tekrar işleyecekler. Bu toplumsal bir sorundur. Toplum el birliğiyle buna karşı çıkmalıdır.   Hüsamettin Şen: Bu ülkede adalet yok. Çocuk ve kadınlara tecavüz edenlerin bırakılması kabul edilecek bir şey değildir. Onların bırakılması zorumuza gidiyor.   Sıdık Üveyn: Böyle bir şey olamaz. Meclise gelmesi bile yanlıştır. Bu konunun gündeme gelmesi bile bir kriz. Bu affın çıkması tekrar yaşanmasının önünü açar. Yapan kişi nasıl olsa yine affedilirim mantığıyla yaklaşarak bir daha yapar.   ‘Taciz ve tecavüz insanlık suçudur’   Evren Kılınç: Taciz ve tecavüz insanlık suçudur. Değil affedilmesi tartışılmasını bile doğru bulmuyorum. Bu toplumsal bir sorundur. Meclisin bu konuda alacağı karar çok önemli. Bunları toplumda ruh sağlığı bozuk insanlar olarak adlandırıyoruz. Bunlar başka insanların haklarını gözetmeden saldırıda bulunuyor.   Abdulbasıt Özen: Cinsel istismar suçlularının tahliye edilmesini istemiyoruz. Bu insanların çıkması demek aynı suçları tekrar işlemesi demektir. Cezalarını çekmeleri gerekiyor. Bu insanlar bırakılmamalıdır.