'Kadın mücadelesini değil failleri sorgulayın' 2020-05-27 21:01:06   İSTANBUL - Rosa Kadın Derneği ve TJA aktivistlerine yönelik tutuklamalara tepki gösteren kadınlar, hükümete, "Kadın mücadelemiz yargılanamaz" diye seslenerek kadınların derhal serbest bırakılmasını istedi.     Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Rosa Kadın Derneği hakkında başlatmış olduğu soruşturma kapsamında gözaltına alınan kadınlardan 9’u tutuklanmıştı. İstanbul'da Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisleri, Kadıköy'de bulunan Sürreyya Operası önünde düzenledikleri açıklama ile duruma tepki gösterdi.    'Kadın mücadelemiz yargılanamaz" pankartının açıldığı ve “Kadın kazanımları yok edilemez”, “Vardık, varız, var olacağız” dövizlerinin taşındığı açıklamaya çok sayıda kadın örgütü de destek verdi.    'Baskılar kadınları yıldıramayacak'   Burada ilk olarak söz alan HDK  Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, Rosa Kadın Derneği ve TJA'nın dünya kadınları için önemine dikkat çekerek söz konusu gözaltı ve tutuklamaların tüm kadınlara dayatıldığını kaydetti. Gözaltına alınanlara kadın dayanışmasının nedenine ilişkin yöneltilen kimi soruları anımsatan İdil, yaşananların akıl almaz olduğunu vurguladı. İdil, kadınlara dönük gözaltı ve tutuklamalara ilişkin iktidara "Dayattığınız rejimini, kadın örgütlülüğüne dönük baskılarını kadınları yıldıramayacak. Kadınlar dün olduğu gibi bugün de örgütlenmeye devam edecektir" diye seslendi.   Kadın mücadelesinin gücüne dikkat çekti   Ardından konuşan HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de gözaltı ve tutuklamaların iktidarın kadın örgütlülüğünden duyduğu korku ve rahatsızlıktan kaynaklandığını belirterek, kadın mücadelesini, örgütlülüğü ve birlikteliğinin gücüne dikkat çekti.    'Salgın iktidar tarafından fırsata çevrildi'   Ardından açıklamaya geçildi. Açıklamayı kadınlar adına okuyan TJA aktivisti Suna Kaymaz, dünyanın yaşamak ve yaşatmak için mücadele ettiği bu salgın sürecini iktidarın kendi faşizan sistemi adına fırsata çevirdiğini söyledi. İktidarın geçtiğimiz ay Meclis’ten geçirdiği infaz paketiyle şiddet ve taciz faillerini, mafya liderlerini ve çetelerini serbest bırakarak binlerce kadını, çocuğu  şiddet ve katliam riski ile karşı karşıya bıraktığını ifade eden Suna, bu uygulamalara karşı çıkan kadınların  pandemi sürecinde gözaltına alınması ve tutuklanmasının iktidar tarafından kadınların yaşam hakkının nasıl ötelendiğinin açık göstergesi olduğunun altını çizdi.    'Eşbaşkanlık mor çizgimizdir'   Rosa ve TJA’nın kadın mücadelesi için yaptığı tüm açıklamaların illegalize ve kriminalize edilmeye çalışıldığına dikkat çeken Suna, siyasetin erkekleşmesine karşı eşit temsiliyeti, eşbaşkanlığı mor çizgi olarak savunmaya ve korumaya devam edeceklerini kaydetti. Suna devamında şunları belirtti:"Kadınların bağımsız örgütlenme hakkı ve özgürlüğü bir suç olarak ele alınmakta, İfade özgürlüğü hakkının kadın özgürlüğünden yana kullanılması da suç haline gelmiş durumadır. Bugün arkadaşlarımızın gözaltına alınmaları ve tutuklanmalarıyla  uluslararası hukuk ve devletler tarafından da güvence altında alınan örgütlenme ve ifade özgürlüğü haklarının kullanılması suça dönüştürülmüş olup, kadın mücadelesinin kadınların tutuklanmasının gerekçesi haline getirildiği görülmektedir. İnatla eve kararlılıkla tekrar haykırıyoruz: Biz kadınlar asla ama asla haklarımızı korumaktan ve eşitsizliğe karşı mücadele etmekten vazgeçmiyoruz. Kazanımlarımızdan taviz vermiyoruz.”    ‘Failleri sorgulayın’   Açıklama "Kadın mücadelesini değil ; şiddet , tecavüz taciz faillerini sorgulayın !", "Barış isteyenleri değil, savaş çığırtkanlarını, çeteleri , katilleri  sorgulayın!", "Gülistan doku nerede diyenleri değil, Gülistanı kaybedenleri sorgulayın !" sloganları eşliğinde son buldu.