‘Dersim soykırımı ile yüzleşilmeden birlik beraberlik mümkün değil’ 2020-05-04 19:43:18     İZMİR - Dersim Tertelesi anmasında konuşan Bornova Dersim Derneği yöneticilerinden Melhem Dönertaş “Gerçek bir birlik ve beraberlik, Dersim 37/38 acısı ile yüzleşmeden, bu yarayı onarmadan mümkün değildir” dedi.   İzmir Dersim Dernekleri, Demokratik Alevi Derneği İzmir Şubesi, Bornova Dersim Derneği’nde 4 Mayıs 1937-1938 Dersim Soykırımı nedeniyle anma gerçekleştirdi. Anmada Bornova Dersim Derneği adına dernek başkanı Barış Çelik ve dernek yöneticisi Melhem Dönertaş söz aldı.   ‘4 Mayıs ‘roz şae’   Anmada ortak basın açıklamasını okuyan Melhem, 4 Mayıs’ın Dersimlilerin kara günü, “roza şae” olduğunu belirterek, “TBMM'nin 4 Mayıs’ta çıkardığı 'Tunceli vilayeti idaresi hakkına 2884 sayılı kanunun' neticesinde 1937-1938 yıllarında Dersim'de tedip ve tenkil harekatı yapılmış, çoluk-çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum sivil katledilmiş, yine on binlercesi ailelerinden koparılarak Anadolu'nun değişik illerine sürgün edilmiştir. Ayrıca, binlercesi de hapishanelerde, dağlarda ve mağaralarda ölüme terk edilmiş, küçük kızlar zorla alıkonulmuş, inanç ve gelenekler yasaklanarak Dersim coğrafyası tarumar edilmiştir. Bu acıların üzerinden tam 83 yıl geçmiştir” dedi.   ‘Dersim soykırımı ile yüzleşilmeli’   Dersim Tertelesi’nin sıradan bir katliam olmadığını, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyetinin Dersim toplumunu bünyesi içinde yabancı bir varlık olarak gördüğünü söyleyen Melhem, “Dersim'in kendine özgü yaşam tarzını, siyasi, sosyal ve kültürel kimliğini ortadan kaldırmak istemiş ve nihayetinde Tunceli tenkil harekatı ile bunu fiilen gerçekleştirmiştir. Dersim 37-38, Resmi tarihin yazdığı ‘birlik-beraberliğimizi nasıl kurduk' hikayesinin en kanlı sayfasıdır. Ve şimdi bu sayfada unutulmayan, unutturulamayan acı, bütün zamanların baskılarına, yasaklarına galebe çalmış bir gerçek olarak kendisini bize hatırlatıyor. Gerçek bir 'birlik ve beraberlik', Dersim 37/38 acısı ile yüzleşmeden, bu yarayı onarmadan mümkün değildir” ifadelerini kullandı.   ‘Dosyalar açılsın gerçekler ortaya çıkarılsın’   Dersim Soykırımının sadece Dersimlilerin değil, Türkiye ve dünyada yaşayan herkesin meselesi olduğunu dile getiren Melhem, şunları kaydetti: “Devlet eliyle yaşatılan bu tertele, bugüne kadar yine yalan ve hileyle üstü örtbas edilmek istendi. Bu yalan perdesini yırtıp atmak Türkiye halklarının ortak çabasıyla ancak mümkündür. Devletin olanaklarını elinde bulunduran bugünkü siyasilerin 'ileri demokrasi' adına yapacağı en büyük iyilik Dersim dosyasını siyasi malzeme olarak tutmadan tarihimizin en önemli kara kutusu olan dosyasının açılmasını sağlamasıdır.”   Açıklamada, şu talepler sıralandı:   “* Dünya devletleri ve insanlık ailesi de Dersimlilerin bu çığlığına kulak vermelidir.   * Dersim Tertelesi nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti evvela hiçbir günahı ve suçu olmadığı halde buna maruz kalan Dersimlilerden, sonra Türkiye toplumundan ve insanlık ailesinden resmi olarak özür dilemelidir.   * Dünyada pek çok örneği vardır; bu sebeple kurumsal olarak TBMM geçmişte yaptığı bu büyük hatayı bir kanunla düzeltmeli ve çıkarılacak bu yeni kanunla aşağıdaki taleplerimizi yerine getirmelidir:   * Arşivler açılsın   * Dersim ismi iade edilsin.   * Dersim halkından resmi olarak özür dilensin.   * Sürgünler, kayıplar ve evlatlık alınan çocukların listeleri,   * Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın.   * Dillerimize ve Kızılbaş Alevi inancımıza özgürlük tanınsın.   * Dersimde Doğanın talanın yol açacak projeleri iptal edilsin!”