‘Cezaevlerinde tedbirler arttırılmalı' 2020-05-02 11:06:52   VAN – Van’da Covid-19 salgını nedeniyle siyasi parti, sendika ve STK’lerden oluşturulan kriz masası, yayınladığı raporda, cezaevlerinde bir an önce tedbirlerin arttırılması gerektiğini vurguladı.    Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle Van’da aralarında, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Tevgera Jinên Azad (TJA), İnsan ve Özgürlükler Partisi (İÖP) ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın da ( SES)  olduğu çok sayıda siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü üyelerinin de olduğu Bölge Kriz Masası, salgın kapsamında çalışmalara ve son duruma ilişkin bilgilere dair hazırladığı raporu yayınladı.    Raporda, Van’ın ilçelerinde karantina ve vaka ile ilgili son durum şöyle sıralandı:     “*Çaldıran ilçesinde Han ve Zülfübulak mahallelerinde karantina kalkmış durumda. Covid-19 hastaları taburcu edilmiştir. Salahane (Selexane) Mahallesi 3 gündür karantina alınmış durumdadır. Şüpheli kişiler Erciş Hastanesi’nde karantinaya alınmıştır. Köy muhtarı ‘görevi ihmal etmekten’ görevden uzaklaştırılmıştır.   *Saray’a bağlı Runexwer (Çaybağı) Mahallesi’nde karantina kalkmış ve hasta olan kişi iyileşerek taburcu edilmiştir.   *Gürpınar’a bağlı Günbaşı ve Öveçli mahallelerinde karantina devam ediyor.    *Muradiye ilçesine bağlı Ünseli (Arnis) Mahallesi’nde karantina kalkmış durumda. Virüsten dolayı karantinada olan hastalar iyileşerek taburcu edilmiştir. Dağören Mahallesi’nde 1 kişi hastanede karantina altındayken, 8 ev önlem amaçlı karantinaya alınmıştır.    *Başkale ilçesine bağlı Ilıcak (Xozi), Beliyurt (Baves), Esenyamaç (Xaşkan) ve Örmetaş (Xirabe) mahallelerinde karantina devam etmektedir. Örmetaş Mahallesi’ndeki 5 kişi taburcu olmuştur. Diğer kişiler hastanede kalmaya devam etmektedir. Albayrak Mahallesi’nde 29 Nisan tarihinde Covid-19 vakasına ulaşılmıştır. Yapılan testlerde 5 pozitif vaka çıkmıştır. Albayrak Mahallesi’nde şu an herhangi bir karantina uygulaması yapılmamıştır.”   SES’ten alınan veriler ise şu şekilde:    “ *Askeri hastanede 7 pozitif vaka ve 1 şüpheli bulunmaktadır,   *İstanbul Hastanesi’nde 11 pozitif vaka ve 5 şüpheli vaka bulunmaktadır,   *Üniversite Hastanesi’nde 12 pozitif vaka ve 20 şüpheli vaka bulunmaktadır,   *Bölge hastanesinde 13 pozitif vaka ve 55 şüpheli vaka bulunmaktadır,   *Erciş’te 5 pozitif vakanın ve 8 şüpheli olduğu bilinmektedir,   *Gürpınar ilçesinde 19 pozitif vaka bulunmaktadır.   *Başkale ilçesinde 8 pozitif vaka ve 2 şüpheli vaka bulunmaktadır. Toplamda 13 vefat olmuştur.”    STK ve siyasi partilerle kurulan kriz masasında “Kardeş Aile” kampanyası ile ilgili yapılan çalışmalar ise şu şekilde sıralandı:    “*İl örgütü, ilçe yönetimlerimiz, kurumlarımız ve STK’larla yapılan kolektif çalışmalarla 5 bin aile tespit edilmiştir. Şu ana kadar 2 bin 500 aileyle iletişim kurulup ihtiyaç sahibi oldukları tespit edilmiştir.   *İlçe yönetimlerimizin yürütmüş olduğu kardeş aile kampanyasında 210 gönüllü aileye ulaşılmıştır.    * İl örgütü, ilçe yönetimleri, kurumlar, STK ve derneklerle birlikte yürütülen çalışma sonucu bin 585 aileye gerekli dayanışma yapılmıştır. Çalışmalarımız devam etmektedir.   *Dernek ve STK’larla birlikte yaptığımız çalışmada 920 aileye nakit dayanışma sağlandı.    *Yapılan kolektif çalışmayla 665 koli ailelerimize ulaştırıldı. Bunu kolilerin 70’i belediye encümenlerimiz tarafından ulaştırıldı.    *Stoklarımızda şu an koli bulunmamaktadır. Bu yönlü çalışmamız devam ediyor.   *’Kardeş Aile’ kampanyasını hem basın yoluyla hem sosyal medya hesaplarımızla çağrıda bulunarak halkımıza duyurmaya çalıştık. İl eş başkanlarımızın, il vekillerimizin çekmiş olduğu videolar bu şekilde çağrıya güç katmıştır. Kardeş aile kampanya ve dayanışma içerikli mesajlar il ve ilçe yönetimlerimizin SMS sisteminde halkımıza ulaştırılmıştır. Yaşanan kriz sürecinde kurum, STK ve diğer siyasi partilerle gerekli dayanışma yapılmış ve iletişim güçlü tutulmuştur.   *Maddi durumu iyi olan ailelerimize ulaşma noktasında il eş başkanlarımız, il saymanlığımız, ilçe örgütlerimiz, kurumlarımız ve STK’ların kendi çalışmalarını yürüterek ailelerimize ulaşmışlardır ve koordineli bir şekilde çalışmada ortaklaşılmıştır. Daha geniş bir çalışmanın ortaya konması için görüşmelerimiz devam edecektir.”   ‘Tutukluların yaşam hakkı risk altında’   ÖHD ve Van Barosu Cezaevi Komisyonu’nun Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne gerçekleştirdiği ziyarette Covid-19 salgınına karşı alınan önlemlerin yeterli olmadığına yer verilen raporda, cezaevlerindeki doluluk oranına dikkat çekildi. Raporda, “Hijyen imkanlarından, koruyucu malzemelerden yoksunluk, sağlık ve tedavi imkanlarına erişememe sebebiyle mahpusların yaşam hakları büyük bir risk altındadır. Özellikle maske, eldiven, dezenfektan gibi koruyucu malzemelerin mahpuslara para ile satılması ve birçok cezaevinde fiyatların fahiş olması, yine koğuşlarda dezenfekte işlemlerinin kapsamlı ve sık sık gerçekleştirilmemesi ve özellikle telefon görüşüne giden mahpuslara sosyal mesafe kuralları hiçe sayılarak arama yapılması gerek mahpusların gerek infaz koruma memurlarının yaşam haklarındaki riski kat ve kat artırmaktadır” İfadelerine yer verildi.   ‘Hukuki sürecin takipçisi olacağız’   Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşme hükümlerini göz önüne alarak tüm cezaevlerinde tedbirlerin arttırılması gerektiğinin vurgulandığı raporda, hasta, yaşlı ve çocuklu tutuklu ya da hükümlülerin tahliyelerinin sağlanması gerektiği kaydedildi. Raporda, “Tüm mahpusları kapsayacak eşit ve adil bir infaz değişikliği gerçekleştirilmelidir. ÖHD Van Şubesi ve Van Barosu Cezaevi Komisyonu olarak Covid-19 salgını dolayısıyla tüm mahpusların sağlık ve yaşam hakları kapsamında cezaevlerinde alınan ve alınacak tedbirlerin, yasalar ve uluslararası sözleşmeler ışığında tüm hukuki sürecin takipçisi olacağız” denildi.    Cezaevlerine yapılan ziyaretlerin ardından gözlem ve tespitler ise şunlar:    “Van T tipi Cezaevi gözlemleri:    *Cezaevi girişinde cezaevi personeli ve görevli askerlerin eldiven ve maske taktıkları,    *Cezaevi girişinde avukata da eldiven ve maske verdikleri ancak ateş ölçümü yapılmadığı gözlemlenmiştir.    *Avukat görüşleri kapalı görüş usulüne göre yapılmaktadır.   *Görüş yerine varıldığında mahpusun elinde eldiven ve yüzünde maske olduğu görülmüştür. Ancak mahpuslar haftalık telefon görüşmelerine çıktıklarında kendilerine maske ve eldiven verilmediği gibi sosyal mesafe hiçe sayılarak kendilerine ince üst araması yapıldığını belirtmişlerdir.   *Cezaevlerinde dışardan girişlere ilişkin alınan tedbirlerin arttırıldığı, cezaevi içerisinde mahpusların kaldığı bölümde görev yapan personel ile x-ray ve dışında görev yapan personelin birbirinden ayrıldığı, personel geçişinin engellendiği, mahpusların kaldığı bölümlerde görev yapan personelin izole edilerek mesai saati dışında da aile ve sosyal temaslarının sınırlandırıldığı tespit edilmişse de mesai saati dışında gerçekleştirilen sınırlamaların nasıl denetlendiği ile ilgili tarafımızca herhangi bilgi edinilememiştir.   Tutuklulardan alınan bilgiler:   *Haftada bir koğuşlarda dezenfekte işlemi yapıldığını, ama bu işlemin yüzeysel bir şekilde gerçekleştirildiğini,   *Kendilerine maske, dezenfektan, eldiven, temizlik malzemesi gibi malzemelerin verilmediğini, kantinde satılan maske ve temizlik malzemelerinin fiyatlarının yüksek olduğunu,   *Aile görüşlerinde ve sosyal faaliyetlerinde getirilen kısıtlamaların halen devam ettiğini, haftalık 2 ayrı günde 10’ar dakika aile telefon görüşü gerçekleştirdiklerini,    *Elektrik ve su kullanımlarının, temel gıda ihtiyaçlarının kendilerine ücretsiz sağlanmadığını,   *Hasta, yaşlı ve çocuklu mahpuslar için durumlarına özgü herhangi bir önlem alınmadığını,   *Dışardan gelen eşya ve kitaplarının kendilerine verilmediğini,   *Sağlık hakkına erişimlerini sınırlandırıldığı, çok acil durumlar dışında revire götürülmediklerini,   *Hastaneye götürülmek durumunda olan mahpusların hastane dönüşü 14 gün süresince tekli odalara alındıkları, yaşlı ve hasta mahpusların bu durumdan kaynaklı hastaneye gidemedikleri ve tedavilerinin aksadığını,   *Cezaevlerinde gerçekleştirilen sayımın normal seyrinde devam ettiği ancak görevli personelin maske kullandığını tarafımıza aktarmışlardır.   Van F tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi gözlemleri:   *Cezaevi girişinde cezaevi personeli ve görevli askerlerin eldiven ve maske taktıkları ve cezaevi girişinde avukata da eldiven, maske, galoş verdikleri, ayrıca ateş ölçümü yapıldığı gözlemlenmiştir.    *Avukat görüşlerinin kapalı görüş usulüne göre yapılmaktadır.   *Görüş yerine varıldığında mahpusun elinde eldiven olduğu görülmüştür. Ancak mahpuslar haftalık telefon görüşmelerine çıktıklarında kendilerine maske ve eldiven verilmediği gibi sosyal mesafe hiçe sayılarak kendilerine ince üst araması yapıldığını belirtmişlerdir.   *Cezaevlerinde dışardan girişlere ilişkin alınan tedbirlerin arttırıldığı, cezaevi içerisinde mahpusların kaldığı bölümde görev yapan personel ile x-ray ve dışında görev yapan personelin birbirinden ayrıldığı, personel geçişinin engellendiği, mahpusların kaldığı bölümlerde görev yapan personelin izole edilerek mesai saati dışında da aile ve sosyal temaslarının sınırlandırıldığı tespit edilmişse de mesai saati dışında gerçekleştirilen sınırlamaların nasıl denetlendiği ile ilgili tarafımızca herhangi bilgi edinilememiştir,   Tutuklulardan alınan bilgiler şöyle:   *Haftada bir koğuşlarda dezenfekte işlemi yapıldığını, ama bu işlemin yüzeysel bir şekilde gerçekleştirildiğini,   *Kendilerine maske, dezenfektan, eldiven, temizlik malzemesi gibi malzemelerin verilmediğini, kantinde satılan maske ve temizlik malzemelerinin fiyatlarının yüksek olduğunu,   *Aile görüşlerinde ve sosyal faaliyetlerinde getirilen kısıtlamaların halen devam ettiğini, hafta sonu 20’şer dakika aile telefon görüşü gerçekleştirdiklerini,   *Elektrik ve su kullanımlarının, temel gıda ihtiyaçlarının kendilerine ücretsiz sağlanmadığını,   *Hasta, yaşlı ve çocuklu mahpuslar için durumlarına özgü herhangi bir önlem alınmadığını,   *Dışardan gelen eşya ve kitaplarının kendilerine verilmediğini,   *Sağlık hakkına erişimlerinin sınırlandırıldığı, çok acil durumlar dışında revire götürülmediklerini,   *Hastaneye götürülmek durumunda olan mahpusların hastane dönüşü 14 gün süresince tekli odalara alındıkları, yaşlı ve hasta mahpusların bu durumdan kaynaklı hastaneye gidemedikleri ve tedavilerinin aksadığını,   -Cezaevlerinde gerçekleştirilen arama uygulamasına ara verildiği sayımlarda görevli personelin maske kullandığını,   *Sıcak su kullanımının daha önce sınırlı miktarda iken şimdi kotasız hale getirildiğini tarafımıza aktarmışlardır.   Van T Tipi Kapalı Cezaevi gözlemleri:   *Cezaevi girişinde cezaevi personeli ve görevli askerlerin eldiven ve maske takmadıkları, cezaevi girişinde avukata da eldiven, maske, galoş vermedikleri, ayrıca ateş ölçümü yapılmadığı gözlemlenmiştir.    *Avukat görüşlerinin kapalı görüş usulüne göre yapılmaktadır.   *Görüş yerine varıldığında mahpusun elinde eldiven ve maske olmadığı görülmüştür. Ancak mahpuslar haftalık telefon görüşmelerine çıktıklarında kendilerine maske ve eldiven verilmediği gibi sosyal mesafe hiçe sayılarak kendilerine ince üst araması yapıldığını belirtmişlerdir.    *Cezaevlerinde dışardan girişlere ilişkin alınan tedbirlerin arttırıldığı, cezaevi içerisinde mahpusların kaldığı bölümde görev yapan personel ile x-ray ve dışında görev yapan personelin birbirinden ayrıldığı, personel geçişinin engellendiği, mahpusların kaldığı bölümlerde görev yapan personelin izole edilerek mesai saati dışında da aile ve sosyal temaslarının sınırlandırıldığı tespit edilmişse de mesai saati dışında gerçekleştirilen sınırlamaların nasıl denetlendiği ile ilgili tarafımızca herhangi bilgi edinilememiştir.   Tutuklulardan alınan bilgiler:    *Haftada bir koğuşlarda dezenfekte işlemi yapıldığını, ama bu işlemin yüzeysel bir şekilde gerçekleştirildiğini,   *Kendilerine maske, dezenfektan, eldiven, gibi malzemelerin verilmediğini, cezaevi idaresi tarafından koğuşlara günlük 1 bardak çamaşır suyu verildiğini, maskenin kantinde 3 TL fiyat ile satıldığını, kantinde satılan maske ve temizlik malzemelerinin fiyatlarının yüksek olduğunu,    *Aile görüşlerinde ve sosyal faaliyetlerinde getirilen kısıtlamaların halen devam ettiğini, hafta sonu 20’şer dakika aile telefon görüşü gerçekleştirdiklerini,   *Elektrik ve su kullanımlarının, temel gıda ihtiyaçlarının kendilerine ücretsiz sağlanmadığını,   *Hasta, yaşlı ve çocuklu mahpuslar için durumlarına özgü herhangi bir önlem alınmadığını,   *Dışardan gelen eşya ve kitaplarının kendilerine verilmediğini,   *Sağlık hakkına erişimlerinin sınırlandırıldığı, çok acil durumlar dışında revire götürülmediklerini,   *Hastaneye götürülmek durumunda olan mahpusların hastane dönüşü 14 gün süresince tekli odalara alındıkları, yaşlı ve hasta mahpusların bu durumdan kaynaklı hastaneye gidemedikleri ve tedavilerinin aksadığını,   * Cezaevlerinde gerçekleştirilen arama uygulamasına ara verildiği sayımlarda görevli personelin maske kullandığını,   *Nisan 2020 tarihide 4 erkek siyasi mahpusun gardiyanlar tarafından darp edildiklerini, 4 mahpusun darp raporu aldıklarını, özellikle 28 yıllık mahpus Harun Simin’in çok feci darp edilmiş olduğunu ve 20 gün geçmesine rağmen gözlerinin şişliğinin halen durduğunu, 1 Nisan’da gerçekleşen bu olaydan sonra odalarındaki bütün herkesin kitaplarının toplandığını, kitaplarının,  mektuplarının, eski gazetelerinin hatta cezaevinde çekinilen fotoğrafların dahi kendilerinden alındığını, tarafımıza aktarmışlardır.”