Rabia Naz’ın ölümün üzerinden geçen iki yılda dosyada ilerleme kaydedilmedi 2020-04-12 13:15:57   ANKARA- Giresun’un Eynesil ilçesinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Rabia Naz’ın ölümü üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamana rağmen Rabia Naz’ın şüpheli ölümüne ilişkin bir ilerleme kaydedilmedi.   Giresun’un Eynesil ilçesinde 12 Nisan 2018 tarihinde evinin önünde yaralı olarak bulunduktan sonra kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz’ın ölümün üzerinden iki yıl geçti. İki yıla rağmen Rabia Naz dosyasında arpa yol alınamadı.    Trafik kazasından kaynaklanan somut bir delil bulunmadı   Rabia Naz'ın annesi Atika ve babası Şaban Vatan ise kızlarına siyah bir Doblo marka aracın çarptığını, intihar görüntüsü vermek için de yaralı olarak evlerinin önüne bırakıldığını iddia etmişti. Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı ise tüm iddiaların değerlendirildiğini ve çok sayıda tanık dinlendiğini belirterek, olayın "trafik kazası"ndan kaynaklandığına dair somut delil bulunmadığını açıklamıştı.   Olayı gören tanık ifadesini değiştirdi   Rabia Naz’ın ölümünün tanığı olan Mürsel Küçükal ilk verdiği ifadede; “Şaban'ın evinin yanına yaklaştığım sırada, yaklaşık 100 ya da 150 metre kadar vardı, bu sırada bir inilti sesi duydum. İlk önce köpek sesi sandım. Sesin geldiği tarafa yöneldiğimde, yerde sırt üstü yatan kız çocuğu gördüm. İlk gördüğümde feryat edip bağırıyordu, konuşmuyordu, herhangi bir kan görmedim, üzerinde okul öğrenci elbisesi vardı" demişti. Yeniden dinlenilen tanık, “Pat diye bir ses duydum kafası betonda ayakları bahçede birinin süründüğünü gördüm, bir süre yaralı bulunduğu yere kadar sürünmesini istedim.  Korktum şoka girdim o nedenle gördüğümü gizledim. Vicdani olarak rahatsız hissetim ve söylemek istedim” diyerek ifadesini yeniledi.   Gönderilen DNA’lar uyumsuz çıktı   Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan 11 Kasım 2019’da yaptığı açıklamada, Trabzon Adli Kurumu Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesi'nin 12 Ekim 2018 tarihli raporunda Rabia Naz'dan alınan örneklerde bulunan, "en az bir erkek, birden fazla şahsa ait olabilecek DNA'nın kendisinden gizlenmeye çalışıldığını" öne sürdü. Bunun üzerine Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı yazılı açıklamada, Trabzon Adli Tıp Kurumu'nun söz konusu raporunda, Rabia Naz Vatan'ın "mavi renkli yeleği ve sol el tırnağından alınan örneklerde, en az biri erkek olmak üzere birden fazla şahsa ait olabilecek DNA profillerine rastlandığı" belirtildi. Gönderilen örneklerin Rabia Naz Vatan'da bulunan erkek DNA'sı buluntusu ile "uyumsuz" olduğu belirtildi.    Şaban Vatan, yönetmen ve gazeteci gözaltına alındı   Yine 13 Kasım 2019 akşamı, gazeteci Canan Coşkun ve belgeselci Kazım Kızıl gözaltına alındı. Ertesi sabah Şaban Vatan sosyal medya üzerinden, ifadesini almak için polislerin evine geldiğini açıkladı. KHK TV'nin "gönüllü muhabir" olarak tanımladığı Tuba Demir de, Rabia Naz olayına ilişkin ifadeye alındığını duyurdu. Anne Atika Vatan da olayı duyuran Metin Cihan'a gönderdiği sesli mesajda, evlerinin polis tarafından arandığını söyledi: Giresun Valiliği, 14 Kasım Perşembe günü yaptığı basın açıklamasında, Şaban Vatan ve yanındaki 3 kişinin, soruşturmanın tanığı Mürsel Küçükal'a “tehdit ve gözdağında” bulunma suçlamasıyla gözaltına alındıklarını kaydetti.   Komisyon üyeleri 1 yıl sonra Rabia Naz’ın yaşamını yitirdiği yere gitti   Rabia Naz başta olmak üzere ve şüpheli çocuk ölümleri için Meclis’te araştırma komisyonu kuruldu. Araştırma komisyonu üyeleri bir yıl sonra 8 Kasım 2019’da  Eynesil’e giderek, Rabia Naz’ın şüpheli ölümüne ilişkin araştırmalarda bulundu.  Bir yıl sonra yapılan olay yeri incelemesinde Rabia Naz’a ait toka bulunmazken, Rabia Naz’a ait ve üzerinden bulunan kanlı çorap ise ailesine gösterilmedi.  Çorabın kanlı olup olmadığı sorusuna ise soruşturmayı yürüten Başsavcı, “olayın üzerinden bir yıl geçtiğinden kaynaklı DNA izlerine rastlanmadığını” kaydetti.  Rabia Naz için Trabzon Adli Tıp’ın hazırladığı rapora dair gelen itirazlar üzerine İstanbul Adli Tıp Kurumu ihtisas Dairesi’nden rapor istenildi.  İstanbul Adli Tıp Kurumu ihtisas Dairesi’nden gelen raporda, “Ölümün trafik kazasına bağlı olmadığı, yüksekten düşmeye bağlı olduğu, beden taramasında, omur pelvis ve ekstremite kemik kırıklarıyla birlikte gelişen komplikasyonlar ve pnömotoraks sonucu meydana gelmiş olduğu tespit edilmiştir” denildi.   Dosyaya, Görele Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebiyle, gizlilik kararı getirilmişti.  Bu karar, TBMM Araştırma Komisyonu üyelerinin Eynesil’e gittiği gün kaldırıldı. Komisyonun çalışmalarına yeni tip koronavirüs nedeniyle ara verilirken, komisyonun rapor hazırlaması bekleniyor.