
Tutsak yakınlarından ‘infaz tasarısında eşitlik’ çağrısı 

2020-04-03 09:03:00


	&nbsp;

	Melike Aydın&nbsp;

	&nbsp;

	İZMİR - Koronavirüs salgını nedeniyle kaygıları artan tutsak yakınları, infaz yasasında eşitlik istediklerini belirterek, olumsuz bir durumdan Adalet Bakanlığı’nın sorumlu olacağını vurguladı. Hanife Gümüş ayrıca ailelere seslenerek, “Birlikte mücadele edelim, çocuklarımız ölmesin” dedi.&nbsp;

	&nbsp;

	Koronavirüs salgını nedeniyle cezaevlerine yönelik endişe artarken, 3. Yargı Paketi’nde düzenlenen infaz indirimine siyasi tutsaklar dahil edilmedi. Tutsak yakınları ise eşitlik isteyerek, tasarının bu şekilde düzenlenmesini talep ediyor.&nbsp;

	&nbsp;

	‘Temizlik maddesi ücretsiz olması gerekirken zamlanmış’

	&nbsp;

	Tokat Cezaevi’nde 4 yıldır bulunan hasta tutsak Şeyhmuz Koç’un annesi Şükriye Koç, oğlunun tedavi edilmediğini belirterek, koronavirüs salgınında riskli gruplar içinde bulunduğunu ifade etti. Temizlik maddelerinin ücretsiz verilmesini gerekirken zamlandığını söyleyen Şükriye, “İran’da 85 bin kişi zindanından çıkarılmış, burada neden yapılmıyor? Aradığında ilaç verilmediğini, tedavi edilmediğini söyledi. Biz mektup yazdık başvurduk ama adalet sağlanmadı. Elinde ve göğsünde şarapnel parçası var iltihaplı, zatürre de geçirdi. Eliyle yazı bile yazamıyor” dedi.

	&nbsp;

	‘Sorumlu Adalet Bakanlığıdır’

	&nbsp;

	İzmir Kapalı Cezaevi’nde bulunan astım ve hipertansiyon hastası Abdullah Ateş’in kızı Sevgi Ateş de şunları söyledi: “Babam 36 yıl ceza aldı ve 17 yıldır içerde. Yeni yasadan babamın da faydalanmasını istiyorum. Herhangi bir nedenle babama bir şey olursa sorumlusu Adalet Bakanlığı’dır.”&nbsp;

	&nbsp;

	‘Cezaevlerinden cenaze çıkmasın’

	&nbsp;

	Balıkesir Bandırma Cezaevi’nde bulunan Mehmet Nezir Gümüş’ün annesi Hanife Gümüş, oğlunun 20 yıldır cezaevinde olduğunu dile getirdi. Mehmet’in uzun zamandır cezaevinde olması ve son olarak açlık grevine girmesiyle bünyesinin zayıfladığını belirten Hanife, “Aynı koğuşta 20 kişi kalıyorlar. Bu kadar kalabalık olması demek bir kişinin hastalığının hepsine bulaşması demek. Oğlum aradı ‘hastalık yok ama eziyet çok’ dedi. Devlet 2 odayı temizlemiş karantina için. Ama temizlik malzemelerini kendileri alıyor. Fahiş fiyatlara satılıyor ve o kadar paraları yok. Cezaevlerinden cenazeler çıkmasın. Ne kadar hasta tutuklu varsa çıkarılsın. Adalet Bakanlığı’na sesleniyorum, kapıları açın, içeriye bakın. Biz büyük bir şey istemiyoruz. Ne kadar tutsak ailesi varsa el ele versin. Gerekirse imza verelim, çocuklarımız ölmesin. Ciğerimiz yanmasın” diye konuştu.&nbsp;

	&nbsp;