‘Acil tahliye’ çağrısı: Bu süreci toplumsal dayanışmayla atlatabiliriz 2020-03-29 09:15:21   Hikmet Tunç   VAN – Beş yıldır tutuklu bulunan Hakkari Belediyesi önceki dönem Eşbaşkanı Dilek Hatipoğlu’nun eşi Meknun Hatipoğlu “acil tahliye” çağrısı yaptı. Meknun, “Bu zor ve meşakkatli süreci ancak güçlü bir toplumsal dayanışmayla atlatabiliriz” dedi.    Cezaevlerinde sayıları 300 bini bulan tutuklu ve hükümlü, hızla yayılan koronavirüs salgını nedeniyle büyük risk altında. Adalet Bakanlığı tarafından alınan kısmi önlemler hem tutsak yakınları hem de insan hakları savunucuları tarafından yetersiz bulunurken, koronavirüs salgınına karşı sosyal medyadan da “İnfaz yasasında eşitlik” mesajı veriliyor.    Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Hakkari Belediyesi önceki dönem Eşbaşkanı Dilek Hatipoğlu’nun ailesi de tahliye talebiyle çağrıda bulunuyor. 2014 yerel seçimleriyle Hakkari Belediye Eşbaşkanı seçilen Dilek, 23 Ağustos 2015 tarihinde “anayasal düzeni bozduğu” iddiasıyla tutuklandı. Yaklaşık olarak 5 yıldır cezaevinde tutulan Dilek, cezaevi koşullarında baş gösteren eklem ağrıları nedeniyle yürümekte zorlanıyor. Dilek, tedavi edilmediği için günlük ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyor.   ‘Tutsaklar virüse karşı savunmasız’   Dilek’in eşi Meknun Hatipoğlu, bir an önce tahliyelerin gerçekleştirilmesi için çağrıda bulundu. Meknun, dışardaki insanların kendilerini virüse karşı koruyamadığına dikkat çekerek, içerdeki tutsakların virüse karşı “savunmasız” ve salgın tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını söyledi. “Devlet mevcut durumda onların sağlık ve yaşam haklarını korumak için evrensel insan hakları normları gereği bu mükellefiyetlerini yerine getirmelidir” diyen Meknun, bunun da ancak adil ve eşit herkesi kapsayacak bir yasal düzenlemeyi geciktirmeden devreye sokmakla gerçekleşeceğine işaret etti. Meknun, “Öleceksek son nefeslerimizi sevdiklerimizle birlikte vermek istiyoruz” ifadelerini kullandı.   Yürümekte zorluk çekiyor   Tutuklandığı tarihten bu yana Van’dan Ankara’ya bazen aylarca maddi imkansızlıklardan kaynaklı gidemediklerini söyleyen Meknun, “2015 yılından beri tutuklu. Bizlerden binlerce kilometre uzaklıkta olduğu için ziyarete fazla gidemiyoruz. Bel fıtığı ve vertigodan dolayı yürüme güçlüğü yaşıyor. Bursit hastalığına yakalandı. Bu da yine günlük yaşantısını idame etmede zorluklar yaşatıyor” dedi.   ‘Toplumsal dayanışmayla zor süreci atlatabiliriz’   Son olarak sivil toplum kuruluşlarına, duyarlı kesimlere çağrıda bulunan Meknun, “Bu zor ve sıkıntılı süreçte toplumu rahatlatacak, toplumsal barışa katkı sağlayacak, adaleti tesis etmek için eşit ve adil bir düzenleme yapılmalıdır. Ayrıca bu zor ve meşakkatli süreci ancak güçlü bir toplumsal dayanışmayla atlatabileceğimize olan inançla, dayanışmayı en üst seviyede tutmamız gereklidir” diye konuştu.   ‘Annemi kazanmak istiyorum’   Dilek’in tutuklandığı tarihte henüz 6 yaşında olan çocuğu Rohat ise annesinin bir an önce tahliye edilmesi için sosyal medya aracılığıyla videolu çağrı yapmıştı. Rohat, videoda şunları dile getirmişti: “Benim annem doğum günümde, 6 yaşıma geçeceğimde cezaevine girmişti. Şimdi 11 yaşındayım, hala hapiste. Koronavirüsten dolayı annemi kaybetmek değil, kazanmak istiyorum.”