Cumartesi Anneleri sosyal medyadan hak arayışlarını sürdürdü 2020-03-21 13:12:44   İSTANBUL-Cumartesi Anneleri 27 Mayıs 1995 tarihinden beri sürdürdüğü hakikat ve adalet arayışı eylemlerinin 782’nci haftasını sosyal medya hesabı üzerinden düzenlediği canlı bağlantıyla gerçekleştirdi. Açıklamada, “Sağlık da hukuk ve adalet gibi herkesin hakkıdır ve asla ticarileştirilemez. Devlet egemenlik alanında bulunan herkese ücretsiz, nitelikli ve adil sağlık hizmeti sunmalıdır” denildi.   Cumartesi Anneleri 27 Mayıs 1995 tarihinden beri sürdürdüğü hakikat ve adalet arayışının 782’nci haftasını sosyal medya hesabı üzerinden düzenlediği canlı bağlantıyla gerçekleştirdi. “Bekleyişimiz bitmedi” yazılı dövizin asıldığı açıklamayı gözaltında kaybedilen Fehim Tosun'un kızı Besna Tosun okudu.   'Bir süre sosyal medya üzerinden devam edeceğiz'   Hakikat ve adalet arayışlarını Koronavirüsü salgını nedeni ile bir süre sosyal medya üzerinden devam etme kararı aldıklarını söyleyen Besna, bu kararın sağlık örgütlerinin sağlık krizini aşmaya dönük uyarılarının etkili olduğunu vurguladı.  Besna, “Ailelerimizin, destekçilerimizin, her hafta taleplerimizi kamuoyuna taşıyan gazetecilerin ve hatta bizi abluka altına alan, bize şiddet uygulayan emniyet güçlerinin salgının olası etkilerinden korunmasını amaçladık. Biz toplumu tehdit eden bu salgın karşısında yurttaş olarak sorumluluğumuzu yerine getirdik” dedi.   Devlete 'sosyal devlet' olma sorumluluğu hatırlatıldı   Devlete sosyal devlet olma sorumluluğunu hatırlatan Besna, toplumun bilgilendirilmesi için salgınla mücadelenin şeffaflık içinde yürütmesinin zorunluluk olduğu vurgulandı. Besna,“ Sağlık da hukuk ve adalet gibi herkesin hakkıdır ve asla ticarileştirilemez. Devlet egemenlik alanında bulunan herkese ücretsiz, nitelikli ve adil sağlık hizmeti sunmalıdır. Bu devletin anayasal görevidir. Salgının etkilerine karşı korunmasız durumda olan insanlarımızın tüm ihtiyaçları karşılanmalıdır. Devletler bunun için vardır. Yurttaşlar bunun için devletlere vergi öderler” ifadelerini kullandı.   'Hakikat ve adalet arayışımızdan vazgeçmeyeceğiz'   Bir sonraki eylemlerini nasıl yapacakları konusunda değişen koşullara göre yeniden gözden geçireceklerini belirten Besna, gözaltında kaybedilenler için hakikat ve adalet taleplerinden vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Besna, şöyle devam etti: “ 782 haftadır devlet sorumluluğunda işlenen ciddi ihlallerin varlığı halinde tüm toplum için güvenli ve huzurlu bir yaşamın mümkün olamayacağını söylüyoruz. 782 haftadır hakikatlerin ve insan haklarına saygılı demokrasinin üzerinde yükselen bir siyaset talep ediyoruz.   782 haftadır hesap verebilen, hukukun üstünlüğünü esas alan bir yönetim talep ediyor ve bunun için kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz. Biliyoruz ki ancak hukuk devletinin, barışın ve demokrasinin egemen olduğu koşullarda kayıplarımızın failleri üzerindeki cezasızlık zırhını aşıp kayıplarımıza kavuşabiliriz. Bir daha hiç kimsenin asla gözaltında kaybedilmemesini sağlayabiliriz.    Biliyoruz ki hesap verebilen, yurttaşı ve haklarını önceliklerken,  demokratik, adil bir yönetim olmadan yaşam hakkımız, sağlık hakkımız da güvencede olmayacaktır. Bu yüzden 782 haftadır ısrarla sürdürdüğümüz mücadelemiz yalnız kayıplarımız için değil, bu topraklarda yaşayan herkesin huzuru ve mutluluğu içindir. 782’nci haftamızda ısrarla tekrarlıyoruz:  gözaltında kaybedilen sevdiklerimiz için hakikat ve adalet talebimizden vazgeçmeyeceğiz. 83 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekanımız olan Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”