Tarih tarih direnişin adı Newroz 2020-03-21 09:01:13   HABER MERKEZİ - Kawa'nın yaktığı ateşle başlayan ve bugün hala devam eden Newroz, Kürt halkı için var oluşun ve özgürlüğün simgesi oldu. Berivanların, Semaların, Rahşanların, Zekiyelerin, Mazlumların gürleştirdiği ateş her Newroz'da büyüdü ve milyonlara ulaştı. Kürt halkı, Kawa'nın ateşini diri tutmaya devam ediyor.   Her yerde başka yazar Demirci Kawa'nın hikayesi. Bir kaynağa göre Milâttan önce 612'de Kürt halkına zulüm eden ve gençlerini katleden zalim Dehak'a karşı başkaldırıyor Kawa. Dehak'ı öldürerek, Kürt halkına yapılan işkenceye son veriyor ve Kawa, Kürt halkına Dehak'ın öldüğünün müjdesini ise kalenin avlusunda yaktığı ateşle duyuruyor. Avludan yükselen ateş dışarıda bekleyen halka özgürlüğün mesajı olur ve işte buradan yükselir zulme karşı direnişin ve özgürlüğün ateşi. Kawa'nın avluda yaktığı kıvılcım binlerce yıldır harlanarak gürleştirilmeye devam ediyor.   Newrozlaşan bedenler   Kürtler için tarihsel önem taşıyan Newroz Bayramı 1990 yılından bu yana her yıl düzenli olarak kutlanıyor. 1990'lı yıllardan bu yana tüm baskı, saldırı ve engellemelere rağmen Newroz ateşini yakmak isteyen Kürt halkı, binlerce bedel ödedi. Berivanlar, Zekiyeler, Ronahiler, Rahşanlar, Semalar, Mazlumlar ve daha nicesi.. Bu isimler özgürlük mücadelesi yolunda karanlığı aydınlatan birer meşale olarak tarih sayfalarında yerlerini aldılar.   Cizre Newrozu: 94 kişi yaşamını yitirdi   Hafızalarımızdan silinmeyen Newrozlardan biri ise 1992 yılı ve yine Cizre Newrozu.. Newroz direnişlerinin en çok konuşulan yeriydi Cizre. En büyük bedellerin ödendiği ve en çok direnen kentlerden biri. Tarih boyunca bu rolünü devam ettiren Cizre, 1992 yılında da kana bulandı. Yalnızca Cizre'de değil, Nusaybin, Diyarbakır, Batman, Adana ve daha birçok yerde Kürt halkı sokaktaydı ve Newroz ateşini yakmak, Kawa'yı selamlamak için direniyordu. 92 yılında Newroz direnişlerinde 94 kişi yaşamını yitirdi.     Türkiye kentlerinde de halk sokakta   1993 yılında PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yaptığı görüşmeler neticesinde ateşkes gerçekleştirilirken, Kürtler Newroz'u büyük bir coşku ile kutladı. 1994'te ise PKK'nin "Sokağa çıkmayın, evlerinizde kutlayın" çağrısı üzerine bölge kentlerinde Kürt halkı sokakta kutlama yapmazken, bazı yerlerde ise esnaf kepenk kapatarak 21 Mart günü öğle saatlerine kadar kepenk açmadı. Türkiye'nin batısında yaşayan Kürtler ise alanlara çıkarak Newroz ateşini yaktı ve Newroz'u kutladı. 1995'te ise bölge kentlerinde yapılan sokak eylemleri dışında kutlama yapılmadı.   'Bijî Newroz'   Newroz kutlamaları 1996 yılında da devam etti. Diyarbakır, Batman, Şırnak, Mersin, Adana, Malatya, İstanbul, Ankara, İzmir, Balıkesir, Edirne'de halk sokağa çıkarak Newroz kutlaması yaptı. Yapılan kutlamalarda yüzlerce kişi gözaltına alınırken, 1997 yılında ise Diyarbakır Valiliği'nin günler öncesinden yapmış olduğu çağrı ve duyurulara rağmen resmi "Nevruz" kutlamalarına kimse katılmadı. HADEP'in öncülüğünde yapılan Newroz kutlamalarında halk yine alanları doldurdu. Kadınlar rengarenk ulusal kıyafetleri ve sarı-kırmızı-yeşil flamaları ile Newroz kutlamalarında ön safta yer aldı. Diyarbakır'da bulunan Batıkent meydanında bir araya gelen yaklaşık 4 bin kişi polisler tarafından zorla meydandan uzaklaştırıldı. İstanbul'da da 5 bine yakın kişi meydanlara çıktı. Ellerinde Leyla Zana'nın fotografları ile "Bijî Newroz" sloganları atan kitle, Newroz'u kutladı.     Komplonun ardından ilk Newroz: 8 bin 174 gözaltı   1998 yılının Newroz'unda yine saldırılar hayata geçirildi. İstanbul'da yapılan kutlamaların ardından onlarca kişi gözaltına alınırken, Diyarbakır'da ise polis saldırısında 20 kişi yaralanmış ve onlarcası gözaltına alındı. 1999'da Abdullah Öcalan'ın komplo ile Türkiye'ye getirilmesinin ardından yapılan ilk Newroz kutlamasında on binlerce kişi Türkiye ve bölge kentlerinde alanlara çıktı. İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) açıkladığı rapora göre Türkiye ve bölge genelinde 8 bin 174 kişi Newroz kutlamalarında gözaltına alındı. Birçok yerde ise polis ve halk arasında çatışmalar yaşandı. Polis saldırılarına karşı direnen Kürt halkı, her yerde Newroz ateşini yaktı.   2000'de izinli Newroz: 20 bini aşkın kişi katıldı   Bölge kentlerinde 2000’de ilk kez izinli bir Newroz kutlaması gerçekleştirildi. Sabahın ilk saatlerinde Newroz kutlaması yapılacak alanlar dolmaya başladı. Ulusal kıyafetleri ile gelen kadınlar, gençler halaylarla durdu. HADEP öncülüğünde Diyarbakır'da yapılan izinli Newroz'a 20 bini aşkın kişi katıldı. Türkiye kentlerinde de Kürt halkı sokakları Newroz alanlarına dönüştürdü.   Türkiye'nin ve bölgenin dört bir yanında Newroz ateşi yakıldı   Mersin'de 70 bini aşkın, Diyarbakır'da 500 bini aşkın kişi, Adana'da 40 bin, Gaziantep'te 30 bin kişinin katıldığı Newroz kutlamaları 2001 yılında neredeyse her kentte yapıldı. 2002'de de yasağa rağmen büyük bir coşku ile kutlandı Newroz. İstanbul'da yapılmak istenen kutlamalara polis saldırdı, 500 kişi işkenceyle gözaltına alındı. Saldırıya maruz kalan kitle polisin saldırılarına karşı direndi. Saldırıları ve engellemeleri tanımayan kitle Esenyurt'ta bulunan HADEP ilçe binası önünde ateş yakarak halaylar çekti. Eskişehir, Antalya, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Kocaeli, Kayseri, Adapazarı, Osmaniye gibi bir çok kentte de kutlamalar yapıldı. Öte yandan Mardin'de yapılan kutlamalara katılan 70 öğrenci hakkında soruşturma açılırken, 2 kişi ise tutuklandı. 2002 yılı Newroz'u bölge kentlerinde ise binlerin katılımı ile kutlandı. Birçok kentte saldırılar tanınmadı.   2003’ten 2006’ya alanlarda tek ses yükseldi: Bijî Serok Apo   2003-2004-2005 ve 2006 yılının gündemi ise Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit oldu. 2003 ve 2004'te hükümetin baskısına rağmen alanları dolduran kitle, 2005 ve 2006'da "Serok Apo'ya Özgürlük" şiarlarıyla alanları doldurdu. 2005 yılında yüz binlerce kişi Diyarbakır Newroz'un bir araya gelirken, diğer kentlerde de kutlamalar yapıldı. Öte yandan il il polis saldırıları yaşandı ve yüzlerce kişi Türkiye ve bölge genelinde gözaltına alındı.   7'den 70'e herkesin sokağa çıktığı 2006 yılında ise büyük direnişlerden biri yaşandı. Diyarbakır'ın her sokağı her mahallesinde çatışmalar yaşandı. Abdullah Öcalan üzerinde süren tecride karşı yapılan eylemler kısa sürede tüm bölgeye yayıldı. Çatışmaların büyümesinden 3 gün önce, 21 Mart günü Newroz kutlamaları için bölgenin tüm kentlerinden, köylerinden, Türkiye metropolünden Kürtler Diyarbakır Newroz'una akın etti. Yüzbinlerce kişinin katıldığı Newroz kutlamasında kitle Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü talep ederek, "Bijî Serok Apo" sloganları attı.   Kürt halkı Newroz'u kutlamaktan vazgeçmedi   2007 yılında 56 kentte yapılan Newroz kutlamalarına 265 kişi katılırken, 165 kişi ise gözaltına alındı. Gözaltılara rağmen halk mahalle ve sokaklarında gece geç saatlere kadar kutlamalara devam etti.   2008 yılında ise Newroz kutlamaları yasaklandı. Yasağı tanımayan Kürt halkı Newroz kutlamaları için alanlara çıktı. Bölge genelinde on binlerce kişi sokaklara çıkarken, her yerde polis saldırısı gerçekleştir. Van ve Hakkari'de yaşanan saldırılarda 3 kişi yaşamını yitirirken, yüzlerce kişi gözaltına alındı.   2009, 2010 ve 2011 yıllarında yapılan izinli Newroz kutlamalarında kimsenin burnu kanamadı. 2009-2010 ve 2011 yıllarında Newroz alanını yüzbinler doldurdu.   2012: Saldırılara karşı direniş   2012 yılı ise büyük çatışmalara ve direnişlere tanık oldu. AKP'nin Kürt politikası bölgede kaos yaramış ve Kürt halkına yönelik yoğun saldırıların gerçekleştirilmesine sebep olmuştu. Newroz kutlamalarının yasaklanmasına karşı alana çıkan binlerce kişi, saldırıya maruz kaldı. Saldırılarda İHD raporuna göre 2 kişi yaşamını yitirdi, 178 kişi yaralandı, 500'e yakın kişi gözaltına alındı. Diyarbakır'da yasak tanımayan kitle tüm saldırılara rağmen sokak aralarında toplanmaya ve sloganlar atmaya devam etti. Diyarbakır, Batman, Şırnak, Hakkari ve Van'da eylemler günlerce sürdü. Newroz'a henüz 4 gün kala başlayan bu eylemler Newroz günü Newroz alanlarının yasaklanmasıyla büyüyerek her yere yayıldı.   Tarihi 2013 Newrozu, gözler ve kulaklar Diyarbakır'da   Büyük Diyarbakır Newroz'unda alanda milyonlarca kişi bir aradaydı. Heyecan ve coşku erken saatlerinden başlamıştı. Kent dışından gelen yüzlerce kişi gece Newroz'un gerçekleşeceği Newroz Park'a gelerek burada sabahladı. Abdullah Öcalan'ın mesajının okunduğu Newroz'da yeni dönem başlıyordu. Çatışmasız, kanın dökülmeyeceği, gözyaşının akmayacağı bir süreç. Herkesin özlemini çektiği ve uğruna binlerce bedel ödenen bir "Barış süreci". Sadece Kürtler açısından değil Türkiye halkları açısından da bu süreç sahiplenilmişti. Onlarca yazar, akademisyen, sanatçı, siyasetçi süreci kutlamış ve Abdullah Öcalan'ın fikirlerine sahip çıkmıştı. Mesaj okunduğu sırada alanda bulunan milyonlarca Kürt, 40 yıldır bugünü beklediği mesajları veriyordu. Milyonlar uğruna bedenlerini ateşe verdikleri, direndikleri Newroz ateşinin gölgesinde, "Barış"a "merhaba" dedi.   Kan ve gözyaşı olmadan Newroz...   Barış sürecinin başlamasının ardından 2014 ve 2015 Newroz'ları oldukça sakin geçti. Milyonlarca kişi Newroz alanlarını doldurdu. Türkiye'nin batısında ise çok daha farklı bir tablo vardı, ilk kez bu kadar coşkulu kutlanıyordu Newroz. Öte yandan Türk, Kürt, Alevi, Ermeni, Çerkez, Arap demeden her dinden, ırktan, kültürden insanlar Newroz alanlarında omuz omuza halaya durdu.   Açlık grevi direnişlerinin ruhu Newroz ateşiyle birleşti   2016'da ise buzluğa kaldırılan barış sürecinin ardından 90'lar politikası devreye sokuldu. Birçok kentte özyönetim ilanlarına karşı hoyratça saldırıların gerçekleştiği bu süreçte Kürt halkı 21 Mart’ta alanları terk etmeyerek özerklik ısrarını yineledi. 2017 yılında referandum öncesine denk gelen Newroz Mitingi'nde milyonlarca Kürt "Başkanlık sistemine hayır" dedi. 2018 ve 2019 yıllarında ise devletin tüm baskı ve sindirme politikalarına rağmen milyonlar alanlarda oldu. 2019'da Abdullah Öcalan'ın üzerinde ağırlaşan tecridin sonlanması için başlatılan açlık grevleri direnişlerinin ruhu Newroz ateşiyle birleşti.   Newroz ateşi milyonlara ulaştı   Ve bugün... 2020 yılının 21 Mart'ı. Haftalar öncesinden başlatan hazırlıklara rağmen Newroz mitingleri tüm bölge ve Türkiye kentlerinde iptal edildi. Çin'de başlayan ve tüm dünyaya hızla yayılan Korona virüsü (COVID-19) nedeniyle halkın sağlığını göz önüne alan Kürt siyasi partileri kitlesel kutlamaları gerçekleştirmeme kararı aldı. Tarih boyunca hiç sönmeyen Newroz ateşi bu yıl da sönmedi ve baharı, direnişi, özgürlüğü selamladı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Kürt siyasi partileri öncülüğünde dün akşam herkes balkonlarında, pencerelerinde, sokaklarında küçük ateşler yakarak Newroz'a "Merhaba" dedi. Sosyal medyada milyonlarca kişi çektikleri videoları paylaşarak, #NewrozHerYerde ve #NewrozPirozBe hashtag'ı ile Newroz'u kutladı.   Zalim Dehaklara karşı Kürt halkının direnişi sonlanmadı. Dehaklar değişse de amaçları değişmedi. 612'de Kawa'nın yaktığı ateşle başlayan ve bugün hala devam eden Newroz, Kürt halkı için var oluşun ve özgürlüğün simgesi oldu. Kürt halkı varlığı ve özgürlüğü için uğruna bedel ödemekten vazgeçmedi. Berivanların, Semaların, Rahşanların, Zekiyelerin gürleştirdiği Newroz ateşi bu Newroz'da da gürleşti ve milyonlara ulaştı. Kürt halkı her koşulda, şartta, her saldırıya ve baskıya karşı Newroz meşalesini elinde ve Kawa'nın ateşini diri tutmaya devam ediyor.