9 bin mülteci ölümün sınırında 2020-03-17 13:07:29   Melike Aydın   EDİRNE - Sınır kapısına taşınan 9 bine yakın mülteci açlıkla mücadele ederken, hijyen koşullarının olmaması nedeniyle salgın tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Mülteciler, "Şu anda hiç yıkanmıyoruz. Bir facia yolda. Ne yemek var ne ekmek. Bunlar resmen bizi burada öldürmek istiyorlar" sözleri ile yaşadıklarını ifade ediyorlar.   Suriye rejiminin 28 Şubat’ta İdlib’de TSK askerlerine dönük gerçekleştirdiği ve 34 askerin yaşamını yitirdiği saldırının ardından Türkiye de sınır kapılarını açarak, Türkiye’deki mültecilerin Avrupa’ya geçişlerini engellememe kararı almıştı. Bu kararın ardından Ege kıyılarına ve Edirne’nin Pazarkule Sınır Kapısı’na taşınan 9 bine yakın Afgan ve Suriyeli mültecinin, açlık ve hijyen koşullarının olmadığı bir ortamda yaşaması karşısında sessizlik de sürüyor. Sınırda bulunan haber kaynaklarının paylaştığı görüntülerde hamile kadınların, çocukların ve engellilerin bulunduğu, mültecilerin uzun yemek kuyruklarında beklediği görülüyor. Binlerce mülteci için sadece 150 seyyar tuvalet bulunduğu kaydediliyor.   Çadırlar çamur içinde kaldı   Pazarkule’de 14 ve 16 Mart tarihlerinde çekilen görüntülerde çocukların, hamile kadınların ve engellilerin olduğu görülüyor. Mültecilerin aktardığı görüntülerde pirinç lapası dağıtılan mültecilerin yağmur altında kalan çadırlarının çamur içinde olması, uzun yemek kuyruklarının oluşması dikkat çekiyor. 9 bin civarında mültecinin bulunduğu belirtilen sınırda,jandarma sayısının artırıldığı ifade ediliyor. Daha önce 15 seyyar tuvaletin 150’ye çıkarıldığı aktarılırken, sağlık kontrollerinin ise üstünkörü yapıldığı vurgulanıyor.    Bölgedeki ismini vermek istemeyen haber kaynağı, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) ve Kızılay’ın yardımlarının yetersiz olduğunu ve mültecilerin içinde yakında toplu ölümlerinin gerçekleşebileceği kaygılarını paylaşıyor.   ‘İnsanlar koronavirüs gündemi nedeniyle mültecileri unuttu’   Yaşananlara tanıklık eden bölgedeki bir gönüllü, “İnsanlar koronavirüs nedeniyle burayı unuttu. İnsanlar isteyerek geri dönüyor artık. Bu ‘size dünyada yer yok’ demek. İnsan kaçakçıları yani sınırdan geçireceğini vadedenler var. Ancak her hâlükârda geçemiyorlar. Kimliksiz ve ıslak halde geri geliyorlar, gece eksi 4 derecede” diyor.     Bir mülteci, sınırdaki yaşam koşullarını şu sözlerle anlatıyor: “Şu anda hiç yıkanmıyoruz. Bir facia yolda. Ne yemek var ne ekmek. Bunlar resmen bizi burada öldürmek istiyorlar. Şarjım da kalmadı, elektrik de yok. Yemek de vermiyorlar, yiyecek de kalmadı. İnsani facia yolda.”   ‘Jandarma sınır kapısından Meriç Nehrine taşıyor’   Başka bir mültecinin aktardığına göre ise Pazarkule Sınır Kapısı’ndan geçemeyen mülteciler, jandarma tarafından alınıyor ve Meriç Nehri’nden geçebilmeleri için Uzunköprü’ye bırakılıyor.