‘Her yerde özgürlük her yerde eşitlik istiyoruz' 

2020-03-08 16:24:50


	 

	 

	VAN - İMO Yönetim Kurulu üyesi Delal Akdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Toplumsal barışı ve eşitliği durmadan savunan ve mücadeleyi büyüten işçi ve emekçi kadınların 8 Mart’ını kutluyor ve bir kez daha ses veriyoruz. Her yerde özgürlük, her alanda eşitlik istiyoruz” dedi.

	 

	TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Van Şubesi 15.Dönem Yönetim Kurulu, Kadın İnşaat Mühendisleri Komisyonu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yazılı açıklama yayınladı. İMO Yönetim Kurulu üyesi Delal Akdoğan’ın yayınladığı açıklamada, “Kadın inşaat mühendisleri insanlığın doğuşundan bu yana her alanda yaşamın öznesi olarak her çağın karanlığına ışık olmuş ve olmaya devam etmektedir. Kadınlar, tarihsel süreçte kapitalizmin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yarattığı şiddete, işsizliğe, yoksulluğa, ırkçılığa karşı mücadelesini her daim sürdürmüştür” denildi. 

	 

	‘Kadının mücadelesi sürüyor’

	 

	Toplumun bütün katmanlarında kadının var olduğunun kaydedildiği açıklamada, “Erkeğin hegemonya dayatmasına, kimliği yok sayılma pahasına, ataerkil aile içine hapsedilmeye karşı  ‘kutsal anne, namusuna düşkün eş ve sigortasız işçi’ halindeki sömürüye karşı, yaşadığı baskıcı, ırkçı, gerici politikalarla eğitim ve sağlık başta olmak üzere temel haklarına ulaşmasının önüne geçilen sistemlere karşı ciddi bir mücadele yürütmektedir” diye belirtildi. 

	 

	‘Cinsiyet eşitsizliği her alana yayıldı’

	 

	Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin aile içinde başlayarak, toplumun her alanına yayıldığının ifade edildiği açıklamada, “Tarihsel, kültürel ve inançsal birtakım gerekçeler üretilerek kadınlar eğitimden, iş hayatından ve toplum yaşantısından uzaklaştırılmaktadır. Mesleğimizin seçiminden, eğitim sürecine ve icrasına kadar cinsiyet ayrımcılığının birçok biçimiyle karşılaşıyoruz. İnşaat mühendisliği mesleğini fiziksel güçle ilişkilendirerek ‘erkek mesleği’ ilan eden bilim dışı bir anlayışı asla kabul etmiyor, yetenek, beceri, donanım, eğitim ve üretebilme kabiliyetiyle şekillenen mesleğimizin tüm çalışma alanlarında kendini gösteren cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadeleyi sürdüreceğimizin bilinmesini istiyoruz” ifadeleri kullanıldı.

	 

	‘Kadına yönelik şiddeti önlemek devletin görevidir’

	 

	Kadın katliamlarındaki artışa da yer verilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Başta İstanbul Sözleşmesi olmak üzere, Türkiye’nin imzacısı olduğu çok sayıda uluslararası sözleşme ve Anayasa’nın ilgili hükümleri uyarınca, kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve kadınlarla erkekler arasında fiili eşitliği sağlamak; kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması için bütüncül bir yaklaşımın benimsenmesi maksadıyla kuruluşların, yargının ve kolluk kuvvetleri birimlerinin birbiriyle etkili bir biçimde işbirliği yapmalarına destek ve yardım sağlamak, devletin asli görevidir.” 

	 

	'Yaşasın 8 Mart'

	 

	Açıklamada son olarak şu sözlere yer verildi: “İstanbul Sözleşmesi ve CEDAW uygulanmasını istiyoruz! Eril zihniyetin hakim olduğu yasalara ve uygulayıcılara, yaşam tarzımıza, aile ve özel hayatımıza karışan zihniyete, cinsiyetçi söylemlerde bulunanlara, cinsiyete dayalı mobbing uygulayan işverenlere, eve kapatılmaya, çalışma hayatından uzaklaştırmaya karşı her zaman her yerde özgürlük, her alanda eşitlik istiyoruz. Bu vesileyle kadın özgürlük mücadelesini yürüten kadınlar başta olmak üzere, toplumsal barışı ve eşitliği durmadan savunan ve mücadeleyi büyüten işçi ve emekçi kadınların 8 Mart’ını kutluyor ve bir kez daha ses veriyoruz. Yaşasın 8 Mart, yaşasın kadın dayanışması.”