‘Suriye Krizinde Kadın’ çalıştayının sonuç bildirgesi açıklandı 

2020-03-06 08:36:12


	 

	QAMİŞLO - Suriye Kadın Meclisi tarafından düzenlenen “Suriye Krizinde Kadın” konulu çalıştay, sonuç bildirgesinin açıklanmasıyla sona erdi.

	 

	Suriye Kadın Meclisi’nin “Suriye Krizinde Kadın” başlığıyla gerçekleştirdiği çalıştay, sonuç bildirgesinin açıklanmasıyla sona erdi. Qamişlo’nun Amûdê ilçesindeki Beylesan Salonu’nda gerçekleştirilen çalıştaya, Suriye’nin dört bir yanından gelen 100 Suriye Kadın Meclisi üyesinin yanı sıra hukukçular, siyasetçiler, aktivistler ile Özerk Yönetim, sivil toplum kurumları, siyasi partiler, insan hakları örgütleri temsilcileri de katıldı.

	 

	Birçok konuda fikir birliğine varıldı

	 

	Çalıştayın sonuç bildirgesi Suriye Kadın Meclisi Koordinatörü Lîna Berekat tarafından okundu.

	 

	Suriye’nin farklı bölgelerinden 160 kadın hukukçu, siyasetçi, komutan, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcisinin çalıştaya katıldığının belirtildiği bildirgede, Suriye krizinin kadınlara yönelik toplumsal, psikolojik, ekonomik ve hukuki etkilerinin ele alındığı aktarıldı. Çalıştayda kadınların askeri, siyasi ve diplomasi alanlarındaki kazanımlarının vurgulandığının belirtildiği bildirgede, “Tüm katılımcılar YPJ savaşçılarının DAİŞ’in yok edilmesi için sarf ettiği mücadele ve öncü rolü selamladı” denildi.

	 

	Bildirgede, katılımcıların Suriye krizinin kalıcı çözümünün sağlaması ve kadın kazanımlarının korunması için birçok maddede fikir birliğine vardığı aktarıldı.

	 

	Çalıştayda öneriler şu şekilde sıralandı:

	 

	*Uluslararası alanda imzalanan kadına yönelik şiddetle mücadele anlaşmalarının aktifleştirilmesi, Türk devleti ve çetelerinin kadınlara yönelik hak ihlallerinin sınırlandırabilecektir.

	 

	*Türk devletinin Suriye’nin iç işlerine müdahalesine sınır konulması, başta işgal edilen Efrîn, İdlib, Serêkaniyê, Girê Spî, Bab ve Cerablus olmak üzere kadınlara yönelik işlenen suçları durduracaktır.

	 

	*Kadınlara yönelik işlenen suçlar, savaş ve insanlık suçlarıdır. Bu temelde, bu suçlarda parmağı olanların yargılanması için bir uluslararası mahkemenin kurulması ihtiyacı vardır. Ayrıca kadın kazanım ve hakları yasal güvence altına alınmalıdır.

	 

	*Türk devleti ve çetelerinin işgal ettiği alanlarda sürdürdüğü demografik yapı değiştirme ve etnik temizlik politikaları, kadınlarda derin etki yaratmaktadır. Aynı zamanda halklar arasında bir nefret kültürü yaratmaktadır. Bu temelde siyasi güç ve örgütlenmeler ile aydın, hukukçu ve siyasetçi kadınlar; bu uygulamalara karşı mücadelesini yükseltmeli ve teşhir etmelidir. BM gibi uluslararası yapılanmalar, kadınlara yönelik suçlara karşı harekete geçmeye zorlanmalıdır.

	 

	*Kadınların psikolojik sorunlarının çözülmesi ve kadınların topluma katılımının sağlanması için uzman merkezlere ihtiyaç duyulmaktadır. Uluslararası örgütlenmeler ve bölgesel güçler bu merkezlerin kurulmasına destek vermelidir.

	 

	*Yaşanan savaş nedeniyle oluşan talan ve göç ettirme politikalarının yanı sıra uygulanan ambargolardan en çok kadınlar etkilenmektedir. Bu nedenle kadınlara yönelik ekonomik projelerin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu görev uluslararası ve yerel kurumların omuzlarına yüklenmektedir.

	 

	*Kadınlar, Suriye rejimi ile muhalifler arasında yaşanan çatışmalı ortamlarda da Türk devletinin işgal ettiği ortamlarda da ihlallere maruz kalmaktadır. Kadınların haklarının savunulması için siyasi, hukuki ve toplumsal yeni bir sisteme ihtiyaç vardır.

	 

	*Kadınlar, milli anayasanın hazırlanması sürecine aktif olarak dahil olmalıdır. Kadınların bu konuda rolünü oynaması için fırsatlar sunulmalıdır.