‘Şiddetsiz bir yaşam için alanlara çıkacağız' 2020-02-17 14:05:08   İSTANBUL - 8 Mart Kadın Platformu düzenlediği basın toplantısında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında, şiddetsiz sömürüsüz bir yaşam için alanlarda olacaklarını söyledi.   Birçok kadın örgütünün oluşturduğu 8 Mart Kadın Platformu, "8 Martta buluşuyoruz" şiarıyla Beyoğlu'nda bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Demokratik Partisi, (HDP)  Kadın Meclisi, Anarşist Kadınlar, Yeni Demokrat Kadın (YDK) Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), EMEP’li Kadınlar, Mor Dayanışma, Kadın Savunması, Demokratik Kadın Hareketi (DKH), İlerici Kadınlar, Halkevci Kadınlar ve çok sayıda kadın katıldı. “Krize ve Şiddete Karşı İsyanda, Tüm Dünya'da Ayaktayız” başlığıyla hazırlanan açıklamayı platform adına Sevda Erkılınç yaptı.   Kadınların yaşam alanlarına yönelik gerçekleştirilen sistematik saldırılara karşı, kadınların tüm dünyada ayakta olduğu söyleyen Sevda, her yıl olduğu gibi, bu 8 Mart’ta şiddetsiz ve sömürüsüz bir yaşam için, eşitlik ve özgürlük için sokaklara çıkacaklarını ifade etti.    'Hakkımızı birlikte savunduk'   Sahip oldukları tüm farklılıklara rağmen kadınların, erkek egemenliğine karşı yükselttikleri isyanda ortaklaştıklarını vurgulayan Sevda, “Kürtaj hakkımız engellenmeye çalışılırken yan yanaydık, cinsiyet eşitliği ilkesi yerle bir edilirken birlikte itiraz ettik. Emeğimizi sömüren patronların şiddetine karşı hakkımızı birlikte savunduk. Kentlerimiz ve doğamızın talan edilirken iş makinelerinin önünde birbirimizin elini tuttuk” dedi.   ‘Suçluyu işaret eden parmaklarımız aynı yöne çevriliyor'   Türkiye’de son zamanlarda yaşanan kadın katliamları hakkında da bilgilendirmelerde bulunan Sevda, “Emine Bulut’un ‘Ölmek istemiyorum!’ çığlığı hala kulaklarımızda yankılanıyor; hiç tanımadığı bir erkek tarafından öldürülen Ceren Özdemir’in ve babası tarafından öldürülen Şeyma Yıldız’ın üniversitede değil bu satırlarda bir araya gelmesine aynı öfkeyi duyuyoruz. Bir plazanın 20. katından atılarak öldürülen Şule Çet cinayetinin ‘intihar’ denerek üstünün kapatılmasına izin vermediğimiz gibi hala hep bir ağızdan ‘Nadira Kadirova’ya, Rabia Naz’a, Gülistan Doku’ya ne oldu?’ diye soruyoruz. Şili’den tüm dünyaya yayılan cüreti kucaklarken ‘suçluyu’ işaret eden parmaklarımız aynı yöne çevriliyor. Şimdi bir kere daha işaret ediyoruz” ifadelerini kullandı.   ‘Failler cezasız bırakılıyor’   Kadınları şiddetten koruyan 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi devlet mekanizmalarınca uygulanmadığına vurgu yapan Sevda, Mahkemeler, erkeklik indirimleriyle failleri cezasız bırakıyor. Kadınlar en çok yakınları tarafından ve evlerinin içinde öldürülürken iktidar, hala kadınları eve kapatan aile politikaları uyguluyor. Aynı iktidar Ensar vâkıfının hesabını vermek yerine, çocuklar cinsel istismara maruz bırakılırken sözde mağdur aileler masalıyla cinsel istismara af yasasını tartışmaya açıyor; kadınlar boşanmak istedikleri için öldürülürken sözde mağdur erkekler masalıyla kadınların nafaka hakkını gasp etmeye çalışıyor. Diyanet fetvalarıyla cinsel istismarı ve kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran iktidar, kadınların hayatlarını dini normlarla belirlemeye kalkışıyor. ‘Kutsal aile’ masalı yalnızca şiddetin değil, ev içi emeğimizin sömürülmesinin üstünü örtmek için de kullanılıyor. Kapitalizmin yarattığı ekonomik kriz yine biz kadınlara şiddet olarak dönerken, alamadığımız ya da kesintiye uğrayan maaşlarla yoksulluğa mahkum ediliyoruz” şeklinde konuştu.    ‘AKP’den sorulacak hesabımız var’   İktidarların Ortadoğu’da milyonlarca dolar harcadığı savaşlarla kadınların yaşamlarına kast ettiğini aktaran  Sevda, “Kadınları tacize, tecavüze ve emek sömürüsüne açık hale getirmeye devam ediyor. Tüm bunlara karşı ses çıkaran kadınlar sokaklarda polis şiddetiyle engellenmeye çalışılıyor, bu alanda mücadele eden kadın dernekleri kapatılıyor. Öyleyse erkek şiddetinden, kadın cinayetlerini aklayanlardan, kadın ve çocukların hayatları pahasına savaş çıkaranlardan, bizi yoksulluğa ve işsizliğe mahkum eden krizi yaratanlardan, erkek egemenliğinden, kapitalizmden, AKP’den sorulacak hesabımız var” diye belirtti.   ‘Dünyanın dört bir yanından yükselen kadın dayanışmasının gücüyle sesleniyoruz’   Kadınları sömüren, katleden, susturmaya çalışan bu sistemin ancak kadınların örgütlü mücadelesiyle yıkılabileceğini belirten Sevda, “Şimdi, Şili'den İrana’a, Arjantin’den Lübnan’a, Rojava’dan İspanya’ya; dünyanın dört bir yanından yükselen kadın dayanışmasının gücüyle bütün kadınlara sesleniyoruz; krize ve şiddete karşı dayanışmamızdan aldığımız cesaretle isyandayız. Tüm kadınları mücadelemizi büyütmek için 8 Mart Pazar günü Kadıköy Kadın Buluşmasına çağırıyoruz” diye konuştu.