28 yıl geçti: Bir gün bu kapıdan gireceği umuduyla yaşıyorum 2020-02-16 09:10:36   Zeynep Durgut   VAN - Şırnak’ta gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Mehmet Ertak’ın eşi Emine Ertak, 28 yıldır eşini arıyor. Emine, “Onun bir gün bu kapıdan içeri gireceği umuduyla yaşıyorum. Ömrümün sonuna kadar onu arayacağım” dedi.    Şırnak'taki kömür ocağından birlikte çalıştığı üç akrabası ile Rezuk Mezrası'ndaki evine dönmek üzere 20 Ağustos 1992’de yola çıkan 32 yaşındaki 4 çocuk babası Mehmet Ertak'ın içinde bulunduğu araç, kontrol noktasında resmi giyimli polislerce durduruldu. Mehmet Ertak'ın gözaltına alındığına ve emniyette işkence ile sorgulandığına 9 kişi tanıklık etti ancak ailesinin yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Mehmet Ertak’ın gözaltına alındığı inkâr edildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşınan davada, Mehmet Ertak’ın gözaltında ölümünden ve bedeninin kaybedilmesinden hükümetin sorumlu olduğu sonucuna varılarak, Türkiye mahkum edildi.    Olayın üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen ne failler bulundu ne de Mehmet’in cenazesine ulaşılabildi. 28 yıldır Mehmet’i arayan eşi Emine Ertak, “Öldüğüne hala inanamıyorum, bir gün bu kapıdan içeri girecek diye umut ediyorum” ifadesini kullandı.    ‘Gözaltına alındığını kabul etmediler oysa şahitler vardı’   Mehmet’in ardından çok büyük zorluklar çektiğini aktaran Emine, o dönem yaşananları şöyle anlattı: “Mehmet kömür ocağında işçiydi. 4 çocuğumuz vardı ve daha çok küçüklerdi. Okula bile gitmiyorlardı. O yıllarda kent içinde ciddi çatışmalar oluyordu. Hatta bu çatışmalardan kaynaklı Mehmet 4 gün kömür ocağında kalmak zorunda kaldı. Mehmet 5. gününde kömür ocağından çıktı. Ocaktan çıktığı gün üniformalı polisler tarafından GBT’ye alınıyor ve orada gözaltına alınıyor. Gözaltına alındıktan sonra Emniyete gittik ama Emniyet böyle birinin orada olmadığını ve herhangi bir gözaltı yapılmadığını söyledi. Daha sonra Mehmet’i aramaya koyulduk. Günler geçti, haftalar geçti, aylar ve yıllar geçti ta ki bugüne kadar Mehmet’i bulamadık. Biliyoruz Mehmet kaybettirildi. Çünkü polisler tarafından gözaltına alınırken buna şahitlik eden insanlar vardı.”   ‘Biz de baskıya maruz kaldık’    Mehmet kaybedildikten sonra maruz bırakıldıkları baskılardan dolayı göç etmek zorunda kaldıklarını söyleyen Emine, tüm bu yaşadıklarına rağmen Mehmet’i aramaktan bir an bile vazgeçmediğini vurguladı. Emine, “Her yerde aradım onu, herkese sorduk ama bulamadık. Ben çocuklarımı yetim büyütmek zorunda kaldım, ama başka anneler, çocuklar bu acıyı yaşamasın. Mehmet’e ait bir mezarının olması bile bize yetecektir. Biz onun mezarını görmesek de hiç olmazsa torunları görsün” diye belirtti.     ‘Bir gün bu kapıdan içeri gireceği umuduyla yaşıyorum’   Mehmet kaybedildiğinde 22 yaşında olan Emine, “Şimdi 50 yaşındayım. O günden bugüne gözlerim hep onu arıyor. Hala öldüğüne inanamıyorum. Onun bir gün bu kapıdan içeri gireceği umuduyla yaşıyorum. Ömrümün sonuna kadar arayacağım. Tek isteğim kemiklerini bulmak, nerede olduğunu bilmektir. Kürtlerin kaybedilmediği ve katledilmediği günler gelsin artık” diye konuştu.     “Neden failler 28 yıldır saklanıyor” diye soran Emine, “Ben Mehmet’in kemiklerinin davacısıyım. Failler bulunmadan, eşimi bulmadan bir an olsun ne yorulacağım ne de vazgeçeceğim” dedi.