TOKİ’lerde yaşamak istemiyorlar: Kanın döküldüğü yer üzerinde kim nasıl yaşar 2020-02-08 09:04:40   MARDİN - Nusaybin'de sokağa çıkma yasaklarında zarar görmeyen evi yıkılarak üzerine TOKİ yapılan Nafiye Duman, yapılan TOKİ’leri  ‘Kanın döküldüğü yer üzerinde kim nasıl yaşar’ diyerek  reddederken, 3 yıldır zararının tespit edilmesini bekliyor.   Mardin'in Nusaybin ilçesinde 2015-2016 yılları arasında yaşanan sokağa çıkma yasaklarından sonra ilçenin 6 mahallesinde bulunan binlerce ev yıkıldı. Yıkılan evlerin yerine Dicle, Fırat, Yenişehir, Abdulkadirpaşa, Zeynel Abidin ve Kışla mahallelerinde 5 bin 53 TOKİ konutu inşa edildi. Konutlar uzun bir aradan sonra geçen yıl teslim edilmeye başlandı. İmza atmayıp TOKİ'yi kabul etmeyen onlarca aile ise duruma ilişkin dava açarken, 3 yıla yakın süredir zarar tespit komisyonu tarafından bekletiliyor. Komisyonun yıkılan evlerde belirleyeceği zarar sonrası ailelerin başvuruları değerlendirilecek.   'Evim 3 defa yıkıldı, yakıldı’    Zeynel Abidin Mahallesi’nde evinin bulunduğunu söyleyen Nafiye Duman, göç ederek geldikleri Nusaybin'de 3 yıldır kirada yaşadıklarını dile getirdi. 90'larda iki defa köylerinin yakıldığını ve sürgün edildiklerini belirten Nafiye, “1993 yılında Beytüşebap'ta kaldığımız köy iki defa yakıldı. İlk yakıldığında köyde büyük işkencelere maruz kaldık, askerler kimliklerimizi aldılar. İlkinde köyü terk etmedik ama iki yıl aradan sonra köyümüz yeniden yakıldı. Ondan sonra hep birlikte köyden çıkmak zorunda kaldık. Bazı aileler batıya gitti ama biz Nusaybin'e geldik. Burada uzun bir süre Zeynel Abidin Mahallesi’nde yaşadık. Yıllarca emek vererek kendimize bir ev inşa ettik. Evde 6 yıl geçirdikten sonra yasaklar başladı. Ben yasakların sonuna kadar mahallemde kaldım, son gün çıkmak zorunda kaldım” diye anlattı.    'Sapasağlam evim bir kepçe darbesi ile yıkıldı'   Çatışmaların sona ermesi ile ilçeye geri döndüklerini kaydeden Nafiye, yasak sonrası hasar görmeyen evlerinin bir kepçe darbesi ile yerle bir edildiğini dile getirdi. Nafiye, "Ben ve oğlum bu süre içerisinde Van'da kaldık. Orada 8 ay kaldık. Yasak kalktıktan sonra yeniden buraya geldik. İlk yasak kalktığında muhtar arayıp ‘eviniz sapasağlam’ demişti. Evin sadece camları ve kapısı zarar görmüştü. Mahallenin etrafı teller ile sarıldıktan sonra kepçeler sağlam olan evimizi bir saatte yerle bir etti. Geldiğimizde evimizden geriye bir taş bile kalmamıştı. Biz yine terk etmedik Nusaybin'i. 40 yaşındayım ve bu yaşıma kadar 3 defa evim yakıldı” dedi.    'Üç yıldır elimizdeki tapuyla mağdur ediliyoruz'   Arsalarının üzerinde yapılan konutları kabul etmedikleri için kira parası da verilmediğini, TOKİ irtibat bürosunun kendilerine, "Eğer en sonda daire kalırsa size verilecek" dediğini aktaran Nafiye, “Evlerimiz yerine TOKİ yapılacağı söylendikten sonra, istemediğimiz için imza atmadık. Hala da imza atmayan bir sürü aile var. O kanın döküldüğü yer üzerinde kim nasıl yaşar? 3 yıla yakındır elimizde tapumuz, mağdur ediliyoruz. Şuan ne olacağını da bilmiyoruz. Komisyondaki insanlar en son ‘Eğer en sonda ev kalırsa size veririz’ dediler ama biz konutları istemiyoruz. Evlerimiz yerine ev yapılmış, konutumuz ihlal edilmiş. Bu haksızlığı ve mağduriyeti kabul etmiyoruz. Zarar tespit komisyonu üç yıldır tespit yapmadı" diye konuştu.