Kanal İstanbul’a tepkiler sürüyor: Proje doğal afet nedeni 2019-12-28 09:16:53   Gülistan Azak   İSTANBUL- Yağmura ve soğuk havaya rağmen Kanal İstanbul Projesi’ne itiraz etmek için Çevre Müdürlükleri önünde uzun kuyruklar oluşturan yurttaşlar, “Proje bir doğal afet nedeni. Amaç ise rant ve siyasi çıkar. Artık dur demek gerek” dedi.   Uzmanların “Bölgenin ekolojik dengesini bozar” dediği ancak iktidarın geri adım atmadığı Kanal İstanbul projesine 2020 itibari ile başlanacak. Projenin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu, dört gün önce halkın görüş ve önerileri için askıya çıkartıldı. Bunun üzerine projenin iptali için Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) hazırladığı itiraz dilekçesinin örneğini çıkartan yurttaşlar, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine akın etti. Önceki gün başlayan dilekçe mesaisi dün de devam etti. Beşiktaş’ta bulunan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü önünde yüzlerce yurttaş, yağmura rağmen dilekçelerini verebilmek için kuyruğa girdi.   İtiraz dilekçesi vermek üzere müdürlüğe gelen yurttaşlar, projeye neden karşı çıktıklarını ajansımıza anlattı.   ‘Harcanacak para ülkenin ihtiyaçlarına kullanılabilir’   Kanal İstanbul Projesi’nin bütçesiyle pek çok ekonomik sorunun çözülebileceğini ve İstanbul’un öncelikli sorununun deprem olduğu görüşünde olan yurttaşlardan Fatma Gülger, “Projenin birçok durumu olumsuz etkileyeceğine ilişkin düşüncemi itiraz dilekçemle beyan etmeye geldim.  Projenin olumsuz etkileri yıllardır yazılıp çiziliyor zaten. Ekolojik dengeler bozulacak her şeyden önce. Denizler ve ormanların dengesi bozulacak, tarım alanları yok olacak. Zaten tarımda kendimize yetemez hale geldik.. Projenin siyasi amaç güttüğünü düşünüyorum. Bu amaçların olumsuz sonuçlara yol açmasını istemiyoruz. Harcanacak para ülkenin ihtiyaçlarına harcanmalı. Deprem tehlikesi açık ortada. Harcanması planlanan para ile deprem tehlikesine dönük projelerde kullanılabilir” ifadelerini kullandı.   ‘Artık dur demek gerek’   “Neden buradasınız?”  sorusunu yönelttiğimiz bir başka yurttaş ise Gülsevim Gülcan. “Torunlarım, geleceğimiz için buradayım” diyen Gülsevim, projenin iptalini isteme sebebini şu sözlerle dile getirdi: “Bilim insanları projenin olumsuz sonuçlara yol açacağını söylüyor. Tahsilli değilim ancak bilim insanlarının uyarıları projenin iptalini istememe neden olarak yeterli bence. Bilim insanlarını dinleyerek kararlar verilmeli, ben de bunu yapıyorum. Proje bir bütünen sorunlu. Bu ülke 20 yıldır kötüye gidiyor. Artık buna bir ‘dur’ demek gerek. Herkes biran önce bu projenin iptali için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gelip itiraz dilekçelerini yazmalı. Geleceğimizi düşünmemiz gerek.”   ‘Buradaki kuyruk umut verici’   Boyun rahatsızlığı nedeniyle ameliyat olan ve hastaneden yeni taburcu edilen Mihriban Öztürk de sıra bekleyenler arasında. Boynuna taktığı boyunluk desteği ile sırada bekleyen yurttaşlarla projenin tehlikesine ilişkin sohbet eden Mihriban’a mikrofon uzattık. Kanal İstanbul’un yapılma amacının rant olduğuna dikkat çeken Mihriban, “Projeye itirazımız var. Çünkü böyle bir bütçe varsa bu bütçeyi çok daha iyi amaçlar için kullanabileceğimizi düşünüyorum. Proje bir doğal afet nedeni. Hafriyatın nereye gideceği belli değil bir kere. Amaç rant ve siyasi çıkarlar. Türkiye’nin hali hazırdaki sorunları hepimizin malumu. Bir de üstüne kanal sorunu ortaya çıkmasın istiyoruz. Beklediğimiz sırada benim gibi sağlık sorunları yaşamasına rağmen gelenlerden tutalım da 90 yaşında uzun yoldan gelenlere değin birçok kişi var. Bu kişiler kendileri için gelmediler herhalde. Gelecek nesiller için geldiler. Herkes en azından çocuklarının geleceği için buraya gelip itiraz dilekçelerini teslim etmeli diye düşünüyorum. Buradaki kuyruk umut verici” diye konuştu.    ‘Paramız var ise asgari ücrete zam yapsalardı’   Müdürlük önüne tekerlekli sandalyesi ile gelerek itiraz dilekçesini sunan yürüme engelli bir yurttaş da projeye tepkisini şu sözlerle gösterdi: “Kanal İstanbul’u istemiyorum. Şuan yurttaşlık hakkımı kullanıyorum. Bilim insanları projenin risklerini belirtiyor. Hem ekolojik hem de ekonomik olarak bizlere bir fayda sağlayacağını düşünmüyorum. Bu kadar paramız var ise asgari ücrete zam yapsalardı."