‘Roboskî’nin failleri bulunsaydı bugün yeni katliamlar yaşanmazdı’ 2019-12-24 09:02:14   Medine Mamedoğlu-Rojda Aydın   ŞIRNAK - Roboskî Katliamı’nın üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen katliamın gerçek sorumlularına dair tek bir yargılama yapılmadı. Roboskî’de yakınlarını kaybedenler, “Bugün Roboskî’nin failleri açığa çıkarılmadığı için bundan ders alınmadığı için yeni katliamlar yaşanıyor. Biz adaletten başka bir şey istemiyoruz. Eğer adalet burada sağlanırsa insanlık adına bir adım atılmış olur” dedi.   Şırnak'ın Uludere (Qilaban) ilçesine bağlı Roboskî köyünde 28 Aralık 2011 tarihinde saat 21.20 sıralarında karakolun bilgisi dâhilinde Federe Kürdistan Bölgesi'ne geçerek sigara ve mazot getiren çoğu çocuk 34 kişi, dönüş yolundayken Diyarbakır'dan kalkan TSK'ya ait F-16 savaş uçakları tarafından katledildi. Katliamı saat 01.52'de, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) abonelerine duyurdu. Saat 07.00 sıralarında katliamda yaşamını yitiren 34 kişinin cenazelerine ulaşan köylülerin telefonlarıyla çektiği görüntüler DİHA, Roj Tv ve Fırat Haber Ajansı (ANF) tarafından bütün dünya ile paylaşıldı. Katliamın üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen sorumlular hala yargılanmazken, iktidarın Roboskî Katliamı'na yaklaşımı dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın, AKP Genel Merkez Kadın Kolları 3’üncü Olağan Kongresi'nde sarf ettiği "Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum. Bu ifademe karşı çıkan bazı çevrelere, medya mensuplarına da sesleniyorum. Yatıyorsunuz kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her kürtaj bir Uludere'dir diyorum" sözlerinden öteye geçemedi.   "Faillerini bulana kadar bize rahat yok" diyerek 8 yıldır bıkmadan usanmadan gidenlere ağıt yakan Roboskîli kadınların sesleri hala kulaklarda yankılanıyor. Doğası ile adeta cenneti andıran köyde katliamdan sonra cehennemi yaşayan halkın tek isteği, hala nefes alabiliyorlarken katliamın sorumlularının yargılanması.   Aileler adalet taleplerini 8 yıldır yineliyor   Anayasa Mahkemesi (AYM), avukatların yaptığı başvuru süresi içerisinde eksik belgeleri göndermediği gerekçesiyle başvuruyu reddederken, geçtiğimiz yıl mayıs ayında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) de aynı gerekçe ile "kabul edilemez" diyerek başvuruyu reddetti. Büyük tepki alan karara karşı tutumunu değiştirmeyen AİHM'e Roboskîli ailelerin öfkesi devam ediyor. Bu öfkeye ve acılarına rağmen 8 yıldır adalet taleplerinden bir an olsun geri adım atmayan Roboskîliler, katliamın failleri açığa çıkartılmadığı için 8 yıldır ülkede yaşanan ölümlerin durmadığını ifade etti.   ‘8 yıldır bu acıyla yatıp kalkıyoruz’   Katliamda yaşamını yitiren oğlu Hamza Encü’nün annesi Kadriye Encü, 34 gencin de hayalleri için bu yola çıktığını söyledi. Oğlunun kendi geleceği için gittiği yoldan cenazesinin parçalarını topladıklarını dile getiren Kadriye, “Onların hiçbir suçu yoktu. Benim oğlum kendi hayalleri için gitti. Ama 80 kilo olan oğlumdan geriye sadece 4 kilo kaldı. Gelen bir poşetle oğlumu defnettik. Onu defnettikten sonra bir kolunun parçasını da olaydan iki hafta sonra olayın olduğu yere yakın bir yolda bulduk. O parçayı da daha sonra gelip toprağa verdik. Onların hiçbir suçu yoktu. Biz anneler 8 yıldır bu acıyla yatıp kalkıyoruz. Gidin annelere sorun, tek birinin gözünde bile yaş kalmadı” dedi.   ‘Haksız olan haklı olandan ifade istiyor’   Yaşamını yitiren oğluna ilişkin basın-yayın organlarına verdiği röportajlardan dolayı kendisi ile birlikte çok sayıda anneye soruşturma açıldığını söyleyen Kadriye, “Çocuklarımız hakkında konuştuğumuz için bizi defalarca ifadeye çağırdılar. Kim kimden hesap soracak? ‘Kim haklı kim haksız, kim suçlu kim suçsuz belli değil’ diyerek ifadeleri bizden alıyorlar. Ama istediklerini yapsınlar biz onlardan korkmuyoruz. Bizim canımız 34’lerden daha mı iyi” diyerek tepki gösterdi.   ‘Failler bulunmadığı için katliamlar devam etti’   Roboskî’den sonra ülkede katliamların bir an olsun dinmediğini belirten Kadriye, son olarak Tel Rıfat’ta ortaya çıkan fotoğrafın Roboskî’nin bir devamı olduğunu söyledi. 8 yıl önce yaşanan katliamda failler ortaya çıkarılmadığı ve cezalandırılmadığı için bu katliamların yaşandığına dikkat çeken Kadriye, “Devlet yapanları bilmiyor muydu? Hepsini çok iyi biliyordu. Ama 8 yıldır kimsenin ne ifadesi alındı ne de kimse cezalandırıldı. Bizden sonra onlarca katliam oldu, yüzlerce insan yaşamını yitirdi. Bugün Roboskî’nin failleri açığa çıkarılmadığı için bundan ders alınmadığı için yeni katliamlar yaşanıyor. Biz adaletten başka bir şey istemiyoruz. Başka çocukların, canların ölmesini istemiyoruz. Her şey burada başladı. Eğer adalet burada sağlanırsa insanlık adına bir adım atılmış olur” ifadelerini kullandı.   ‘Katliamı yapanların cezalandırıldığını duymak istiyoruz’   Katliamda yaşamını yitiren Şervan Encü’nün annesi Leyla Encü ise, şunları söyledi: “Ben sadece Şervan’ın değil 34 kişinin de annesiyim. 8 yıl geçti biz 8 yıldır bu olayı yapanın peşindeyiz. Hala ‘bu katliamı bu yaptı bunlar cezalandırıldı’ demelerini bekliyoruz. Kulağımız sürekli kapıda. ‘34’leri öldüren ceza aldı’ diyen bir ses duymak istiyoruz. Bu haberle en azından biraz olsun acımız diner. Günden güne Kürtlere karşı yapılan katliamlar büyüyor. 34’lerden sonra yüzlerce kadın, çocuk katledildi. Her ay bir katliamın yıldönümü oluyor. Biz annelerin ağlamasını, katliamların yaşanmasını istemiyoruz. Bu gençler ya da çocuklar neden öldürülüyor. Hepsi bizim çocuklarımız.”   ‘Til Rifat fotoğrafıyla 8 yıl öncesine geri döndüm’   Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılar kapsamında Til Rifat’ta son olarak yaşamını yitiren çoğu çocuk 10 kişinin yerde olduğu görüntüleriyle 8 yıl öncesine geri döndüğünü ifade eden Leyla, Til Rifat’ta katledilen çocuklarla kendi çocukları arasında hiçbir fark olmadığına dikkat çekti. Leyla, “Biz huzur istiyoruz, kan akmasın, sadece barış olsun istiyoruz. Bizim tek bir isteğimiz var. Sadece olayın faillerinin bulunması başka bir şey istemiyoruz” ifadelerini kullandı.   ‘Yaşananlar katliamlar yetmedi mi?’   8 yıl önce katliamda yaşamını yitiren çocuklardan 13 yaşındaki Orhan Encü’nün ablası Seve Encü de şöyle konuştu: “Bu katliamlara sebep olanlara her gün lanet okuyoruz. Bizlere bu katliam ve ölümler ile her gün yeni bir Roboskî yaşatıyorlar. Televizyon ya da gazetede her ölüm haberi gördüğümde aklıma cenazelerimizi aldığımız o gün geliyor. Biz hakkımız olan adaleti istiyoruz. Yeter artık ölümler olmasın. Bu kadar katliamın yaşanması yeter değil mi? Artık yeter. Sadece burası için de değil bütün insanlık için artık ölümler olmasın” diye kaydetti.