
‘Tecridin derinleşmesiyle kadına yönelik şiddet de tırmandı’  

2019-11-29 09:02:03


	&nbsp;

	Zeynep Durgut

	&nbsp;

	VAN - PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit derinleştirildikçe, kadına yönelik şiddet, ekonomik krizin ve ülkenin sorunlarının da derinleştiğini belirten kadınlar, “Devlet bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak isteseydi tecride son verirdi. Tecrit şiddetin, savaşın ve ölümlerin önünü açıyor” dedi. &nbsp;

	&nbsp;

	PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecritle birlikte Türkiye’deki toplumsal, siyasal, ekonomik kriz de derinleşiyor. Abdullah Öcalan son olarak 7 Ağustos’ta avukatlarıyla görüşerek, “Kürt sorununun çözümü için hazırım” mesajı vermişti. İmralı ile görüşmeler yeniden kesilirken, tecrit de derinleştirilmeye devam ediyor. Ancak bu süre içinde hem Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik savaş hem de Türkiye içindeki baskıcı, inkarcı politikalar, ülkenin her anlamda daha zor günler yaşamasına neden oldu. Kadına ve çocuklara yönelik şiddet, cinsel saldırı, cinayet, ekonomik kriz bir kaos ortamı yaratmış durumda. &nbsp;

	&nbsp;

	Van’ın İpekyolu ilçesine bağlı Hacı Bekir (Xaçort) Mahallesi’nde yaşayan kadınlar tecrit ağırlaştıkça Ortadoğu’nun içinden çıkılmaz bir hal aldığını belirterek, tecridi yıkacak olan gücün birlik ve beraberlik olduğunu söyledi.&nbsp;

	&nbsp;

	‘Şiddetin son bulması için tecrit de son bulmalı’&nbsp;

	&nbsp;

	Kevser Turgut, Abdullah Öcalan şahsında Ortadoğu halklarının tecrit edildiğini belirterek, şöyle konuştu: “Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kınıyor ve kabul etmiyoruz. Abdullah Öcalan şahsında halklar tecrit ediliyor. Tecridin ağırlaşması ile birlikte saldırılar, çatışma, ekonomik kriz ve kadına yönelik şiddet en üst seviyelere ulaştı. Şiddet, savaş ve ekonomik krizin ortadan kalkması için çözüme ihtiyaç vardır. Bizler birlik olup tecride karşı tek ses olmalıyız. Tecrit ne kadar ağırlaşırsa çözüm de bir o kadar zorlaşıyor. Biz Kürtler birlik olup tecridi kabul etmemeliyiz. Erkek şiddetin ortadan kalkması için, ekonominin iyileşmesi için ve savaşların durması için tecride ‘hayır’ diyoruz.”&nbsp;

	&nbsp;

	‘Savaşı ve çatışmaları istemediğimiz için tecride ‘hayır’ diyoruz’

	&nbsp;

	Xeme Işık tecride karşı en etkili yolun birlikte hareket etmek olduğunu vurgulayarak, özellikle de kadınların tecridi kabul etmemesi gerektiğini söyledi. Xeme, “Öcalan şahsında bir halk ve o halkın kadın mücadelesi tecrit ediliyor. Tecrit ne kadar çok ağırlaştırılsa halklar üzerindeki saldırılar da bir o kadar fazlalaşıyor. Saldırıların yol ve yöntemi değişiyor ama Kürtler üzerindeki zulüm sürdürülüyor. Biz Kürtlerin varlığını kabul etmiyorlar. ‘Biz kardeşiz’ diyorlar ama düşmanlık ediyorlar. Hangi Kürt senin kardeşin? Her gün zulüm ettiğin Kürt mü? Tecrit ağırlaştıkça kadın katliamları da artıyor. Devlet bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak isteseydi tecride son verirdi. Tecrit şiddetin, savaşın ve ölümlerin önünü açıyor. Bizler şiddeti, savaşı ve çatışmaları istemediğimiz için tecride ‘hayır’ diyoruz” ifadelerini kullandı.&nbsp;

	&nbsp;

	'Tecrit bir hak ihlalidir'

	&nbsp;

	Feleknaz Timur da tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Gözaltılarla, tutuklamalarla ve yasaklarla Kürtleri bitiremeyecekler. Bizler barış istediğimiz için düşmanlık yapıyorlar. Tecrit bir hak ihlalidir. Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatları ile görüştürülmesi gerekir. Türkiye’deki saldırılar yetmiyormuş gibi bir de kalkıp Suriye’deki Kürtlere saldırıyorlar. Bizler bu zulmü ve hukuksuzluğu kabul etmiyoruz, eşitlik ve özgürlük istiyoruz. Birlik olalım tecridi hep birlikte kıralım.”&nbsp;

	&nbsp;

	&nbsp;