Yasak ve ablukaya karşı 25 Kasım yürüyüşünden: İtaat etmiyoruz 2019-11-26 09:13:18   VAN - Van’da bölge genelinde düzenlenmek istenen 25 Kasım yürüyüşü Valilik yasağı ve polis ablukasıyla engellenmeye çalışılırken, Valilik kendi düzenlediği yürüyüş için ana caddeyi trafiğe kapattı. Engelleri aşan kadınlar ise bir kez daha “İtaat etmiyoruz” dedi.    25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde Türkiye’nin dört bir yanında kadınlar sokağa çıkarak, isyanını, öfkesini ve taleplerini dile getirdi. Ancak kadınların önü yine eril zihniyet tarafından kesilerek, eylemleri engellenmek istendi. Van’da Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde dün yapılmak istenen bölge yürüyüşü de Valilik yasağı nedeniyle polis ablukasında geçti. Kadınlar tüm engellemelere rağmen ara sokaklardan yürüyerek HDP il binası önünde bir araya geldi.    Valiliğin yürüyüşü yapılırken cadde kadınlara kapatıldı   Kentin en işlek caddelerinden olan Maraş Caddesi ulaşıma ve yurttaşların geçişine kapatılarak, Valilik öncülüğünde düzenlenen bir yürüyüş gerçekleştirildi ancak TJA bileşenlerinin yapmak istediği yürüyüş ise engellendi.    ‘Şiddeti protesto ederken şiddetle karşılaştık’   Kadına yönelik şiddet ile mücadele gününün engellemeyle karşılaşmasına  tepki gösteren Mizgin Savaşan, “Yine bir şiddeti protesto gününde kadınlara şiddet uygulandı. Bizim yaptığımız yürüyüş Valilik yasakları nedeniyle engellenirken, Valiliğin öncülüğünü yaptığı başka bir yürüyüş ana cadde kapatılarak yapıldı. Etkinlik sırasında sürekli polis tarafından provoke edildik. Arkadaşlarımız gözaltına alınmak istendi. Biz bugün anladık ki iktidar yine kadınlara karşı çifte standart kullandı. AKP ve MHP’nin istediği itaatkar kadınlar için yürüyüş engellenmezken, biz polisin engellemesiyle karşılaştık” dedi.   ‘Yine illegalize edilmek istendi’    Muş Bulanık Belediye Eşbaşkanı Eylem Saruca ise yürüyüşe katılanlar arasındaydı. Valiliğin düzenlediği yürüyüşte erkeklerin önde kadınların arkada olmasına dikkat çeken Eylem, AKP-MHP zihniyetinin kendisini gösterdiğini ifade etti. “Kadınların ikinci plana itildiği bir tabloyu gördük” diyen Eylem, şöyle konuştu: “Halkın iradesini gasp edip gelen kayyımların, AKP-MHP faşist bloğunun yaptığı yürüyüş engellenmedi. Söz konusu HDP olunca, söz konusu kadınlar olunca engellemeler ile karşılaştı. Arkadaşlarımıza polis tarafından çelme takılarak tahrik edildi. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddette Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü iken, bu bizim ülkemizde yine illegalize edilerek engellenmeye çalışıldı. Tüm bu zorbalıklara karşı, engellemelere karşı kadınlar olarak yine sokaklarda sesimizi duyurduk. Biz tüm engellemelere rağmen tekrar kadının mücadelesini yansıtacağız. Susmayacağız.”    ‘Bir grup kadına karşı binlerce polis vardı’   Erkek zihniyetine karşı seslerini duyurmak istediklerini söyleyen Gül Polat, “Biz katledilen kadınlar için sesimizi duyurmaya çalıştık ama maalesef bir grup kadına karşı binlerce polis geldi. Biz bu zulmü kabul etmiyoruz. Ne olursa olsun bunun için mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.   ‘Kadına yönelik en büyük şiddet tecridin sürüyor olmasıdır’   Kadına yönelik şiddetin en büyük göstergelerinden birinin ise PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit olduğunu ifade eden Hüriyet Yılboğa, “Kadına yönelik en büyük şiddet olan tecrit biran önce sonlandırılmalı. Bizler her koşulda sesimizi, sözümüzü söylemeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.     ‘Bu vicdansızlığı kabul etmiyoruz’   Bir kez daha polis engellemesiyle karşılaştıklarını ve bunun kabul edilebilir olmadığını söyleyen Mercan Bozkurt ise, “Bugün bir kez daha Kürt halkının üzerindeki baskıyı gördük. Biz bu zulmü, bu vicdansızlığı kabul etmiyoruz. Ne olursa olsun mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.   ‘Tüm engellere rağmen kadınlar sokağa çıktı’    Son olarak yürüyüşlerinin tüm engellemelere rağmen geniş bir katılımla geçtiğini ifade eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Muazzez Orhan, “Bölge yürüyüşümüz yine eril zihniyetin engellemeleriyle karşılaştı. Bizim yürüyüşümüz engellenirken, Valilik yürüyüşünü, şiddet uyguladığı kadınlarla birlikte gerçekleştirdi. Maalesef ki utanç verici bir yürüyüş de gerçekleştirdiler. Eril zihniyetin şiddetine karşı ses çıkarmak isteyen biz kadınlara yine AKP zihniyetinin şiddetiyle karşı karşıya kaldık. Tüm engellemelere rağmen bir açıklama yapıp yürüyüşümüzü gerçekleştirdik. Onların şiddeti ve baskısı altında gerçekleştirdik. Bütün politikalara rağmen kadına yönelik şiddet sonlandırılıncaya dek mücadelemize devam edeceğiz” dedi.