Women Defend Rojava’dan dünya kadınlarına: İmkansızı başarmak mümkün 2019-11-01 11:24:34   HABER MERKEZİ - Women Defend Rojava Kampanya Komitesi, 2 Kasım Rojava Dünya Direniş Günü dolayısıyla dünya kadınları için kaleme aldıkları mektupta, “Beş yıl önce, DAİŞ faşizminin Kobanê'deki kuşatmasını uluslararası dayanışma yoluyla kırarak ‘imkansızı başardık!’ Bugün yine, dünyadaki birleşik direnişimizle Erdoğan faşizmini yenerek ‘imkansızı başarmak’ mümkün olacak” çağrısı yaptı.   Women Defend Rojava (Kadınlar Rojavayı Savunuyor) Kampanya Komitesi, 2 Kasım Rojava Dünya Direniş Günü dolayısıyla dünya kadınları için bir mektup kaleme aldı. Dünya kadınlarının selamlandığı mektupta, direnişi büyütme mesajı verildi.    “Dünyada barış, özgürlük ve adalet için mücadele eden Sevgili Kadınlar” denilerek başlanılan mektupta şu ifadelere yer verildi:   “Faşizm ve ataerkilliğe karşı mücadele eden Sevgili Dostlar,   Dünya Rojava Direniş Günü vesilesiyle, size Rojava'dan, direnişin kalbinden en sıcak selamlarımızı gönderiyoruz. Türk devletinin işgal saldırılarının başlamasından bu yana, Rojava’yı ve kadın devriminin kazanımlarını savunmak için ortak mücadelemiz birçok cephede ve dünyanın her yerinde durmadan devam ediyor. Türk ordusunun acımasız, insanlık dışı saldırılarına ve katil çetelerine karşı YPJ-YPG ve SDG saflarında ön mevzilerde mücadele eden tüm kız kardeşlerimize ve arkadaşlarımıza en derin sevgi ve saygılarımızı ifade ediyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye’deki tüm kadınları ve farklı topluluklardan insanları; tüm Kürdistan bölgelerinde, Ortadoğu ülkelerinde,  Asya, Afrika, Avrupa, Avustralya, Güney ve Kuzey Amerika’da; Türk devletinin Rojava’ya yönelik faşist saldırılarına karşı yürütülen direnişte yüreklerini ve eylemlerini birleştiren herkesi selamlıyoruz.   ‘Birbirimizden ilham ve güç aldık’   Dayanışma mesajlarınızı alarak, dünyanın her yerindeki kadınların ve ezilen insanların işgal, baskı, faşizm, diktatörlük ve kadın kırımına karşı yürüttükleri farklı mücadeleler hakkında daha fazla şey öğrendik. Son 24 gün boyunca, birbirimizden ilham ve güç alarak ortak zaferimizin temelini oluşturduk. Bir kez daha gördük ki, ortak bir düşmana karşı ortak bir mücadele yürütüyoruz. Bu da toplumsal değerlere, kadın kültürüne, adalete ve yaşamın ekolojik anlayışına dayanan sosyal, politik ve ekonomik alternatifleri yok etmeye çalışan ataerkil kapitalist sistemdir. Rojava'da savunduğumuz dava da, bizi ve mücadelelerimizi birbirine bağlayan da bu gerçekliktir.   ‘Kadınların sesini yükseltebildik’   Türkiye'nin hayatımıza, toplumlarımıza ve toprağımıza, kadınların iradesine ve özgürlüğüne karşı saldırganlığı ve düşmanlıkları karşısında 'Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye'ye Karşı İşgal Savaşını Durdur- Hemen!' çağrısıyla Kadın Deklarasyonu'nu başlattık. Bin 930 kadın insan hakkı savunucuları, akademisyenler, yazarlar, sanatçılar, politikacılar ve tüm kıtalardaki farklı toplumsal hareketlerin aktivistleri ile birlikte 303 kadın örgütleri, hareketleri ve ağları bildiriyi imzaladı. Bu vesileyle kadınların sesini yükseltebildik ve dünyadaki yaratıcı kadınların eylemlerini birleştirdik. Hedefimiz UNSC ve uluslararası toplumu, Türkiye'nin soykırım saldırılarını ve kadın kırımını durdurmak için acil önlemler almaya teşvik etmek olmuştur.   ‘Örgütlü kadın iradesine yönelik savaş devam ediyor’   Türkiye devletinin saldırıları kamuoyu tarafından geniş çapta kınanmış ve farklı güçler Türkiye ile ‘ateşkes’i müzakere etmiş olmasına rağmen, Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye'ye karşı savaşı devam etmiştir. Bu savaş sürecinde bir kez daha toprağın işgalinin her zaman tecavüz ve cinsiyetçi şiddeti bir savaş silahı olarak içerdiğini yaşadık. Arkadaşımız ve kadın devrimi öncüsü Hevrîn Xelef’in infaz edilmesi ve cenazesine işkence edilmesi, YPJ savaşçısı Amara Rênas'ın katledikten sonra vücuduna cinsiyetçi zihniyetle saldırılması, sivillerin ve yaralı YPJ savaşçılarının kaçırılarak tecavüz ve kafa kesmeyle tehdit edilmasi, Türkiye devletinin Rojava’ya kaşı yürüttüğü savaşın aynı zamanda özgür kadın iradesine ve örgütlü gücüne karşı bir savaş olduğunu açıkça gösteriyor. Türk devletinin yürüttüğü savaş ve işgalin yıkımı, kadın kırımı ve soykırım tehditleri halâ devam ediyor.   ‘İnsanlığa karşı suçları önlemek için harekete geçelim’   Bugün, bir kez daha Kadın Deklerasyonumuz tüm imzaları muhataplarına göndererek, insanlığa karşı daha fazla suç işlenmesini önlemek için; Kuzey ve Doğu Suriye hava sahasının Türk hava kuvvetlerine kapatılması ve Türkiye’nin tüm işgalci güçlerinin Suriye topraklarının dışına geri çekilmesi için hemen harekete geçme çağrısında bulundu. Ayrıca Suriye'deki tüm farklı ulusal, kültürel ve dini topluluklardan kadınların ve insanların temsilcilerinin Suriye'de demokrasi, barış ve kadın haklarının gelişimi için siyasi bir çözüme yönelik sürece katılımı güvence altına alınmalıdır. Sömürgeci güçlerin kirli kâr hesaplarını ve oyunlarını önlemeliyiz, onları insanlığın uluslararası mücadelesinde kazanılan evrensel insan haklarına saygı duymaya ve uygulamaya zorlamalıyız.   ‘Güçlerimizi birleştirelim’   Bunu başarmak ve kadın devrimini savunmak için Rojava'daki örgütlü mücadelemizi, dünya çapında faşizme ve ataerkilliğe karşı verilen mücadelenin bir parçası olarak sürdüreceğiz. Dünya Kobanê gününden bir gün sonra, Rojava Dünya Direniş Günü için güçlerimizi birleştiriyoruz. Beş yıl önce, DAİŞ faşizminin Kobanê'deki kuşatmasını uluslararası dayanışma yoluyla kırarak ‘imkansızı başardık!’ Bugün yine, dünyadaki birleşik direnişimizle Erdoğan faşizmini yenerek ‘imkansızı başarmak’ mümkün olacak. Bu nedenle özgürlük aşığı kadınları ve insanları güçlerimizi birleştirmeye ve faşizme karşı mücadelemizi güçlendirmeye çağırıyoruz! - Her yerde! Rojava'yı savun ve kadın devrimini yay! -  Her yere!”