Ceren Damar davası: Deliller karartıldı 2019-09-27 13:27:53   ANKARA - Ceren Damar Şenel’i katleden sanık Hasan İsmail Hikmet’in yargılandığı duruşmada konuşan Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, polisin sanığın cep telefonunu aldığını söylemesine rağmen telefonun başka bir yerden sinyal verdiğini ve delillerin karartıldığını söyledi. Ayrıca sanığa ifadesini değiştirme konusunda emniyetteki polislerin akıl verdiğini belirtti.   Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde görevli akademisyen Ceren Damar Şenel’i katleden sanık Hasan İsmail Hikmet hakkında “tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile açılan davanın ilk duruşması Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam ediyor.      Ceren’in yakınlarının savunmasına geçmeden önce mahkeme başkanı sanığa daha önce emniyette verdiği ifadelerle şu anki ifadelerin farklı olmasını sordu. Mahkeme başkanı “Olay anına ilişkin emniyette verdiğin ifade de ‘kendime hakim olamadım ve cebimde olan ateşle ateş ettim. Ve yere düştükten sonra saldırdım’ diye bir bölüm var” demesi üzerine sanık, emniyetteki ifadesine katılmadığını söyledi.   Mustafa Damar: Bir senaryo yazılıyor   Daha sonra Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar söz aldı. Bir senaryo yazıldığını belirten Mustafa, şöyle konuştu: “Ama aktörü iyi olmayan bir dizi ile karşılaştık. Kendisi ile birlikte kopya çeken hakim ve savcıların şu an görevde olduğunu iddia ediyor. Kızım çok değerli bir bilim kadını. Evrensel değerlere sahip bir insandı. Kızımın görev yaptığı yer tek başına çalıştığı bir yer değil. Dolayısı ile bu anlattıklarını nereye oturtacağını anlayamıyorum. Bu katilin annesi babası polis kökenli. 2016 yılında babası da emekli olmuş, annesi de aynı yıl ‘FETÖ’den ihraç edildim’ diyor. Bu sanığın ve annesinin ifadesi. Vicdanı olan insanlar ağlar, sızlarken bu katiller emniyette cirit atıyordu. Düşünün ki oğlu insan öldürmüş ne yüzle daha bir saat geçmeden oğlunun otomobilini almaya gidiyor annesi ve okuldaki polis arama dahi yapmıyor ama savcının otomobili arama emri var. Katilin annesi gelip arabayı kaçırıyor. Bir gün sonra intihar mektubu olduğunu söylüyor. Araba kaçırılmasaydı intihar mektubunu da polis bulacaktı. Bu katilin annesinin parmağı olduğunu düşünüyorum çünkü babası tutuklu.”   ‘İnsan öldürene katil denir’   Sanığa katil demesi üzerine müdahale eden sanık avukata tepki gösteren Mustafa Damar, Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde insan öldürene katil denildiğini belirtti. Bu sırada mahkeme salonunda duruşmayı izleyenler, “katil” diye bağırarak alkış ve ıslıklarla destek verdi.   ‘Polis ifade konusunda sanığa yardım etti, deliller karartıldı’   Mustafa, sanığın gözaltına alındıktan sonra polisin cep telefonunu aldığını söylemesine rağmen telefonun başka bir yerden sinyal verdiğini söyledi. Teslim alınan telefonun daha sonra kullanıldığını ve delillerin karartıldığını dile getiren Mustafa, “Bu canice vahşice işlenen cinayet bir üniversitede cereyan etti ve hukuk fakültesinde. Ve bu fakültede oturanlar buralarda ilerde görev yapacak. Ve onları yetiştirmesi için emek harcayan insanlar var o fakültede. Bu hocalar bire bir olayı gördükleri için tanıklık yapıyorlar. Hukuk bilmeyen sıradan bir vatandaşa yapılan muamele hukuk bilen insanlara yapılıyor bunun nedeni de anne ve babanın polis olmasıdır. Polislerden bir kısmı da bunlara yardım ve yataklık ediyor. Polisler sanığa ifade konusunda yardımcı oluyor” ifadelerini kullandı.   ‘Fail hak ettiği cezayı alınca adalet teselli edecek’   Sanığın duygusal ilişki iddialarına tepki gösteren Mustafa, “Allah aşkına. Bir aynaya bak, kendine bak, ne ilişkisinden bahsediyorsun. Görevi gereği zorunlu olarak iletişim kurduğun biriydi sadece. Akademideki bir insana iftira atmak insanlığın en alçak seviyesidir. Fail hak ettiği cezayı aldığında adalet tecelli edecek” dedi.   ‘İftira atıyor’   Ceren Damar’ın annesi ise sanıktan şikayetçi olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Sanığın ölen bir kişi arkasından saygısızlık yaptığını ve iftira attığını belirten anne, “Onun söylediği hiçbir şey beni acıtmadı. Benim kızım süt kadar temiz” şeklinde konuştu.   ‘Derin devlet varmış demek ki’   Ceren Damar’ın eşi eşi Levent Şenel ise, Ceren’in babasının söylediklerine katıldığını belirterek, “Derin devlet varmış demek ki. 30 Eylül’de evlilik yıl dönümümüz. Benim tam da hazırlık yapmam gerekirken; eşimin öldürülmesinden dolayı duruşmadayım. Bugün eşime duyduğum sevgi, aşk devam ediyor. Ceren’in hayalleri vardı. Bu ülkeye bilim insanı olarak haysiyetli öğrenciler yetiştirmek istedi. Ceren bu şahsın kopya çekmesini görmezden gelip hayatta olabilirdi ama o korkmadı işini yaptı. Sayısız eğitim veren Ceren, tanımadığı öğrencilerin hakkını korumak için canını vererek son dersini insanlık adına Türkiye’ye vermiştir” dedi. Levent, “Ceren Hoca, bedenen aramızda olamayabilir ama fikirleri ve duruşları tüm Türkiye’nin kalbindedir. İnsanlar kızlarına Ceren adını verirken gururlu ve mutlu olacak. Bir kişi öldürdüğünü sanıyorsun. Bu dünyadan gittiğinde Ceren Damar Şenel orada seni bekliyor olacak” ifadelerini kullandı.   Tanık tehdit edilmiş   Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Ahmet Eren Can Göksü tanık olarak dinlendi. Olayın yaşandığı sırada sanığın peşinden koşarak müdahale etmeye çalıştığını söyleyen tanık, sanık tarafından tehdit edildiğini belirterek, şunları kaydetti: “Bir anda silah sesleri gelmeye başladı. Ben tam yetiştim. Fail gayet sakin bir şekilde hızlanıp koşmaya başladı. O arada üzerine atıldım. Yakalayamadım. Aşağı indik. Maden Tetkik Arama’nın (MTA) önünden baya kovalamaya başladım. 155’i aramıştım. Bu arada silah sesi duymaya başlayınca biraz yavaşlamaya başladım. Köşeye vardığımda sanık kaybolmuştu.”   Sanık avukatı salondan çıkamadı   Savunmaların ardından mahkeme ara verirken, sanık avukatının uzun süre salondan çıkmadığı görüldü. Duruma tepki gösteren izleyiciler ile avukat arasında kısa süreli arbede yaşandı. Sanık avukatının “Herkes çıkmadan çıkmayacağım” demesi ise dikkat çekti.   Mahkeme verilen aranın ardından devam edecek.