‘1938’de soykırım yaşandı ama o zaman PKK yoktu’ 2019-09-16 09:01:02   Melike Aydın   İZMİR - Çocukları PKK’ye katılan annelere ve asker annelerine çağrıda bulunan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, “Çocuklarını ellerinden alan, bugüne kadar sürdürülen savaş politikalarıdır. 1938’de Dersim’de bir soykırım oldu. O zaman PKK yoktu. Demek ki Kürdistan’da Kürt ailelerin yaşadığı acıların kaynağı başka bir yerde” diyerek, birlikte devletten barış talep etmek gerektiğini söyledi.   Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır il binası önünde çocuklarının PKK’ye katıldığı iddiasıyla oturma eylemi gerçekleştiren ailelere birçok kesimden çağrı gelmeye devam ediyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Avukat Eren Keskin, HDP önünde oturan ailelerin yanlış yerde oturduklarını aksine devlet kurumlarının önünde oturmaları gerektiğini söyleyerek tüm ailelerin barış talep etmesi gerektiğini belirtti.   ‘Tek talep savaşın bitirilmesi olmalı’   Savaşın olduğu bir coğrafyada insan acılarının çok olduğunu ve acıların ‘anne’ ile somutlaştırıldığını söyleyen Eren Keskin, savaş nedeniyle acı çeken annelerin yalnızca bir kısmının acılarını özgürce dile getirebildiğini söyledi. Askerde çocuklarını yitirenlerin acılarını dile getirebildiğini, herkesin onlara destek olabildiğini söyleyen Eren, “Ama bu savaşın bir de gerilla aileleri tarafı var ve onlar da çok büyük acılar çekiyorlar ve insan acıları maalesef yarıştırılıyor. Bir kere savaşa karşı çıkmak gerekiyor. HDP’nin önünde oturan aileleri ben şöyle algılıyorum: Kürdistan’daki bütün aileler savaş yorgunu, herkes çocuklarını kaybetmiş. Çocuklarını kaybeden milyonlarca insan var ve bence tek talep savaşın bitmesi olmalı” dedi.   ‘1938’de PKK yoktu’   Çocukları dağa giden anneler ile askerde ölen annelerin bir araya gelip devlet kurumlarının  önünde oturmasının çözüm olduğunu belirten Eren, insan hakları savunucuları olarak yıllarca bu aileleri bir araya getirmeye çalıştıklarını söyledi. Eren, “Hiç kimse çocuğunu kaybetmek istemez. Ama onların çocuğunu elinden alan şey bugüne kadar sürdürülen savaş politikaları. Örneğin 1938’de Dersim’de bir soykırım oldu ve orada da birçok aile çocuklarını kaybetti o zaman PKK yoktu. Demek ki burada Kürdistan’da Kürt ailelerin yaşadığı acıların kaynağı başka bir yerde. O nedenle bu savaş politikasını bu çözümsüzlük politikasını eleştirmek gerekiyor. Tabi ki HDP’nin de CHP’nin de İnsan Hakları savunucularının da herkesin elini taşın altına sokması gerekiyor. Ama esas olarak burada sorunlu olan bu çözümsüzlük politikalarını dayatan devlet. Yıllardır bizim isteğimiz asker ve gerilla ailelerinin devlet kapısına gidip oturmalarıdır. ‘Bu savaşı bitirin’ demeleridir”  diye konuştu.    ‘Asker aileleri İHD’ye gelmeye korkuyor’   HDP önünde oturan ailelerin devlete yakın odaklar tarafından yönlendirildiğini, toplumsal acıların ve sorunların çoğunu görmezden gelen gazetecilerin HDP önünde oturan anneler için yazılar yazdığına dikkat çeken Eren, “Bugün cumartesi anneleri ile hep karşılaştırılıyor ama ben asker annelerinin de acılarını anlıyorum. Siz anneler arasında ayrım yapıyorsanız dürüst değilsiniz demektir. İnsan hakları savunucuları bütün annelerin acılarıyla ilgileniyor. Biz asker aileleri ile de görüştük. Korkuyorlar gelmiyorlar. Ama bu korkuyu yaratan sebebi araştırmak gerekiyor, barış talep etmek gerekiyor. Bu kadar kolay bir yol varken acıları yarıştırmayı bir insan hakları savunucusu olarak anlayamıyorum” dedi.