Leyla Güven: Bundan sonra barış için çalışma yürüteceğiz 2019-07-22 19:27:57   DİYARBAKIR -“Onurlu Barış İçin Demokratik Çözüm” mitinginde konuşan DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, barış çalışmaları için hazır olduklarını belirterek, “Biz hazırız. Bundan sonra barış çalışmalarını, barış mücadelesini yürüteceğiz” dedi. Leyla’nın  konuşması “Amed seninle gurur duyuyor” sloganları ile sık sık kesildi.   Halkların Demokratik Partisi (HDP) “Onurlu Barış İçin Demokratik Çözüm” şiarı ile 5 Haziran Meydanı’nda başlayan miting katılımcıların konuşmalarıyla devam ediyor. Kitlenin “Barış” sloganları alanda yankılanırken, binler alanı doldurdu.    DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Aslan, konuşmasına kitleyi selamlayarak başladı. Mehmet, “Sorunların çözülmesi için bir demokratik çözümün sağlanması gerektiğini ve ancak bu çözümün Türkiye halklarının barış içerisinde yaşatabileceğini yılardır söylüyoruz. Fakat AKP iktidarı bu taleplere karşı savaşı dayattı, dayatıyor. Halkın barış talepleri karşısında AKP, tecridi dayatıyor. Eğer çatışmasızlık başlayacaksa tecrit biran önce sonlanmalıdır. Sayın Öcalan Türkiye’nin demokratik barışı için görüşlerini her daim dile getirdi. Sayın Öcalan konuşursa bu topraklara barış gelir. Bizim buradan çağrımız tüm Türkiye halklarına sorumluluk almaları yönündedir. Tüm halklar Sayın Öcalan’ın taleplerini dikkate almalıdır ve bu talepler etrafında kenetlenmelidir” diye konuştu.    ‘Rojava devriminin büyümesini engellemek istiyorlar’   HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, kitleyi zafer işareti yaparak  selamladı. Gülistan, halkların barış taleplerinin iktidar tarafından duyulması gerektiğini söyledi. Gülistan’ın bu sözlerine kitle “Kahrolsun AKP” sloganları ile karşılık verdi. Gülistan, Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi için mücadele ettiklerinin altını çizerek, “7 Haziran demokrasi mücadelesinin en büyük kazanımıydı. Mücadele eden, direnen, yıllardır alanlarda barış çığlıkları atan Kürt halkının kazanımıydı. AKP bu kazanımı kendisi için tehlike olarak gördü ve Kürt halkının kazanımlarını yok etmek istedi. Halkların kazanımlarını sınırlamak istediler. İşte bu yüzden 5 Haziran’da mitingimizde patlama oldu, arkasından Suruç katliamı gerçekleşti. Arkasından Ceylanpınar’da faili meçhul bir şekilde iki polis öldürüldü ve o gün iki gün sonra sınır ötesi operasyon başladı. İşte o gün bugündür bizler kanla, gözyaşıyla, baskıyla, katliamlarla terbiye edilmeye çalışıyoruz. Kürtlerin Suriye’de Çerkezlerle, Araplarla, tüm halklarla kurduğu devrim boğulmak isteniyor. Rojava devriminin serpilmesini, büyümesini engellemek istiyorlar” dedi.    ‘Tecrit, halkların barış mücadelesine yapılmış bir darbedir’   Kanda ve gözyaşında ısrar eden AKP hükümetinin olduğunu söyleyen Gülistan, “Onlar kan istiyor diye bizler savaşa teslim mi olacağız? Bizler bu coğrafyada her gün vurulanlar, demokrasi için yaşamlarını ortaya koyanlar olarak onurlu bir barış mücadelesinden vazmı geçeceğiz? Tabi ki vazgeçmeyeceğiz. AKP savaşta ısrar diyor diye, MHP kan istiyor diye bizler onurlu barış talebimizden ve mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Sayın Öcalan demokratik çözüm yollarını söylüyordu, halklar u-bunu duydu ama iktidar bu sesi kısmak istedi. İmralı’daki tecrit halkların barış mücadelesine yapılmış bir darbedir. Ortak yaşamımıza vurulmuş darbedir. Barışın biricik yolu İmralı’dan geçiyor. Bu saldırılar, tecrit bizi omuz omuza mücadele etmemizi gerektiriyor. Şimdi yeni bir dönem başladı ve bu yeni dönemin kapısını aralayanlar, bu kapıyı açanlar sizlersiniz. Sayın Öcalan diyor k, ‘ben 2013 yılındaki noktadayım’. Yani diyor ki hala barıştan yanayım. Yani diyor ki ölümden, kandan yana değilim” ifadelerine yer verdi.    ‘Ayağa kalkma zamanı’   Kürt coğrafyasında özgür halklar olarak yaşamak istediklerini vurgulayan Gülistan, “Hepimizin sorumluluk alması gerekiyor. Hepimizin yeni yaşamı inşa etmesi gerekiyor. 2013-2015 yıllarında yanlış yaptık. Hep İmralı ile yapılan görüşmelere baktık. Bütün sorumluluğu İmralı’ya bıraktık. İstedik ki bütün sorunu Sayın Öcalan çözsün. Oysaki hep beraber mücadele etsek, örgütlü bir irade göstersek hepimiz, tüm halklar olarak barış içinde yaşayabiliriz. Rojava devrimini büyütmek, örnek almak çok önemli. Bizim de yaşadığımız yerde demokratik bir ülkeyi inşa etmemiz lazım. Savaş naraları atan iktidarlara karşı demokratik çözüm çevresinde bir araya gelmemiz gerekiyor. Biz her sıkıştığımızda mücadele hep Amed’den büyüdü. Şimdi bir kez daha tarihi bir eşitteyiz. Savaşa karşı barış iradesini ortaya koyacağız. Demokratik cumhuriyet için ayağa kalkma zamanı” diyerek konuşmasını bitirdi.    ‘Biz hazırız, barış mücadelesini yürüteceğiz’   Leyla Güven’in sahneye çıkması sırasında alandan “Amed seninle gurur duyuyor” sloganları yükseldi. 200 güne yakın açlık grevinde kalan DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, “Asıl ben sizinler gurur duyuyorum, iyi ki varsınız” diyerek halkı selamladı. Leyla, “Gönül çok şey söylemek istiyor ama takatim çok yok. Şunu söylemek istiyorum ki, biz yola çıktığımızda her yerden Kürt halkı, Kürt kahramanları Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecridin kalkması için canını ortaya koydu. Bu yolda 9 yoldaşımızı, arkadaşımızı şehit verdik” diyerek yaşamını yitirenlerin isimlerini saydı. Kitle “Şehid namirin” sloganları ile karşılık verdi. Leyla, “İmralı’nın kapısını açan bu arkadaşlarımızdır. Onlara minnettarız. Yolumuz uzun. Sayın Öcalan’ın mesajları açık ve nettir. İlk mesajında ‘Leyla Güven ve arkadaşları barış çalışmaları için hazır mı’ diye sordu. Biz hazırız. Bundan sonra barış çalışmalarını, barış mücadelesini yürüteceğiz” sözlerine dikkat çekti.    Leyla sözlerine şöyle devam etti: “Kürdistan’ın dört parçasında yapılanlara karşı mücadele edeceğiz. Direnişimize devam edeceğiz. Şüphesiz çalışmalarımız eksikti, zamanında yapsaydık çok daha büyük kazanımlar elde edebilirdik. Bu mücadelenin en büyük kazanımlarını elde edenlerden biri de annelerdir. Bugün buraya gelen tüm halkımızı saygıyla selamlıyorum. Ben bir kez daha karşınıza çıkacağıma inanmıyordum ama bugün buradayım. Bundan dolayı çok mutluyum.”   ‘Efrin, Efrinlilerindir’   “Dönen dönsün, biz dönmeyiz” yolumuzdan sözleri ile konuşmasına başlayan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, “Bunlar tarihi, kültürü yıkmakla meşguller. Bizler de tarihimize, kültürümüze sahip çıkacağız. Hep beraber yaşayacağız, demokratik cumhuriyeti birlikte inşa edeceğiz. Tüm bu yok saymalara rağmen yan yana geleceğiz ve demokrasiyi de barışı da biz inşa edeceğiz. Umut biziz, bu nedenle sürekli HDP’ye saldırıyorlar. Bu umut biter mi, bu umut söner mi? Sanki bizim hafızamız kuş beyinli hafızası. Bizim hafızamız fil hafızası, fil. Biz asla unutmayız. Sur’u Toledo yapacaklarını söyleyenleri unutmayacağız. Onlar işçiye, kültüre, tarihe, Kürde, Türk’e, sana, bana düşman. Erdoğan’la geldiler, Erdoğan’la da gidecekler. Savaştan başka bir şey bilmiyorlar. Sürekli sınır ötesi operasyonlar. Sonra da kalkıp çözüm adına ahkam kesiyorlar. Siz çözüm mü istiyorsunuz?O zaman Suriye halklarına saygı göstereceksiniz. Ortadoğu’da barış, Türkiye’de barış diyeceksin. Ancak o zaman çözüm sağlanır. Efrin, Efrinlilerindir” sözlerine yer verdi.    ‘Biz demokratik barışı öneriyoruz’   İktidara, “Siz halklara ne verebilirsiniz savaştan, düşmanlıktan başka” diye soran Sezai, “Biz Kıbrıs için de demokratik barışı öneriyoruz. Kıbrıs’ta da, Suriye’de de, Türkiye’de de savaş politikaları son bulsun istiyoruz. İşimizi aşımızı elimizden aldılar, bizi yokluğa, yoksulluğa boğdular. Biz işimizi istiyoruz, aşımızı istiyoruz, barış istiyoruz. Bu savaş yoksulluktur, bu savaş zulümdür. Savaş politikalarına son verme zamanıdır. Bu savaş ancak ‘damada’ yarar. Başka kimseye de yaramaz. Damat zengin. Ya diğer damatlar? Diğer damatlar yoksul, halk yoksul, işçi yoksul. Ormanlarımızı yakıyorlar, Hasankeyf’i, on bin yıllık tarihi yakıyorlar. Ne vicdan kalmış bunlarda, ne de tarih bilinci. Baraj yapacak, ne için? Yandaş müttehitler, damatlar ve saray zengin olsun diye. İşte bütün bunlara son vereceğiz” ifadelerini kullandı.    ‘Bu yolun sonu barıştır’   Sezai, “Bu ülke faşist zihniyetten kurtulsun diye, bu ülke savaştan, yoksulluktan, kötülükten kurtulsun diye HDP yürüyor. Tüm halkları ve tüm inançları ile demokrasi ittifakında bir araya geleceğiz. Ortak iyiyi var etmek için yürüyeceğiz. Radikal demokrasinin gereği ne ise sokağımızdan, evimizden onu hayata geçireceğiz. Hep birlikte yarınımızı, geleceğimizi inşa edeceğiz. Yan yana geleceğiz ve demokratik bir anayasa yapacağız. Herkesin kendini içinde bulduğu, herkesin içinde olduğu bir anayasa yapacağız. Bunu yaparken yol temizliği de yapacağız. Sebahat özgür kalsın diye, Selahattin,, Gültan, İdris, arkadaşlarımız özgür kalsın diye direneceğiz. Direneceğiz ve biz kazanacağız. Arkadaşlar, inanın, mutlaka biz kazanacağız. Amed’te, Kars’ta nasıl iktidar olduysak Türkiye’de de iktidar olacağız. Bu yolun sonu özgürlüktür, bu yolun sonu barıştır” dedi.    Sezai’nin ardından miting Koma Azad’ın konseri ile sonlandı. Halk söylenen şarkılar eşliğinde halaylar çekerek, “Direne direne kazanacağız”, “Savaşa hayır, barış hemen şimdi”, “Biji Serok Apo” sloganları attı.