İHD 33 yaşında: Türkiye’nin demokratikleşmesi için taleplerimiz dinlenilsin 2019-07-17 14:07:35   ANKARA - Kurulusşunun 33'üncü yıl dönümünü kutlayan İHD, yaptığı basın açıklamasıyla, Türkiye’nin demokratikleşmesi adına taleplerde bulundu.     İnsan Hakları Derneği (İHD), kuruluşunun 33’üncü yıl dönümünü kutluyor. İHD, 33'üncü yıl dönümü dolayısıyla İHD Ankara Şubesi önünde basın açıklaması düzenledi. “İHD 33 yaşında;  İnsan Hakları, Demokrasi ve Barış Mücadelemiz Sürüyor, Sürecek” pankartının asıldığı açıklamaya, Ankara Tabip Odası (ATO) ve Devrimci 78’liler katıldı. Açıklamayı İHD Eşbaşkanı Öztürk Türkdoğan yaptı.     ‘İHD Türkiye’de insan hakları bilinci oluşmasına katkı sundu’   İHD’nin 17 Temmuz 1986 yılında 98 kişinin imzasıyla kurulduğunu hatırlatan Öztürk, İHD’nin insan hak ve özgürlükleri konusunda çalışmalar yapmak amacıyla kurulduğunu da anımsattı.  Öztürk, “Kurucular arasında mahpus yakınları, aydınlar, yazarlar, gazeteciler, yayıncılar, akademisyenler, avukatlar, hekimler, mimar ve mühendisler, öğretmenler vardı. Kurucularımızdan yaşamını yitirenleri sevgi ve minnetle anıyoruz. İHD, kurulduğu 17 Temmuz 1986 tarihinden beri Türkiye’nin demokrasi ve insan hakları sorunu olduğunu ifade etmekte ve bu sorunun giderilmesine katkı sunmak için mücadele etmektedir. İHD’nin bu mücadelesi Türkiye’de insan hakları bilinci ve kültürünün oluşmasına önemli katkılar sunmuştur” dedi.     ‘Türkiye anti demokratik anayasal bir rejime kaymış durumda’   İnsan hakları ve demokrasi mücadelelerinin en önemli amaçlarından birisinin 82 Anayasası’nın reddi üzerinden yeni ve demokratik bir anayasa yapılanmasına katkı sunmak olduğunu ifade eden Öztürk, “Ancak Türkiye temel sorunlarını çözemediği için demokratikleşme yerine daha anti demokratik bir anayasal rejime kaymış durumdadır” diye belirtti.   ‘Kürt sorunu demokratik ve barışçıl yollarla çözülmesi zorunlu’   Öztürk, açıklmanın devamında şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi diye tabir edilen bu sistemin en bariz karakteri anti demokratik olmasıdır.  Türkiye’nin en önemli sorunu olan Kürt sorununun çözülememesinin yarattığı ağır tahribatlar devam etmektedir. İHD her zaman barış hakkını savunmuş ve savunmaya devam edecektir. Türkiye’nin demokratikleşebilmesi bakımından Kürt sorununu demokratik ve barışçıl yollarla çözmesinin zorunlu olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz.”    Türkiye’de demokrasi ve insan hakları alanındaki gerileme ile ilgili söyleyebilecek çok şeyin olduğunun altını çizen Öztürk, insan hakları mücadelesini kesintisiz olarak yürüttükleri 33’üncü yıl dönümünde önemli bazı tavsiyelerde ve taleplerde bulunmak istediklerini belirtti.    İHD’nin talepleri ise şu şöyle:   “*Türkiye’nin demokratikleşebilmesi için gerçek bir çatışma çözümü gerçekleştirmesi ve geçmişi ile yüzleşmesi gerekmektedir. Türkiye’nin, Kürt sorununu kabul edip çözecek yeni bir barış sürecine ihtiyacı bulunmaktadır. Bununla birlikte, başta Alevilerin eşit yurttaşlık hakkı talepleri olmak üzere ötekileştirilen tüm toplum kesimlerinin insan hakları taleplerini kabul edecek yeni bir siyasi iradeye ihtiyaç vardır.    *Türkiye’nin gerçek bir çatışma çözümü ile birlikte yeni ve demokratik bir Anayasaya ihtiyacı bulunmaktadır. Yeni ve demokratik Anayasa yapılmadığı sürece darbeci generaller tarafından yapılmış 82 Anayasası üzerinde yapılacak değişikliklerin çözüm getirmesi mümkün değildir. Şu anda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modeli diye isimlendirilen değişikliklerin bariz özelliği anti demokratik tek kişi yönetimi olmasından ibarettir.    *İfade özgürlüğü demokrasinin temelidir. Demokrasiye giden yolun açılabilmesi için ifade özgürlüğünün mutlaka sağlanması gerekir. Düşünceyi açıklama ve basın özgürlüğü sağlanmadan demokrasiye giden yolun açılması olası gözükmemektedir.”