Çocuk yaşta evlendirilen Nefise: Boşanma davasını da çocuklarımı da kazanacağım 2019-07-10 09:10:24   DİYARBAKIR - Çocuk yaşta görücü usulü evlendirilen ve yıllarca sistematik şiddete maruz bırakılan Nefise B. boşanmak için mücadele ettiğini belirterek, “Kadınların hiçbiri bir erkeğe bağımlı olarak yaşamak ve şiddetine maruz kalmak zorunda değil” dedi.   Eril zihniyetin yaratmış olduğu toplumsal baskının yoğun bir şekilde yaşandığı bölgelerde, binlerce kadın çocuk yaşta evlendirilmek zorunda bırakıldı. Çocuk yaşta evlendirilen her kadın evli olduğu erkeğin şiddetine maruz kalmasından kaynaklı ya intihara sürüklendi ya da katledildi. Bu kadınlardan biri olan Nefise B. (28) ise Diyarbakır’ın Çınar İlçesinde çocuk yaşta evlendirildi. Yıllarca şiddete maruz bırakılan Nefise, “Tüm baskı ve engellemelere rağmen sonunda o evden çıkabildim. Şimdi boşanma davası açacağım ve çocuklarıma tek başıma bakmak için mücadele edeceğim” diye konuştu.   ’16 yaşında evlendirilip çocuklarımla büyüdüm’   Evlendirildiği erkeğin ailesi ile İstanbul’a göç etmek zorunda kalan Nefise, çocuk yaşta şiddete maruz kaldığını şöyle anlattı: “16 yaşında görücü usulü ile evlendirildim. Evlendirileceğim kişiyi dahi görmemiştim ailem hayatıma karar veriyordu. Evlendirildiğim kişiden 3 çocuğum oldu ve çocuklarımla birlikte büyüdüm. Eşim alkol kullanan biri ve en ufak bir tartışmada fiziksel şiddete maruz kalıyordum. Maddi durumumuz çok kötüydü. Evli olduğum erkeğin bir iş yeri açması için ona düğünümde takılan altınlarımı verdim ve çiftlik açmaya karar verdi. Maddi durumumuz iyiye gittikçe evli olduğum kişi benden kopmaya başladı. Gece geç saatlere kadar kafasını telefondan kaldırmıyordu. Bazen iş bahanesiyle 1 ay boyunca eve gelmiyordu. Van’a Ankara’ya, Bursa’ya gittiğini söylüyordu. Fakat başka bir kadınla hayat sürdürüyormuş. O kadının da tıpkı benim ondan haberimin olmadığı gibi onunda benim varlığımdan haberi yoktu. Bunu evli olduğum kişinin ailesine aktardım fakat bana inanmadılar. Bana deli deyip psikolojik şiddet uyguladılar.”   ‘Boşanmak istedim aileler izin vermedi’   Evli olduğu erkeğin başka bir kadınla evli olduğunu erkeğin kardeşinden duyan Nefise, çok şaşırdığını ve boşanmaya karar verdiğini kaydetti. Nefise, “Bir erkeğin olup olmaması artık çok umurumda değil. Hemen bir avukat tuttum ve boşanmak istedim ama aileler araya girerek izin vermedi. Eşim, aileme gelip pişman olduğunu aktardı. ‘Ben diğer kadınla olan ilişkimi bitireceğim’ dedi. Ancak ben bunu kabul etmeyeceğimi ve boşanmakta kararlı olduğumu söyledim. Bunun üzerine çocuklarım üzerinden tehdit edilmeye başlandım” diye belirtti.   ‘Dayanamayıp Diyarbakır’a döndüm’   Boşanma davası açarak mahkemeye çıkarılan Nefise, şiddet gördüğüne dair darp raporları olmadığından kaynaklı boşanma davasının gerçekleşmediğini aktardı. Nefise, mahkemeden eve döndüğünde ailesinin kendisine boşanmaması için baskı uyguladığını ifade ederek, “Eşimle bir ay beraber kalmaya çalıştım yine olmadı. Bu sefer çocuklarımı bırakıp Diyarbakır’a ailemin evine döndüm ve bir fabrikada 6 ay boyunca çalıştım. Fakat her koşulda ailemin baskısı eksik kalmıyordu. Çalışmama bile müdahale ediliyordu. Gündüz işten eve döndüğümde gecenin geç saatlerine kadar ağlıyordum. Bu süre zarfında çocuklarım, babasında kalıyordu çocuklarım için ağlıyordum. Eşine şiddet uygulayan bir erkek çocuklara da şiddet uygular düşüncesiyle içim hiç rahat değil” diye belirtti.   ‘Çocuklarım için çalıştım’   Evli olduğu erkeğin iflas etmesinin ardından kendisine ekonomik şiddet uygulamaya başladığını aktaran Nefise, “Ben temizlik yaparak geçimimizi sağlamaya çalıştım. Çocukların beslenmesi, pazar alışverişi, faturalar para hiçbir şeye yetmiyordu. Bazen evde hiç ekmek bile olmuyordu. Çünkü her gün temizlik işi olmuyordu. Çocuklarımı komşuya bırakıp işe gidiyordum” diyerek kendisine dayatılan şiddeti farklı alternatif arayışlarıyla aşmaya çalıştığını söyledi.    ‘Erkeksiz bir yaşam hayatı anlamlı kılar’   Tüm bu yaşananlardan dolayı intihar girişiminde bulunduğunu kaydeden Nefise, 2 kez intihara teşebbüs ettiğini vurguladı. Nefise, “Ama şunu anladım ki kendime zarar vermekten başka bir şey yapmıyormuşum. Kadınlar bir erkek olamadan daha güzel bir yaşam sürdürebilir. Ben sonuna kadar mücadele edeceğim. Boşanma davasını da çocuklarımı da kazanacağım. Kadınların hiçbiri bir erkeğe bağımlı olarak yaşamak ve şiddetine maruz kalmak zorunda değil. Tüm zorluklar karşısında dimdik durmamız gerekiyor” dedi.