Yaşamını sonlandırdığı iddia edilen İrfan'ın ailesi suç duyurusunda bulunacak 2019-07-04 20:06:18   BİNGÖL - Kandıra 2 Nolu F Tipi Cezaevi'nde yaşamına son verdiği iddia edilen İrfan Kılıç’ın cenazesi, ailesi tarafından Bingöl’ün Solhan ilçesinde toprağa verildi. İrfan’ın ağabeyi Hüsamettin Kılıç, İrfan’ın yaşamına son verdiği iddialarını reddederek, suç duyurusunda bulunacaklarını aktardı.    Kocaeli'nde Kandıra 2 Nolu F Tipi Cezaevi'nde kaldığı koğuşta dün yaşamına son verdiği iddia edilen 32 yaşındaki İrfan Kılıç’ın cenazesi otopsi için Kocaeli Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Otopsi işlemlerinin ardından İrfan’ın cenazesi, Elazığ’a götürüldü. Ailesi tarafından alınan İrfan’ın cenazesi Bingöl’ün Solhan ilçesinde toprağa verildi.    Ağabeyi Hüsamettin Kılıç, İrfan’ın yaşamına son verdiği iddialarına ilişkin şunları aktardı:    "İrfan'ı gördüğümüzde vücudunda yanıklar olmadığını fark ettik. Vücudundaki kıllar bile duruyordu. Bunun yanında çenesinden kulağına kadar bir yarık olduğunu fark ettik. Şiş mi kurşun mu olduğunu anlamadık. Savcıya sorduğumuzda İrfan'ın ve iki arkadaşının avluda olduğunu iki arkadaşının saat 17.00 sularında içeri girdiğini ancak İrfan'ın içeri girmediğini ve bir arbede yaşandığını söyledi.    ‘Cenazesi bir gün cezaevinde kalmış’   Daha fazla bilgisi olmadığını söyleyerek bilgi vermekten kaçındı. Ardından cezaevi müdürüne gidip görüşmek istedik ancak görüşemedik. Orada da bize Adli Tıp Raporu'nu beklememiz gerektiği söylendi. Öğrendik ki İrfan'a avluda saatlerce işkence etmişler. Seslerini tüm koğuş arkadaşları duymuş. İşkenceden parmakları ve kafası birçok yerden kırılmış. Dün gündüz telefon açtılar. İrfan’ı hastaneye kaldırdık durumu ağır dediler. Bir buçuk saat sonra beni aradılar. İrfan'ın vefat ettiğini söylediler. Halbuki iki gün önce vefat etmiş. Cenazesi bir gün cezaevinde kalmış.    Ertesi gün hastaneye vefat etmiş halde gitmiş. Bunların tümü hastane kayıtlarında var. Biz kardeşimin kendini yakmadığını biliyoruz. Cenazesi yıkanırken görgü tanıkları var. Üç ayrı telefondan fotoğraflarını ve görüntüsünü çektik.   Beni Cumartesi günü aradı, ‘kapalı görüşe mi yoksa açık görüşe mi geleyim?’ diye sordum. O da ‘açık görüşe gel, birbirimizi rahat rahat görelim. Özlemişim’ dedi.”   Öte yandan aile bireyleri bu durumun peşini bırakmayacağını belirterek suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti.