Semra Güzel: Yaşanacak sorunlardan Sağlık ve Adalet Bakanlığı sorumludur 2019-06-01 09:08:19   Beritan Canözer   DİYARBAKIR -Tedavi sürecinin açlık grevinin devam ettiği süreçten daha kritik ve önemli bir süreç olduğuna vurgu yapan HDP’li Semra Güzel, Sağlık ve Adalet Bakanlığı’nın bu süreçten sorumlu olduğunu hatırlattı.    PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebi ile 8 Kasım 2018'de Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in öncülüğünde başlayan açlık grevleri, Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerine 26 Mayıs’ta son buldu. Açlık grevi eylemlerinin son bulması ardından aynı gün içerisinde dışarıda ve cezaevlerinde grevde olan çok sayıda kişi hastaneye götürülürken, bazı cezaevlerinde bulunan tutsaklar günlerce bekletildi. Bazı tutsaklar ise hastane götürülme ve getirilme sırasında jandarmaların hakaretlerine maruz kalırken aynı zamanda darp edildi. Bütün bir sürecin takipçilerinden olan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, tedavi sürecini değerlendirdi.    'Tedavi sürecinde dikkatli olmak gerekiyor’   Semra, açlık grevinin sonlandırılması sürecinde açlık grevinde olan kişilerin sağlık açısından kimi zaman grevde olan birinin taşıdığı risklerden daha fazla risk taşıyabildiğini söyledi. Semra, “Açlık grevi yapanların, grev sürecinde kaybettiklerini yerine koyabilmesi ve normal beslenmeye geçiş yapabilmesi hızlı bir süreç olmamaktadır. Grev sonrası belirli diyet programları uygulanmaktadır. Grevi bıraktıktan sonra öncelikle ayrıntılı bir muayene ve tetkik yapılır. Vücut ağırlığının yüzde 10’dan fazlasını kaybetmişse, çeşitli sağlık problemleri varsa (kan kusma, kusma gibi) tedavi için hastaneye götürülmesi ve doktor gözetiminde olması gerekir. Özel bir beslenme uygulaması ile yatış alması zorunludur. Tedavi aşamasında da çok dikkatli olmak ve kalıcı (fiziksel-zihinsel) hasarların oluşmasına engel olabilecek bir tedavi süreci izlemek gerekiyor” dedi. Semra ayrıca TTB’nin bu konuda bir tedavi algoritma hazırladığını ve yayınladığını hatırlattı.    ‘Çok fazla ihlale tanık olduk’   Doğru tedavi uygulanmadığı takdirde açlık grevinde yaşanmayan sakatlıkların tedavi sürecinde yaşanabileceğini vurgulayan Semra, “8 Kasım’da Hakkari milletvekilimiz Leyla Güven’in öncülüğünde başlayan ve tüm cezaevlerine yapılan açlık grevleri taleplerin yerini bulması ile 26 Mayıs’ta son buldu ve birçok grevci kritik aşamayı çoktan geçmişti. Bundan sonrası artık grevcilerin kalıcı bir hasar olmadan tedavi ve beslenmelerinin sağlanmasıdır. Her bir grevci bir sağlık heyeti (nörolog, kardiyolog, dâhiliye uzmanı, psikiyatrist, diyetisyen) tarafından değerlendirilmeli ve buna göre tedaviye başlanmalıdır. Fakat oluşturulan kriz masasına sağlık açısından çok fazla sorun ulaştı. Kimi yerde hastaneye götürmeme hatta cezaevi revirine dahi çıkarmama, kimi yerde tahliller yapılıp tekrar cezaevlerine yollama, kimi yerde cezaevinin rutin çıkan yemeklerinin verilmesi, diyet yemeği verilmemesi, kelepçeli muayene ve tedavi, hastaneye götürürken darp edilme gibi çok fazla sorunla karşılaştık ve buna dair bilgiler elimize ulaştı” diye belirtti.    ‘Yaşanacak yanlışlardan Sağlık ve Adalet Bakanlığı sorumludur’   Her cezaevinde hukuki ve sağlık açısından ihlallerin yaşandığını aktaran Semra, bu ihlallerin yaşanmaya devam ettiğinin altını çizdi. Sıkıntıların çözülmesi için hem cezaevi savcıları hem sağlık bakanlığı hem de hastane yönetimleri ile görüşmeler yaptıklarını belirten Semra, “Görüşmeler sonrası görünürde düzenlemeler yapılmış gözükse de aslında çoğu ihlal yaşanmaya devam etti. Bu sürecin sağlıklı yürüyebilmesi için gerekli hassasiyetlerin gösterilmesi gerektiğini dile getiriyoruz. Yapılacak şeyler zor ve imkansız değil. Tedavi ve beslenme için algoritmalar var. Türkiye ilk kez açlık grevleri ile karşılaşmıyor. İstemeyerek de olsa bu konuda deneyim kazanmış durumdayız. Yapılacak her yanlış oluşacak hasarlara zemin hazırlar ve bunun sorumluluğu da Sağlık ve Adalet Bakanlığı’ndadır. Bu konuda hassas yaklaşmalarını defalarca kez talep ettik” diye ifade etti.    ‘Takipçisi olmaya devam edeceğiz’   Hastaneye götürülme sırasında bazı açlık grevcilerinin darp edildiğini anımsatan Semra, “Bu kabul görülecek bir durum değildir. Görüntülere yansıyan ve ailelerin tanık olduğu bir olay yaşandı. Aylardır açlık grevinde olan ve bedenleri güçsüz kalan tutsaklar jandarmalar tarafından darp edildi. Bunların da ileriki süreçte takipçisi olacağız. Tekrar yenilemek isterim, grevciler için bu süreçten sonrası çok çok önemli. Çok hassas davranılmalı, sık sık kontrolleri yapılmalı. Beslenme programlarına uyulmalıdır. Hiçbir grevcinin kalıcı hasar yaşamasını istemiyoruz, önüne geçebilmek için elimizden geleni de yapacağız. Cezaevlerinde sık sık avukatlar aracılığı ile olsun, heyetler aracılığı ile olsun bilgileri almaya devam edeceğiz” diye vurguladı.