Van Valiliği 'yasakları' ile rekora koşuyor! 2019-05-20 09:09:52   VAN - Van Valiliği 31 Mart'tan bu yana kentte yapılmak istenen gösteri, yürüyüş ve her türlü etkinliğe karşı yasak koyuyor. Yasakları ve polis saldırılarını değerlendiren ÖHD avukatlarından Dilan Kunt Ayan, "Valilik yasakları ülkenin demokrasisinin hangi noktada olduğunu gösteriyor" dedi.    Van Valiliği 31 Mart seçimlerinden sonra "Yaşanması muhtemel olayların önüne geçmek ve provokatif olayları engellemek" gerekçesiyle ilk olarak 29 Nisan ile 8 Mayıs tarihleri arasında yapılacak olan her türlü gösteri, yürüyüş, oturma eylemleri, miting gibi etkinlikleri yasakladı. Sınırı 10 günü aşmayan ancak 10 gün geçtikten hemen sonra yeni bir yasak getiren Valilik, son olarak da 19-28 Mayıs tarihleri arasında da her türlü eylem ve etkinliği yasaklayarak adata rekora imza attı. Oturma eylemi, stant kurma dahi bu yasaklamalar kapsamına alınarak Van halkı 1 buçuk ayı aşkındır adeta binalara hapsedildi.    Van'da bir çok etkinlik Valilik engeline takıldı   Kentte Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) yapmak istediği bir çok etkinliğe "yasak" gerekçesi ile izin verilmedi. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) tarafından, "Güvencesizliğe, işsizliğe, yoksulluğa, gericiliğe teslim olmayacağız!" şiarıyla kutlanan 1 Mayıs Van mitingi için de Valilik tarafından "şartlı izin" verildi.    Dil Kültür ve Sanat Araştırma Derneği'nin (DİSA-DER), 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı'na ilişkin dışarıda yapmak istediği açıklama da Valiliğin yasaklamalarıyla karşı karşıya kaldı. PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması amacıyla başlayan açlık grevlerine dikkat çekmek ve tecridin son bulması için alanlara çıkan annelerin ve tutsak yakınlarının Van'da da yapmak istedikleri her etkinlik yine Valilik yasakları gerekçe gösterilerek engellendi.  Yine açlık grevlerine dikkat çekmek amaçlı Demokrasi Platformu'nun Sanat Sokağı'ında yapmak istediği açıklama da Valiliğin yasakları hatırlatılarak polis tarafından engellendi. Kitlenin etrafı çevik kuvvetle sarıldı. Kitle, Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma (TUYAD-DER) dernek binasında açıklama yapmak zorunda bırakıldı.    'Annelerin etkinliğine karşı yapılıyor'    Valiliğin etkinlik yasaklarını değerlendiren Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatlarından Dilan Kunt Ayan, "OHAL'in bitmesiyle birlikte daha demokratik bir süreç yaşayacağımızı düşünürken tam aksiyle karşı karşıyayız. Tam da bu noktada yaptığımız her etkinlikte Valilik yasaklarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Aslında bunun annelerin 'çocuklarım ölmesin' diye yaptığı eylemlere dönük olduğunu görüyoruz. Annelerin açlık grevinde olan çocuklarına yönelik ses çıkarması kadar doğal bir şey olamaz" sözlerini kullandı.    'Etkinliklere katılımı engellemek için yapılıyor'   Toplantı, yürüyüş hakkının kanun ve anayasada düzenlendiğini belirten Dilan, "Herhangi bir izin almaksızın pek tabi insanlar bir araya gelip protesto edebilir, etkinlik yapabilir, eylem düzenleyebilir. Bunu engelleyecek hiçbir şey yokken, Valiliğin almış olduğu kararla her defasında engelleniyor. Dernek olarak Demokrasi Platformuna dahiliz. Platformun o haftaki açıklamasını ÖHD olarak bizler yapacaktık. Ama Valiliğin etkinlik yasakları belirtilerek bizler de dernek binasında açıklamamızı yaptık.  Açıklama sonrası çıkmak istediğimizde bu defa etkinliğe katılan herkesin kimliği tespit edilmek istendi. Daha önce böyle bir muameleyle karşılaşmadık. Aslında bunun amacı etkinliklere katılımı engellemektir" dedi.    'Müvekkillerimizin yaşam haklarını da korumak zorundayız'   Hukukçular olarak bu durumu asla kabul etmediklerini belirten Dilan, "Çünkü yasal bir haktır. Açlık grevindekilerin çoğu müvekkillerimiz, onların yaşam haklarını da korumak zorundayız. Bizler onların sesi olmak durumdayız. Fakat Valilik yasakları ülkenin genel demokrasinin de geldiği noktayı ortaya koyuyor. Ayrıca Van Barosu, Valiliğin etkinlik yasaklarına dönük 3 tane dava açtı. Bu davaların da takipçisi olacağız" diye ekledi.