Tutsak yakınından AKP ve CPT’ye çağrı: Görevini yap 2019-03-30 09:13:34   MARDİN - Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 1 Mart’tan bu yana açlık grevinde olan Selahattin Demir’in eşi Latife Demir, önceki gruplarda yer alan tutsakların durumunun ağır olduğunu belirterek, “Bu sessizliğe bir son verin. CPT ve iktidar üzerlerine düşeni yapsın. Eylemlerden sonra hak ihlalleri iki kat artmış durumda” diye belirtti.    PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle Türkiye ve bölge cezaevlerinde tutsakların başlattığı açlık grevi yayılarak devam ediyor. Bir Mart’tan sonra toplu olarak başlatılan eylemde açıklanan bilgilere göre 7 bine yakın tutsak bulunuyor. Tutsaklardan talepleri kabul edilene dek eylemlerin süreceği mesajı gelirken, aileler de demokratik kamuoyuna, iktidara ve Avrupa Konseyi İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi'ne (CPT) çağrılarını sürdürüyor.    1992’den bu yana tutsak olan eşi Selahattin Demir’in 30 gündür açlık grevinde olduğunu belirten Latife Demir, var olan baskılardan dolayı nefes alamayan tutsaklara yönelik keyfi uygulamaların açlık grevlerinden sonra daha da arttığını söyledi.   ‘Daha ne kadar sessiz kalınacak?’   Yıllardır tutsak bulunan eşinin birden fazla cezaevi değiştirdiğini kaydeden Latife, eşinin 7 yıldır Samsun’da bulunan Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu’nda tutulduğunu belirtti. Eşiyle telefonda yaptığı son konuşmasından bahseden Latife, “En son konuşmamızda kendisinin de 1 Mart’ta açlık grevine girdiğini söyledi. 1 Mart’ta 6-7 kişi girmişler ama öncesinde aylardır grevde olan 60’a yakın tutsak varmış cezaevinde. Onların durumunun kötü olduğunu söyledi. Kendilerinin durumu şimdi iyiymiş ama bir şey yapılmaması durumunda onların da sağlığı kötüye gidecek. Daha ne kadar sessiz kalacaklar ki bu duruma. İnsanlar ses çıkarsın. Eşim ‘tecrit kalkmayana kadar biz bu eylemi bırakmayacağız’ diyor. Haklılar hepsi haklı” diye konuştu.    ‘CPT sessizliğini bozmalı’   İktidarın ve CPT’nin sessizliğini bir an önce bozması gerektiğini ifade eden Latife,  “Üzerinde durulmasını istiyorum. Onların talepleri kabul edilsin. Bütün dünya onların neler çektiğini neler yaşadıklarını bilsin. Ben tutsak yakını olarak bu tecridin kaldırılmasını istiyorum. Bu tecrit hepimizin üstünde var o yüzden bu sadece onların değil hepimizin talebi ve isteğidir. Devletin bu sessizliğe bir dur demesi gerekiyor, CPT’ de bir an önce harekete geçsin. İnsanlar neden bu kadar sessiz kalıyor? Çünkü yanan Kürt halkı giden bizim çocuklarımız ama bunların olmaması gerekiyor. Avrupa İnsan Hakları diyorlar hani nerede insan hakları? Zaten üzerlerinde bir tecrit, baskı var bu grevden sonra daha da kötüleşti durumları. Buna bir an önce dur denilmesi gerek. Cezaevlerinden bir cenaze daha çıkmasın. Bir ölümün daha yaşanmasına izin vermeyelim” ifadelerini kullandı.    ‘Açlık grevinden sonra baskılar iki katına çıkmış’   Bafra Cezaevi’nde var olan baskıların grevden sonra iki katına çıktığını dile getiren Latife, şöyle dedi: “Cezaevinde bulunan tutsakların durumu zaten çok kötü. Bafra Cezaevi’ndeki tutsakların durumu anlatılmaz bile. Orada kalan tutsaklara çok kötü davranıyorlar. Biz gittiğimiz zamanda bize yapmadıkları şey kalmıyordu. Çıplak aramaya maruz bırakıyorlar bu yüzden gardiyanlarla tartıştım ve tartışmamdan sonra bir daha görüşe gitmedim. Şimdi de açlık grevindeler ama grevde onlara verilmesi gereken besinleri bile vermiyorlarmış.”