'Hiçbir anne çocuğunun eridiğini görmek istemez' 2019-02-22 09:00:34   ŞIRNAK - Şırnak Cezaevi’nde girdikleri açlık grevinin 39’uncu gününü geride bırakan tutsaklardan Agit Bilik, “Bize düşen var olan düzeni değiştirmektir” derken, anne Şirin Bilik, “Hiçbir anne çocuğunun eridiğini görmek istemez. Tutsakların durumu daha da kötüleşmeden talepleri kabul edilsin” dedi.    PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekilli Leyla Güven’in başlattığı açlık grevi eylemi 107’nci gününde. Leyla ile aynı taleple farklı cezaevlerinde başlatılan eylemler sürerken, Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi’nde Hakan Kutluk, Osman Beytur, Agit Bilik, Salih Kutluk, Hakan Petekaya ve Önder Poyraz’ın açlık grevi 39’uncu gününe girdi. Alınan son bilgilere göre, tansiyon düşüşü gibi birçok sağlık sorunu yaşamaya başlayan tutsaklar, aileleri aracılığıyla gönderdikleri mesajda, tecrit kalkana kadar eylemi sürdüreceklerini vurguladı.    Agit: Bu düzeni değiştireceğiz   Avukatların verdiği bilgiye göre, ciddi tansiyon düşüşü yaşayan tutsaklar, her hafta telefon ettikleri ailelerine eylemlerinde kararlı oldukları mesajını da veriyor. Tecrit kaldırılıncaya kadar eyleme devam edeceklerini belirten tutsaklardan Agit Bilik, ailesiyle yaptığı son telefon görüşmesinde “Bu tecrit kaldırılana kadar ve baskılar son bulana kadar greve devam edeceğiz. Bize düşen bu düzeni değiştirmektir” dedi.    ‘Hiçbir anne çocuğunun erdiğini görmek istemez’   Oğlunun sokağa çıkma yasakları sırasında tutuklandığını ve müebbet hapis cezası ile yargılandığını ifade eden anne Şirin Bilik, şöyle dedi: “Agit’in abisi Şivan da şuan Şakran Cezaevi’nde tutuklu bulunuyor. Abisi de müebbet hapis cezası aldı. İkisinin de bir suçu günahı yoktu. Agit’in 3 yıldır sürekli mahkemesi erteleniyor ne ceza veriyorlar ne de tahliye ediyorlar. Oğlum 2 aydır açlık grevinde. Her ay onun yanına açık görüşe gitme imkanım da yok. Onların talepleri kabul edilsin. Hiçbir anne çocuğunun açlıktan ya da hastalıktan eridiğini görmek istemez. Biz barış istiyoruz huzur dışında bir şey istemiyoruz. Tutsakların durumu daha da kötüleşmeden talepleri kabul edilsin.”