Tutsaklardan 15 Şubat çağrısı: Gün tecridi kırma günüdür 2019-02-14 12:51:49   DİYARBAKIR - 15 Şubat'ın yıldönümü sebebiyle cezaevindeki tutsaklar adına açıklama yapan Deniz Kaya, tecridin kaldırılması için başlattıkları açlık grevlerini kararlılıkla sürdüreceklerini ve "Gün faşizme karşı birlik olma günüdür, gün tecridi kırma günüdür" diyerek dayanışma çağrısı yaptı.    Cezaevindeki tutsaklar, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın uluslararası güçler tarafından Türkiye'ye teslim edilmesinin yıl dönümü olan 15 Şubat nedeniyle açıklama yayınladı. Tutsaklar adına açıklama yapan Deniz Kaya, Leyla Güven öncülüğünde başlatılan ve cezaevlerine yayılan açlık grevlerinin tecrit kaldırılıncaya kadar devam edeceğini belirtti.     Abdullah Öcalan'a yönelik "uluslararası komplonun" geçen 20 yılda boşa çıkartıldığını belirten Deniz, açıklamasında AKP-MHP ittifakının İmralı'da ortaya koydukları sistem, PKK'nin öncü kadrolarına yönelik alınan karar ve bölge kentlerinin bombalanmasıyla komployu güncelleştirmek istediğini vurguladı.    'Tecrit kaldırılıncaya kadar eylem devam edecek'   8 Kasım'da Leyla Güven ile başlayan ve 16 Aralık'tan bu yana süresiz dönüşümsüz olarak devam eden açlık grevlerinin tecrit kaldırılıncaya kadar devam edeceğini aktaran Deniz, "Önderliğimiz üzerinde gelişen derinleştirilmiş tecridin kaldırılması, özgür yaşar ve çalışma koşullarının sağlanması, aile ve avukat görüşlerinin yapılması, evrensel hukuk normları çerçevesinde değerlendirilmesi, yapılacak olan görüşmelerin süreklilik halinde devam etmesi için başlattığımız açlık grevi eylemimiz büyük bir ciddiyet, kararlılık ve örgütlülükle devam edecektir. Açlık grevi eylemimiz bedeli ne olursa olsun tecridi kırana kadar devam edecektir. Direnişimizin kararlılığı zindanlarla sadece sınırlı olmadığı bilinmelidir sürgün de yesek serbest de bırakılsak iradi olarak tecrit kırılana kadar  her nerede olursak olalım direnişimiz devam edecektir" ifadelerine yer verdi.    'Her yerde faşizme karşı direnmek meşrudur'   12 Ocak'ta İmralı'da yapılan görüşme ve Leyla Güven'in tahliye edilmesine dair adımların kodlarını çözdüklerini ve bunun direnişin bir sonucu olduğunu ifade eden Deniz, devamla şunlara dikkat çekti: "Çünkü AKP-MHP faşist ittifakın iki yüzlü politikaları halk ve hareket tarafından bütünüyle ifşa olmuş, bu nedenle direnmek dışında her hangi bir alternatifimizin olmadığını biliyoruz. Mazlum Doğan'ın Amed zindanlarında söylediği, 'Teslimiyet İhanete Pasifizm Yenilgiye Direniş Zafere Götürür' şiarıyla vücut bulan eylemimizle başarıyı yakalayacağımıza inanıyoruz. Çünkü her zaman her yerde faşizme karşı direnmek meşrudur. Demokratik siyaset alanında direnmek, yerel seçimlerde çalışarak direnmek. Önderliğimizin demokrasi okulu diye belirlediği belediyeleri faşizmden kurtarmak ancak ve ancak direnmekle olacaktır. Bu bağlamda tüm demokrasi sevdalılarını direnmeye davet ediyoruz. Aydın, yazar, akademisyenleri faşizme karşı direnmeye çağırıyoruz. Türkiye halklarını ve dünya halklarını faşizme karşı ses çıkarmaya çağırıyoruz. Önderliğimize uygulanan tecrit özünde hepimize uygulanmaktadır. Yükselen direniş çığlığımızı duymayanlar durup bir an kendini insanlığını sorgulasın, gün faşizme karşı birlik olma günüdür, gün tecridi kırma günüdür."