Şule İdil davasında bilirkişi raporları arasında çelişki 

2019-01-04 14:30:39


	 

	İSTANBUL - Parkta yürüdüğü sırada hafriyat kamyonunun çarpması sonucu yaşamını yitiren Şule İdil Dere'nin ölümüne ilişkin açılan davada, mahkeme heyeti bilirkişi raporlarında çelişki olduğunu belirterek dosyanın 5'inci kez bilirkişiye gönderilmesine karar verdi.  

	 

	İstanbul'un Kadıköy ilçesinde 12 Mayıs 2016 tarihinde parkta yürüdüğü sırada yaya-bisiklet yolunda çalışma yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) ait bir hafriyat kamyonunun çarpması sonucu yaşamını yitiren İstanbul Üniversitesi (İÜ) İktisat Fakültesi öğrencisi Şule İdil Dere'nin (23) ölümüne ilişkin açılan davanın duruşması görüldü. Kartal'da bulunan İstanbul Anadolu 57'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan Saffet Altındağ, Kamil Celal Yıldırım, Ergun Ata ve avukatları ile Şule İdil Dere'nin babası Berdan Dere, annesi Nesrin Aslan ile avukatları katıldı.

	 

	Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada mahkemenin talebi doğrultusunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından gönderilen, olay tarihinde olay yerindeki görevlendirmeye ilişkin yazı dosyaya konuldu. Sanıklar Saffet Altındağ, Kamil Celal Yıldırım ve Ergun Ata'nın söz konusu işle ilgili olarak işin usulüne uygunluğunu denetleyen Kontrol Heyeti'nde bulundukları bilgisine yer verilen yazıda, "Kazanın olduğu tarih itibari ile Saffet Altındağ, Kamil Celal Yıldırım ve Ergun Ata, söz konusu ihalenin bitiş tarihi olan 7 Şubat 2018 tarihine kadar Hizmetin Hakediş Dosyası'nın (aylık olarak) teknik uygunluğunun kontrolünü yapan Kontrol Heyeti'nde görev yapmıştır" denildi. 

	 

	'Asıl sorumluluk İBB'ye ait' 

	 

	Ardından söz alan Şule'nin ailesinin avukatı Murat Özveri, kazanın oluşumunda asıl sorumluluğun İBB'ye ait olduğunu, dosyada mevcut bilirkişi raporlarının karar vermek için yeterli olduğunu belirterek, sanık avukatlarının yeni rapor alınması yönündeki taleplerinin reddine karar verilmesini istedi. 

	 

	Daha sonra söz alan tutuksuz sanık Saffet Altındağ, olayda bir kusurunun bulunmadığını savunarak beraatına karar verilmesini istedi. Kamil Celal Yıldırım da , "İBB tarafından gönderilen yazıda işin bittiği 7 Şubat 2018 tarihine kadar Kontrol Heyeti'nde görev yaptığım belirtilmiş ise de, ben 2016 sonu 2017 başında Deniz Hizmetleri Müdürlüğü'nden ayrıldım. Başka birim olan Kamulaştırma Müdürlüğü'ne geçtim. En zayıf halka olduğumuz için hakkımızda dava açıldığını düşünüyorum. Kontrol Heyeti'nde görev alınması hususu ise sadece çıkan malzemenin metreküp olarak hak ediş dosyasında belirtilen miktarların uygun olup olmadığını denetlemekten ibarettir. Bu husus çelişkilidir. Kusurum yoktur, beraatıma karar verilsin" dedi. 

	 

	Dosya tekrar bilirkişiye gönderildi 

	 

	Soruşturma ve yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, mevcut bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını gerekçe gösteren mahkeme başkanı, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden bir kez daha rapor alınmasına karar vererek, duruşmayı erteledi. 

	 

	Mahkemenin bu kararı ile dosya 5'inci kez bilirkişiye gönderilmiş oldu.