Sara Aktaş tahliye edildi 2017-12-20 14:10:31   DİYARBAKIR - Siyasi Soykırım operasyonları kapsamında 14 Haziran'da gözaltına alınıp tutuklanan ve 17 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan TJA Aktisvisti Sara Aktaş'ın tahliye edildi.   Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında 14 Haziran'da gözaltına alınıp tutuklanan Tevgêra Jinên Azad (TJA) aktivisti Sara Aktaş'ın "Örgüt kurmak ve yönetmek", "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla 10 yıl 6 aydan 17 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Diyarbakır 9'cu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davayı HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Filiz Buluttekin, HDP eski İl Eşbaşkanı Gülşen Özer ve çok sayıda kişi izledi. Duruşmada aynı dosyadan tutuklu bulunan DBP Parti Meclis üyesi Selahattin Kaygusuz ile Sara Aktaş ve avukatları hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından Selahattin Kaygusuz hakkındaki iddialar okundu. Ardından söz alan Selahattin, daha önceki ifadelerini tekrarlayarak, hakkındaki iddiaları reddetti.    ‘Hukuk dışı iddialarla 7 aydır tutsağım’     Ardından iddialara karşı savunma yapan Sara Aktaş, 7 aydır hukuk dışı iddialarla cezaevinde olduğunu söyledi. Daha önce KHK ile kapatılan KJA üyesi olduğunu ve siyasi parti faaliyetleri yürüttüğünü dile getiren Sara, iki şiir kitabı olduğunu, toplumda bir duyarlılık olması için çeşitli yazılar yazdığını ve kadın haklarıyla ilgili uzun süredir çeşitli çalışmalar yaptığını belirtti. Bütün çalışmalarının kamuoyuna açık olduğunu, basında ve kamuoyunda tanınan bir kişi olduğunu vurgulayan Sara, KJA'nın tüzüğü olan resmi bir kurum olduğunu, faaliyetlerinin tüzük kapsamında yürütülen çalışmaları olduğunun altını çizdi.   Sara cezaevindeyken SMS atmış!   Yıldız isimli gizli tanığın, kendisi için 2004-2009 yılları arasında KJA sözcüsü olduğunu iddia ettiğini kaydeden Sara, "Gizli tanık yalan söylüyor. KJA'yı bilmiyor. Çünkü KJA 2015 yılında kuruldu, 2016 yılında ise KHK ile kapatıldı. Yalan beyanda bulunmakta suçtur" dedi. İddianamede belirtilen telefon numaralarının kendisine ait olmadığını vurgulayan Sara, “27 Kasım 2016 tarihinde İstanbul'da gözaltına alındım. Gözaltına alındığımda emniyet telefonumu incelemek için el koydu. Daha sonra tutuklandım. Ancak telefonumda herhangi bir suç unsuru yoktu. Belirtilen telefon SMS görüşmelerinin yapıldığı tarihte ben cezaevindeydim. Ancak iddia edilen SMS'lerde herhangi bir suç unsuru bulunmuyor" ifadelerini kullandı.    ‘Taybet ananın yerde kalması beni etkiledi’   Bilgisayarda yazdığı bir şiir kitabının bir buçuk sayfasının iddianameye suç unsuru olarak eklendiğini hatırlatan Sara, iki şiir kitabı olduğunu kitaplarının kin nefret içermediğini, bunun sanatın ruhuna aykırı olduğuna dikkat çekti.  Sara, Cizre'de sokağa çıkma sırasında katledilen Taybet İnan'ın cenazesinin bir hafta yerde kalmasının kendisini çok etkilediğini, bunun insanlık dışı olduğunu bu nedenle sosyal medyada paylaşımda bulunduğunu belirtti.   Savunmanın ardından iddia makamı Sara ve Selahattin'nin tutukluluk halinin devamını talep etti. Ardından söz alan Sara'nın avukatları Cihan Aydın, Kezban Yılmaz ve Gülşen Özbek, müvekkillerinin mükerrer iddialarla yargılandığını dile getirdi. Müvekkillinin adli kontrol şartı veya yurtdışına çıkış yasağı getirilerek tedbir konulabileceğini dile getiren avukatlar, müvekkillerinin tahliyesini talep etti.     11 Nisan 2018'e ertelendi   Savunmaların ardından kısa bir ara veren mahkeme heyeti, Sara ve Selahattin’in yurt dışı çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Ayrıca mahkeme, İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi ile Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesine iddialarla ilgili müzakere yazılmasını, diğer dosyalarla ilişkisinin bulunması halinde dosyaların birleştirilmesi için gerekli işlemlerin yapılmasını istedi. Duruşma, gizli tanık ifadelerinin dinlenmesine karar verilerek 11 Nisan 2018 tarihine ertelendi.