Suruç katliamı duruşması başladı: Acımızla dalga geçiyorsunuz 2017-11-13 13:55:29   URFA- Suruç katliamının 3'ncü duruşması başlarken, jandarma mübaşirlerin işini üstlenip sanıkların olmadığını bildiği halde "Yakup Şahin, İlhami Balı, Deniz Büyükçebi burada mı" diye sordu. Jandarmanın kışkırtıcı tavrına tepki gösteren aileler, "Acımızla dalga geçiyorsunuz" dedi.   Urfa'nın Suruç ilçesi Amara Kültür Merkezi'nde 20 Temmuz 2015 tarihinde DAİŞ'in canlı bomba saldırısı sonucu 33 gencin yaşamını yitirmesine ilişkin açılan davanın 3'üncü duruşması Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından T Tipi Cezaevi Kampüsü salonunda görülmeye başlandı. Polisin yoğun önlem aldığı duruşmaya, saldırıda yaralı kurtulan ve yaşamını yitirenlerin ailelerinin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Dilek Öcalan, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, HDP, DBP, ESP ve EMEP il yöneticileri ile Suruç Aileleri İnisiyatifi, Yüksel Caddesi eylemcilerinden Veli Saçılık ile Cumartesi Annesi Hanife Yıldız'ın da aralarında olduğu çok sayıda kişi katıldı.   Jandarma mübaşir oldu, sanıkların ismini saydı!   Davanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin hakkında bir önceki duruşmada mahkemeye getirilme kararı verilmesine rağmen duruşmaya getirilmedi. İstanbul ve Urfa barolarından avukatlar da duruşmada hazır bulundu. Duruşma salonu önünde davanın başlaması beklenirken jandarma sanıkların ismini saydı. Normalde mübaşirlerin yaptığı işi üstlenen jandarma, sanıkların olmadığını bildiği halde "Yakup Şahin, İlhami Balı, Deniz Büyükçebi burada mı?"diye sordu. Jandarmanın kışkırtıcı tavrına tepki gösteren aileler, "Onlar bizim evlatlarımızın katili. Siz bizim acımızla dalga geçiyorsunuz. Zaten tek tutuklu sanık Yakup Şahin, onu da bizden kaçırıyorlar" dedi.   Jandarmadan ailelere: Copluları çağırmayayım   Öte yandan, aileler salona girerken jandarma çantalarını almak istedi. Aileler vermeyince kısa süreli tartışma yaşandı. Jandarma, parmak sallayarak aileleri tehdit etti, "Copluları çağırmayayım şimdi?" dedi. Duruşma başlarken, 10 Ekim Ankara katliamı davasının da tutuklu sanığı olan Yakup Şahin, bu duruşmaya da getirilmedi. Mahkeme heyetinin önce duruşmaya getirilmesi kararı aldığı, ancak sonrasında hiçbir itiraz olmadığı halde SEGBİS ile bağlanmasına karar verdiği Yakup, tutuklu bulunduğu Sincan Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlandı.   Yakup Şahin SEGBİS ile bağlandı   Duruşmanın başında sanığın SEGBİS ile ifadesinin alınmasına itiraz eden avukatlar, duruşmaya getirilmesini istedi. Avukat Kazım Bayraktar, önceki duruşmada sanığın getirilmesi kararı alındığını, ancak sonrasında heyetin hiçbir itiraz olmadığı halde bu karardan vazgeçerek, SEGBİS ile bağlanmasına karar verdiğini hatırlattı. Nazım, "Nasıl gelişmeler olduysa, bunlar adil yargılama konusunda kaygı uyandırıyor" dedi.   'Bu dava insanlığa karşı suç davasıdır'   Avukat Nuray Özdoğan, sanığın SEGBİS ile bağlanması kararının OHAL'e dayandırıldığını, ancak davanın OHAL ile ilgisinin olmadığını söyledi. Salonu göstererek güvenlik sorunu olmadığını belirten Nuray, davanın sadece "insan öldürme" davası değil "insanlığa karşı suç davası" olduğuna dikkat çekti.   Avukatların talebinin ardından mahkeme heyeti başkanı, sanık Yakup Şahin'e "ifadeni cezaevinden mi vermek istiyorsun yoksa Urfa'yı mı gelip vermek istiyorsun" diye sordu. Aileler ve avukatlar heyet başkanına tepki gösterdi. Sanık Yakup, "Ben cezaevinden ifade vermek istiyorum" dedi.   Duruşma avukatların konuşmalarıyla devam ediyor.