Danıştay Sur’da ‘riskli alan’ ve ‘acele kamulaştırma’ itirazını kabul etti 2017-10-23 19:48:47   HABER MERKEZİ - Danıştay İdari Daireleri Kurulu, Amed Sur Dayanışma Derneği’nin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Sur’a dair “riskli alan” ve “acele kamulaştırma” kararlarının temyizi talebini kabul etti. Danıştay’ın 6. ve 14. Dairesi bir heyet oluşturarak başvuruları görüşecek.   Amed Sur Dayanışma Derneği, Danıştay 6. Dairesi’nin kararını temyiz etti. Temyizi görüşen İdari Daireleri Kurulu, Danıştay 6. Dairesi’nin kararının bozulmasına karar verdi. Danıştay İdari Daireleri Kurulu’nun bu kararı sonucunda “riskli alan” işlemini görüşecek olan Danıştay 6.Dairesi ile “acele kamulaştırma” işlemini görüşecek olan Danıştay, 14.Dairesi ortak bir heyetle Amed Sur Dayanışma Derneği’nin başvurusunu görüşecek.   Bianet’te yer alan habere göre, avukat Nuray Özdoğan, çok sayıda Surlunun etkin yargıya ulaşamadığını söyledi. Nuray, “Bakanlık kamulaştırma kararını ‘riskli alan’ kararına dayandırarak verdiği için iki dava arasında hukuki bağ var. ‘Riskli alan’ kararı bozulduğu takdirde kamulaştırma kararı da dayanaksız kalacaktır. Bu nedenle ikisi için de Danıştay’a gittik. Ancak Danıştay 6. Dairesi iki dosyanın ayrılması yönünde karar verdi” diye belirtti.   Kamulaştırma kararının ardından Sur’da yaşayan herkesin kararın iptali için başvurduğunu hatırlatan Nuray, “700 civarında dava vardı. Ancak Danıştay’ın ‘dosyaları ayırın’ kararından sonra çoğunluğu yoksul olan bu kişimler ikinci bir dosya harcı yatırabilecek durumda değildi. Bu nedenle Sur’da yaşayan çok sayıda kişi etkin yargıya ulaşamadı, hakkını savunamadı” diye konuştu.   Öte yandan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2012’de Sur’u “riskli alan” ilan etmiş, çatışmaların sürdüğü 2015’te ise “riskli alan” kararına dayanarak kamulaştırma kararı vermişti.   Amed Sur Dayanışma Derneği ise, Bakanlığın iki kararını Danıştay’a taşımıştı.   Danıştay 6. Dairesi Kasım 2016’da, “riskli alan” kararının 6. Daire, “acele kamulaştırma” kararınınsa 14. Daire tarafından görüşülmesi gerektiğini belirtmişti. İki işlem arasında maddi ya da hukuki yönden bir bağlılık olmadığını savunan Danıştay 6. Dairesi, iki işleme iki dilekçeyle başvurulması gerektiği yönünde karar vermiş, temyiz isteğini reddetmişti.