Açlık grevlerine destek veren kadınların duruşması ertelendi 2020-01-31 14:21:07   İSTANBUL - DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve açlık grevinde bulunan tutsakların durumuna dikkat çekmek için İstanbul Kadıköy’de oturma eyleminde gözaltına alınıp ilçe dışına çıkış yasağı getirilen Devrimci Parti PM üyesi Cansu Kalender ve Elvan Polat’ın yargılandığı dava ertelendi.    Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Hakların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve açlık grevinde bulunan tutsakların durumuna dikkat çekmek için İstanbul Kadıköy’de oturma eyleminde gözaltına alınıp ilçe dışına çıkış yasağı getirilen Devrimci Parti PM üyesi Cansu Kalender ve Elvan Polat’ın yargılandığı davanın ilk duruşması Kartal Anadolu Adliyesi 41’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Cansu Kalender, Elvan Polat ve avukatları Gökmen Yeşil’in hazır bulunduğu duruşmaya kadınların ailesi, arkadaşları ile çok sayıda kişi katıldı.   'Bu ülkede açlık grevleri sürüyor'   Kimlik tespiti sonrası başlayan duruşmada ilk olarak savunmasını yapan Devrimci Parti PM üyesi Cansu Kalender, ülkede süren açlık grevi eylemlerine dikkat çekti. Cansu, “Ben öncelikle savunmama başlamadan önce iddianamede geçen açlık grevleri ve ölüm oruçlarına ilişkin bir şey söylemek istiyorum. Şuan hala ülkemizde açlık grevini sürdüren 3 kişi var. Bunlardan birisi adil yargılanmak için, ikisi ise müzik grubu üyesi ve istedikleri sanatlarını icra etmek. Bu ülkede bir müzik grubu olan Grup Yorum üyeleri açlık grevinde.  Sanatları için açlık grevine başlamış bulunmaktalar. Bu insanların çoğu tahliye oldular veya beraat ettiler. Bu tanımlama gerek onlara gerek ise benim yaptığım barışçıl eylemlere bir damgadır. Leyla Güven bu ülkenin milletvekilidir. Ben bu eylemi yaptığımda kendisi bir milletvekili olarak 190 gündür açlık grevindeydi. Görüntülerde beni izlemişseniz görmüşsünüzdür. Ağzımdan savaşa dair tek kelime duyamazsınız. Burada öldürülen kadınlar için de bulunuyorum” diye konuştu.   'Beni tecride karşı çıktığım için tecrit ettiler'   İlçe dışına çıkış yasağı nedeniyle 8 buçuk aydır tecrit altında tutulduğunu belirten Cansu, verilen cezanın mahkemeye çıkarılmadan verildiğine dikkat çekti. Gerçekleştirdiği eylemlerin arkasında olduğunu ve savunmaya devam edeceğini belirten Cansu, gözaltında ve ilçe dışına çıkış yasağı boyunca maruz kaldığı hak ihlallerini anlattı.    Cansu savunmasına şöyle devam etti: “Beni tecride karşı çıktığım için tecrit ettiler. Tam 8 buçuk aydır mahkemeye çıkarılıp savunma yapamadım. Ben Kadıköy’de kalp krizi şüphesiyle Numune Hastanesi’ne gittiğimde bana, 'Burası Üsküdar’a bağlı. Senin ilçe yasağın var. Seni muayene edemeyiz' dediler.  Tecrit işkence yöntemidir. Ve bu artık son bulması gereken bir işkencedir. Ben yasağım boyunca Kadıköy’de barışçıl eylemlere gitmeye devam ettim ve bu eylemlere gitmekten de onur duyuyorum. Bir yerde barışçıl eylemler yapılıyorsa orası onurludur zaten. Ben gözaltına alındığımda tam 5 polis üzerimde tepindi. Ama iddianamede bununla ilgili hiç bir şey yazmıyor. 5 erkek polis benim bedenimi ihlal etti. Tam 14 saat nezarette kitli kaldım. Beni çıkarıp adliyeye getirdiklerinde ‘bekle seni tutuklayacağız zaten' diyerek dalga geçtiler. Size sormak istiyorum ben, bu ülkede çok sayıda kanlı eylem yapan IŞİD üyeleri hacca gideceklerini belirterek yurt dışı yasakları kaldırıldı. Ben ise avukatlarımın 6 kez itiraz etmesine rağmen yasağım kaldırılmadı. İlçe yasağıyla birlikte yurtdışı yasağı verildi. Bu kararı veren savcı Kadıköy’e helikopter indirip yurt dışına gideceğimi mi düşünüyor acaba. Ben yaptığım eylemlerin arkasındayım. Bana yapılan tecrittir. Tecrit işkence yöntemidir. Ve bu artık son bulması gereken bir işkencedir. Beraatımı talep ediyorum.”   Beraatını istedi   Ardından söz alan Elvan Polat da, gözaltı sürecinde maruz kaldıkları hak ihlallerine dikkat çekti. Elvan, gerçekleştirdikleri eylemlerin hak ve özgürlükler kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizerken, barışçıl eylemleri savunmayı sürdüreceğini vurguladı. Elvan savunması sonrası beraatını istedi.   Son olarak söz alan avukat Gökmen Yeşil de, müvekkillerinin savunmasına katıldığını belirterek beraat talebinde bulundu.    Duruşma 16 Nisan'a ertelendi   Mahkeme başkanı, sanıklar hakkında adli kontrol kararlarının kaldırılmasına, sanıklar ve müdafilerine savunma yapmaları için gelecek celseye kadar süre verilmesi istemiyle bir sonraki duruşmayı 16 Nisan’a ertelenmesine karar verdi.