Amed’den seslendiler: Tüm kadınlar için mücadele edeceğiz

  • 14:17 6 Ekim 2024
  • Güncel
 
AMED – “Yerel yönetimlerde kadın politikaları çalıştayı” kapsamında bir araya gelen kadınlar son zamanlarda artan kadın katliamlarına dair yaptıkları açıklamada, kadın katliamların bireysel değil politik katliamlar olduğunu belirterek, yaşamdan izole edilmeye çalışan kadınlar için mücadele etme mesajı verildi.  
 
"Yerel Yönetimlerde Kadın Politikaları Çalıştayı" kapsamında bir araya gelen kadınlar kadın katliamlarına yönelik açıklama yaptı. Açıklamaya Siyasetçi Gülten Kışanak, DEM Partili bölge il ve ilçe kadın Belediye eşbaşkanları ve çok sayıda kadın kurumu katıldı. Katledilen kadın katliamlarına tepki gösteren kadınlar, açıklama sırasında sık sık, "Jin jiyan azadî" sloganları atıldı.
 
 ‘Mücadele etmeye devam edeceğiz’
 
Burada konuşan Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal, cinsiyetçilik ideolojisine karşı mücadelelerinin devam ettiğini söyledi. Yerel seçimler ayağıyla kadına yönelik şiddete karşı ve bunu üreten cinsiyetçilik politikasına karşı nasıl bir politika yürüteceklerini tartıştıklarında dahi kadınların yaşamdan koparılmaya devam ettiğini belirten Neslihan,   “Kadın kırım politikası bilinçli bir şekilde siyasi iktidarlar tarafından sürüyor. Yaşamın her alanında kadınlar koparılmaya devam ediyor. Kadın kırım politikası bilinçli bir şekilde yürütülmeye çalışıyor. Bu politikalar üzerinden siyasi iktidarların nefes aldığını kendilerini yaşattıklarını biliyoruz. Yaşamdan koparılan her bir kadın için, tecrit edilen , yaşamdan izole edilmeye çalışan kadınlar olarak mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
 
‘Kadınlar bir bir tecrit ediliyor’
 
22 yıllık AKP iktidarının özetinin kadın kırım politikalarıyla dolu olduğunu söyleyen Neslihan,  “İktidarın özeti mücadele eden kadınların tutuklanması, kadınların İntihar ve şiddete uğramasıyla doludur. Neden? Çünkü bir yandan bu suçu ve istismar suçunu işleyenler, kadınları intihara sürükleyenler, kadın katilleri özgürce dolaşabiliyorken kadınlar bir bir tecrit ediliyor, bunun mücadelesini eden kadınlar sokakta katledilebiliyor ya da bir şekilde yaşamdan koparılabiliyor” diye belirtti. 
 
‘Kadınların yaşam hakkının hiçe sayılıyor’
 
Kadınlara yönelik şiddet ve kadın cinayetlerin, toplumda derin bir kriz yarattığını ifade eden Rosa Kadın Derneği Başkanı Suzan İşbilen ise “Her gün bir başka acı haberle karşılaştığımız bu süreçte, kadınların yaşam hakkı gasp ediliyor, ailelerin hayatları parçalanıyor. Şiddetle mücadele etmek yerine, şiddeti meşrulaştıran politikalar ve uygulamalar bu durumu daha da kötüleştiriyor. Özellikle AKP-MHP iktidarı döneminde artan kadın cinayetleri, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleştiğini ve kadınların yaşam hakkının hiçe sayıldığını gösteriyor” şeklinde konuştu.
 
‘Cinayetler meşrulaştırılıyor’
 
Katledilen kadınların büyük çoğunluğu boşanma aşamasında ya da özgür bir yaşam sürmek istediklerinde hedef alındığını kaydeden Suzan, “Boşanma sürecindeki kadınlar, en savunmasız oldukları bu dönemde şiddete maruz kalıyorlar. Erkekler, kadınları kontrol etmek, kendi iktidarlarını kurmak ve toplumsal normlara dayalı bir kadın modelini zorla dayatmak için şiddete başvuruyor. Amed'de yaşayan bir kadının, çocuklarının önünde boşanmak istediği kişi tarafından katledilmesi, kadın cinayetlerinin geldiği korkunç boyutları gözler önüne seriyor. Bu sadece bireysel bir cinayet değil, aynı zamanda politik bir suçtur. Kadınların evlere hapsedilmek istenmesi, özgür yaşam haklarının ellerinden alınması ve erkek egemen zihniyetin dayatmaları, bu cinayetleri meşrulaştıran unsurlar arasında” sözünü kullandı.